16 mart 2013 beşiktaş kasımpaşa maçı

0 /
roll a joint
büyük kanserin geri geldiği maç. biz artık alınması gerekip de alınamayan maçlara alışmıştık, artık umudumuzu alınması gerekipte alınamayan maçların telafi maçına saklıyorduk. onlar da olmuyordu çoğu zaman, yine olmadı.
saanen
kötü oynadığımız maç. bahaneler bulmaya gerek yok bence. ne hakem, ne şansızlıklar, ne de başka şeyleri konuşmamız kendimizi kandırmaktır. 3 gol yemişiz ötesi yok. beşiktaş kanseri böyle bir şey işte. olsun(vurgula: taraftarız biz çekeriz cefa)...ama o real madrid bayrağı açanlar var ya onlar keşke ''beşiktaş taraftarıyım'' diye dolaşmasalar ortalıkta. ezik dangalakları yakıştıramıyorum bizim takıma.
hurremsoultan
efkarım birikti sığmaz içime.. bin sitem etsem de azdır kadere..

bana ferdi özbeğen'in kulaklarını çınlatmama sebep olan karşılaşma..

mutluluktan bir haber ver dilek taşı..
yigitsenel
her ne kadar şampiyonluk ihtimalimizin 0'a yaklaştığı maç olsa da oyuncuların hepsiyle gurur duyuyorum. biz top oynamaya çalıştık. karşı tarafta ise rakibin pozisyonunu bozmak için defalarca faul yapan, futbolu çirkinleştiren bir kasımpaşa vardı. sağolsun cüneyt çakır da çoğu pozisyonu kartsız geçti. faulle alakası olmayan pozisyonlarda aleyhimize kararlar verdi [ybkz]swh[/ybkz]. yok arkadaş türkiye'de futbol oynamaya çalışan takım maç kazanamıyor. illa bi çirkeflik yapacaksın yoksa yürümüyor bu iş.

ne olursa olsun biz şeref'imizle oynayıp hakkı'mızla kazanmaya devam edeceğiz
ahh yavrum
yüz defa cümle kurup başlamama rağmen herhangi bir entry yazamadığım karşılaşma. sadece sunu yazayım taraftar 'sevinmek için sevmedik biz seni' dedikçe yönetim teknnik heyet futbolcular bunu 'üzülmek için sevdik biz seni' şeklinde anlıyor olsa gerek.
miglate
şimdi buraya çok sey yazardım ama o kadar üzüldüm ki bugün yazamayacam..sadece sunu söyleyeyim..oyuncularımızı nasıl alkısladıysam maçtan önce,maçtan sonra da aynı sekilde alkısladım..ne kadar üzseler de sevyom ben bu takımı lan.hastayım ben..cebimde 50 kurus kaldı..babam sikecek beni ama olsun.
tanımlara sığmayacak maçtır
pepük
yenilgiyi hazmedemeyen karaktersizlerin stadı erken terk ettikleri karşılaşma. yine kendi takımının yanında olmaktan ziyade madrid bayrağını stada sokan seyirci müsvettesinin bulunduğu karşılaşma olmuştur.

takım çok kötüydü, hemde çok kötüydü, fernandes oyuna top sokamadı, hep kalabalığın arasında kaldı. oğuzhan bir türlü o verdiği güzelim pasları veremedi. niang sağa sola boş koşularda erkenden ciğerini tüketti. olcay bir gol attı sustu, çekildi kenara. falan filan işte...

bugün seyirci çok kötüydü, hemde takımdan daha kötüydü.
top kasımpaşa takımındayken yeter kadar baskı kuramadılar.
ıslıklar titretmedi onların kulağını...
"sevinmek için sevmedik biz seni" diye marş tutturduktan beş on dakika sonra herkes tel tel döküldü, sırtını dönüp çıkmaya, kaçmaya başladılar.
bütün takım el ele hep beraber tribüne gelirken kimi beşiktaşlıların sırtı dönüktü. sırf bu yüzden kimi zaman beşiktaş taraftarından nefret ediyorum. sırf bu yüzden ileri gidemeyeceğimizi düşünüyorum, düşünürken korkuyorum.
aynı seyirci çıkarken koltukları sökmüş götürüyorlar. nerene sokacaksın o koltuğu. sen değilmiydin az evvel sırtını dönüp siktir olup giden. neyin anısı diye nereye kaldıracaksın. yada on yıl sonra hangi açık arttırmada satacaksın o koltuğu.

ha unutmadan bu maçta fabian ernst faktörü vardı. maçı sonu taraftarına koşan kasımpaşalı futbolculardan ayrı, ağır adımlarla soyunma odasına giden.

teşekkürler fabian, teşekkürler cüneyt çakır, teşekkürler beşiktaş, teşekkürler beşiktaş seyircisi...


anlayamaz kimse bu aşkı
ya böyle bi maç olamaz masalara vurdum saçlarımı yoldum biz berabere kalmayalım puan kaybetmeyelim derken hop 2 fark. direkten dönen toplar mı ararsın, kaleciyi geçen ama çizgiyi geçemeyenler mi,kornerden gelebilecek golün kaçması mı. kötü futbol vardı, aynı zamanda kötü sanş da yanımızdaydı. aah bi de kırmızı forma; inanmıştık iyi gelmişti bize ama onun da uğuru gitti. yanarım yanarım şampiyonlar ligi tehlikeye girdi ona yanarım.
kerami pestenkerani
aşağı mahalle takımının yukarı mahallenin takımını marizlediği müsabaka. ayrıca fabian ernst'ün tercihlerindeki haklılığı bir kez daha görmemiz konusunda bize bir delil niteliğinde oldu.

o topuk golü.. amman allahım! biraz gururlu bir kaleciye rahatlıkla futbolu bıraktırır.
huzur tribünde
2. yarısı bol itişip kakışmalı geçen, direğe çarpıp girmeyen toplarımızın olduğu, cüneyt çakır'ın kör olduğuna kanaat getirdiğim maç. bizim futbolcuları bir güzel çekiştirip itiyorlar adam kart vermek ne, faul bile vermedi. 3. golü de yedik şu an. allah kahretsin. kimin ne suçu varsa.
miglate
az sonra kombinemi almak için semte geleceğim. sonra maça kadar ne yapacağım bilmiyorum. orada olacak arkadaşlar pm'den ulaşırsa sevinirim. bi bira içelim ne biliyim.

tanım: güzel maç.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol