2 kasım 2012 beşiktaş cska moskova maçı

0 /
avcarlıçürük
---------------alıntı---------------
2 Kasım 2012 tarihinde oynanan maçta yaşanan saha olayları neticesinde kulübümüz 6 bin Euro para cezasına çarptırılmıştır. Saha olayları ve disiplin suçlarının devam etmesi durumunda çok daha yüksek tutarda maddi cezaların yanı sıra; mağlup sayılma, puan silme ve ligden ihraç edilme gibi cezalar da bulunmaktadır.

Taraftarlarımızın saha olaylarına sebep olabilecek davranışlardan kaçınmalarını; sahaya yabancı madde atmamalarını, saha içine girmemelerini ve disiplin suçuna sebep olabilecek davranışlardan kaçınmalarını önemle rica ederiz.
---------------alıntı---------------
dingoc
---------------alıntı---------------
CSKA Moskova karşılaşmasında tüylerim diken diken oldu. Bence o gece hem salonda desibel rekoru kırılmıştır hem de bütün ULEB Yönetimi "iyi ki Beşiktaş, Avrupa'da mücadele ediyor" demiştir. çünkü salonlar yeterince dolmuyor ve basketbola ilgi tam istediğimiz gibi değil. Bir tek Partizan seyircisi vardı. Artık Partizan taraftarı ya da başka bir şeyi örnek göstermeyeceğiz. Mağlubiyete rağmen maçın sonuna kadar yapılan tezahürat Türkiye'de değil dünyada yankı uyandırdı
---------------alıntı---------------
(bkz: ismet badem)
marsss
beşiktaş'ın tribünden izlediğim ilk basketbol karşılaşmasıdır. sonuç itibariyle üzüyor olsa da benim için eşsiz bir anı olmuştur.
forzaquila
oyun olarak ilk yarıda cska ile başa baş mücadele eden fakat üç sayı istatistiğindeki akıl almaz mantık hatası nedeniyle geride olduğumuz, ikinci yarının hemen başında da demoralize olduğumuz maç. böyle şeyler olabilir,siz sahaya çıkarsınız,her şeyi yaparsınız,başa baş mücadele edersiniz ama adamların her attığı üçlük girerse,üstüne üstlük siz de bir türlü üçlük bulamazsanız en sonunda isyan eder demoralize olursunuz,bu sefer içeriden de ezip geçerler. kadro kalitelerine de bakarsak bu tarz şeyler olabilir,evet.

taraftar konusundaki eleştirilere hem katılıyorum hem de katılmıyorum. deniyor ki, 1.5 periyot varmış,biraz inanç göstersek takım da kendine gelebilirmiş. yahu zaten salon fark akıl almaz boyutlara ulaşana kadar sanki kazanmaya oynuyormuşuz gibi reaksiyon verdi. maçın bittiğini oyuncular ve taraftar aşağı yukarı aynı aralıkta fark ettiler. ha demiyorum bu çok iyi bir şeydi diye,ama bazen rakibi ıslıklamak,inanmadığınız halde 'bizler inandık siz de inandık' falan diye bağırmaktan çok daha etkilidir takımın kötü gününde de yanında olduğunu hissettirmek. etkisini o an değil ama daha sonradan gösterir.

cska ve barcelona zaten bu grubun zorlanmadan ilk ikiyi alması beklenen takımları, cska düne kadar iyi görüntü vermiyordu,bu da bizi umutlandırmıştı ama kendi normallerine dönüyorlar,bunu gördük. demoralize olmadan toparlanıp rytas-partizan-bamberg maçlarında en iyisini sahaya koymamız lazım,zaten o zaman bu üç takımı da yeneriz,en fazla partizan deplasmanında kaybederiz. ama bu maçtan alınacak dersler barcelona ile içeride oynayacağımız maçta işimize yarayacak. hem takım bu kadar kolay pes etmemek gerektiğini görecek,hem de taraftar işi daha sıkı tutacaktır.

yine de dün akşam salonda olanlar standart taraftar kalıbına sığmayan, duygusal bir şeydi. neredeyse her basket maçı sonrası 'böyle taraftarlık mı olur yea' tandanslı tepkiler veriliyor ama taraftarlıkta tek bir doğru olamaz. nasıl ki premier lig seyircisi bizimkinin yanında tiyatro seyircisi gibiyse basketbolda da böyle şeyler olabilir. demoralize olmuş seyircinin saçmalamasından, salonu boşaltmasından çok daha yeğdir dün geceki gibi tepkiler vermesi.
avcarlıçürük
herkesin (doğal olarak) salondaki müthiş atmosferi ve taraftarı konuştuğu maç. ancak ben bu maç için "oo yine müthiştik taraftar olarak, alem destek görsün!" diye düşünmüyorum, düşünemiyorum. takım zaten çok erken pes etti, ne olursa olsun sonuna kadar destek vermek, oyundan kopmamak gerekir. 20 küsur sayı geridesin tamam ama oynanacak 1 çeyrek daha var, cska hücum ediyor, sen orada damara, arabeske bağlamışsın... olacak iş değildi bence. son 5 dakika falan olur, farkın kapanması hiçbir şekilde mümkün değildir, o zaman bırakırsın ıslığı, baskıyı. ki o 5 dakikalık süreçte de, yanılmıyorsam cska'nın üst üste 3 hücumunu kesip sayı attık mesela. baskıyı bu kadar erken bırakmasaydık, inandığımızı oyunculara hissettirseydik, belki en azından bu kadar büyük fark yemezdik. olmadı. bu mağlubiyet için oyunculara ve hocaya laf ettirmem, edenin de kalbini kırarım hatta. ama şöyle bir maçta bile "fiyatlar insin, kapalı dolsun", "yaşasın kapalı mücadelemiz" diye bağıran taraftar da... neyse. öyle işte.
roberto baggio
taraftar olarak hakettiğinden fazla değer gösterdiğimiz takımımın maçı,çünkü bu değeri hak edecek kapasitede bir oyuncu grubu yoktu takımda,hepsi sıradan oyuncular nerde enkaz oyuncu var transfer etmişler,iki tane sıradan takımı yendi diye erken havaya girmiş bi halleri vardı,geçen seneki kadroyu korumayı başaramayan yönetiminde bunda büyük bir rolü var tabiki,sözün kısası bu takım geçen seneki takımın götünün kılı etmez.
hsercan
Maçı izleyemeyenler için Kaan Kural'ın da çok iyi analiz ettiği gibi "adamlar ne atıyorsa giriyor" psikolojisi yerleşince 3.periyotta başta tribün olmak üzere kopan maç.

http://haber.gazetevatan.com/kartal-yagmura-tutuldu/490971/5/Spor#.UJTRMG-Kubs
artin
---------------alıntı---------------
BEşiKTAş (58): Muratcan Güler 12 (2 ribaund- 1 asist), Tutku Açık 5 (2 ribaund- 1 asist), Gasper Vidmar 8 (7 ribaund- 2 asist), Randal Falker 3 (4 ribuand- 2 asist), Serhat çetin 4 (2 asist), Damir Markota 8 (5 ribaund- 1 asist), Patrick Christopher 2 (2 ribaund), Vladimri Dasic 6 (2 ribaund-1 asist), Cevher özer 2 2 ribaund), Curtis Jerrells 8 (1 ribaund- 2 asist)

CSKA MOSKOVA (85): Milos Teodosic 8 (1 ribaund- 6 asist), Vladimir Micov 7 (1 ribaund- 1 asist), Aaron Jackson 4 (4 asist), Dmitry Solokov 1, Nenad Krstic 18 (4 ribaund- 1 asist), Sonny Weems 18 (6 ribaund- 2 asist), Andrey Vorontsevich 14 (9 ribaund), Sasha Kaun 6 (6 ribaund- 1 asist), Viktor Khryapa 7 (5 ribaund- 4 asist), Anton Ponkrashov 2 (3 ribaund- 6 asist)
---------------alıntı---------------
kaerin
beşiktaş taraftarı 3.çeyrekte pes etti, takımdan da farklı bir şey bekleyemezdik. yine hayal kırıklığına uğradım, taraftarlık sadece öküz gibi bağırmak değil inancını koruyabilmek takımına onu hissettirebilmektir.
artin
saat 19:00 sonra kapılarda maç saatine kadar izdiham yaşandığı maç başladıktan 15 dakika sonra bile taraftarın yoğun olarak giriş yaptığı ana tribünün üst üste dolduğu tribun aralarında ayakta dikilen taraftarların pota arkasındaki boş yerlere ısrarla gitmedikleri, bir ara protokolün sağ tarafında yer kavgası yaşandığı başkan ve yönetim kurulu üyelerinin zaman zaman tezahuratlara alkışla pozisyonlara ayağa kalkarak tepki verdikleri protokol tribünü üstünde 35 kadar cska moskovalı taraftarın olduğu bir ara kombine girişi yapıldığı pota arkasında bir grup rusyalının arıza çıkartıkları onların diğer cska lı taraftarların yanına alınmalarıyla huzurun sağlandığı salon ful dolmasada ciddi sayıda ve çoşkulu bir taraftar kitlesinin izlediği maç kopunca tribünün kendi gösterisini yaptığı devre arası salonun içine çöken sigara dumanının maç sonuna kadar çıkmadığı skora rağmen taraftarın takımı sahiplendiği maçın sonunda tüm oyuncular maçı bırakmış birbirlerini tebrik ederlerken bir cska lının vurduğu smaçla gerilen çakmak bozuk para vs maddelerin sahaya yağdığı sonrasında smaçı vuran basketbolcu her ne kadar inzivite desene tepkinin artarak yükseldiği maç sonuna takımın çağrılarak alkışlandığı maç.
oyunbozan
tecrübe amatör. kısaca özet bu, ilk periyot terazi mantığı ile benzetmeyi doğru kabul ederek rakibi ölçmenin ne kadar önemli olduğunu bize bir kez daha gösterdi, maçın kahramanı olmak isterken lütfen kaçırdığın sayılar ikinci periyotla durdurulamaz bir hal aldı ve skorun nereye gideceği aslında maçı objektif bir çift göz ile izleyenler tarafından anlaşılıyordu.

ne olursa olsun kesinlikle çok abartmadan önümüzdeki maçlara konsantre olmamız gerekiyor, barcelona csk iki maçı çok şey öğrenerek kaybettiğimizi düşünürsek ve basketbolda henüz çok yeni takım olmayı öğrendiğimizi atlamadan hareket edersek, gelecekte bizi huzurlu günlerin beklediğini şimdiden rahatlıkla söyleyebiliriz. taraftar dünyaya şeklini koydu kimisine göre gereksiz kimisine göre olması gerekendir, maçın dışında bir şey soracak olursak "yıldırım demirören yeter" diye bağırmayanlara, ne oluyor da hesap sorsana diye var gücüyle bağırıyor? mevcut yönetim kapalı konusunda yaptığı hatadan dönmeli, taraftarda şapkasını önüne alıp düşünmeli.

ayrıca başaramasanda, sokağın tavanı kadar!
höwedes
tribün olarak özellikle 3.periyotun ortalarından itibaren muhteşem olduğumuz karşılaşma. bunun dışında pek olumlu bir şey yoktu zaten.
ala rase
son 2 dakika taraftarın neler söylediğini merak ettiğim karşılaşma. maça giden arkadaşlar bilgilendirir heralde.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol