yazık oldu süleyman efendiye

Hiçbir zaman iyi kaleci olmadı zaten. Yönetime sallamak için bu oyuncunun satışı eleştirildi. Oysa Beşiktaş Cenk'i satarak hem 600 bin euro kasasına koydu, hem de yıllık ödemesinden kurtuldu.

Kendisi sarı kart sınırında. Lig sonuna kadar elbet sınırı aşar. Hakkını en doğru maça saklamalı. Benim tercihim Sivasspor...

Benim efenim.

3-3 bitti.

Takım oyunu nedir sorusuna en güzel yanıt bu maçtır.

Aubameyang'ın tokatlayacağı maç. Ama Lewa-Muller de boş geçmez sanırım. Skor tahminim 3-2...

Kazanmamız halinde Trabzonspor MP'nin koçu istifa edebilir; etmeli.
Tanım: Beşiktaş'ın -her zaman olduğu gibi- favori olarak çıkmadığı maç.

Mersin İdman Yurdu'nun kazanması gereken maçtı. Son haftalara dek umutlarını korumalılar ama kendilerini asla garantiye almamalılar. Bu sayede Fener maçında yatma şansları kalmaz.

Çin Halk Cumhuriyeti Süper Liginin açılış maçında 2 gol atmıştır.(1'i kendi kalesine)

Yalnızca bir stadyum değildir. -Ne yazık ki- stadyumdan öte bir seçim projesidir. Çim ekimine henüz başlanmamasına rağmen, genel kurul toplanmadan(mayıs 2016) tamamlanmak istiyor. Yönetim, yarım yamalak da olsa en geç mayısta stadyum inşaatını bitirerek üzerindeki algıyı düzeltmek istiyor. Zannediyor ki şampiyon olamazsak bile stadyumla taraftarı ikna edebiliriz. Haklılar da. Öyle taraftarlarımız var ki, 3'e aldığımız topçuyu 5'e satalım ama 35 yıl şampiyon olmasak da olur kafasındalar. Şampiyonluktan kazanacağımız gelirin, o aradaki 2 milyon euronun 20 katı olacağından habersizler. Yazık...

Kimi taraftarlarımızın kapıldığı hayaldir.
Boyko'yu Dnipro'dan aldık.
Alexis, La Liga'da kümede kalma mücadelesi veren Getafe'den geldi.
Marcelo, Bundes Liga'da küme düşmesi neredeyse kesinleşen Hannover 96'dan geldi.
Rhodolfo, Avrupa'ya Beşiktaş ile birlikte adımın attı.
Olcay, Gökhan, Tolgay, Veli, Beck, Oğuzhan, Kerim... Hiçbiri şampiyonlar liginde top oynamadı. Bildiğim kadarıyla Gomez ve Sosa dışında bu deneyimi tadan yok.
Şampiyon olup, uefa şampiyonlar ligine katılma şansımız yüksek. Peki şampiyonlar liginde ne yapacağız? Alay ettiğimiz Galatasaray'ın durumundan daha kötü durumlara düşebilir miyiz? Bence yüksek olasılık...
Burada ben hatayı yönetimde buluyorum. Sırf hesaplı olsun diye üst sınıf olmayan futbolcuları takıma kattılar. Sonra bazılarını yok pahasına gönderip, bazılarını da gönderemedikleri için takımda tuttular. Gönderilemeyen futbolcuların yerine futbolcu alamadılar çünkü maaş ödemesini belli miktarlarda tutmak istediler. Sezer'in sözleşmesi bitsin diye yıllarca bekledik. Şimdi de Pektemek'i bekliyoruz. Belki bazılarımız Necip'i, Serdar'ı, Tosic'i bekliyordur. Biliyoruz ki bunlar gitmeden başkaları gelmeyecek. Peki neden bu kumarları oynamaya devam ediyoruz. Neden 2 kilo çimentodan gökdelen yapılacağına inanıyoruz? Neden neden neden...
Bu saatten sonra yine 1 milyon az ödeyip aldığımız vasat topçuları yok pahasına göndermek için kapı dolaşacak mıyız, sayın yönetim. Ne olur çok transferi bırakın, öz transfer yapın.

Ligin en golcü takımı olduğumuzdan hareketle böyle bir sorunumuz yoktur. Tek tek maçları izleyin; olmadığını görürsünüz. Konyaspor maçında yaşadıklarımız o günün koşullarına, takımın isteksizliğine ve Konyaspor'un başarılı oyununa bağlanmalı.

Gomez, Marcelo, Alexis, Atiba dışında takımın kalanı kafa vuramadığından, olmayan alışkanlıktır. Ayrıca duran topları kullanan oyuncular da bu konuda başarılı değiller. Yine de geçen yıldan daha iyi durumdayız ve bu sene duran toplardan bulduğumuz gol sayısı 2 değil.

Bir zamanlar maçkolikçiler tarafından pohpohlanan, şu aralar ise transfermarktçılar tarafından yerin dibine sokulan kaleci.
Not:Bu entry eksi rekoru kırmalıdır. Çünkü alayına gider!

21 şubat 2016 galatasaray trabzonspor maçında seyircinin "oley" sesleri...

Kalemini alır eline her pazar
Değdirir kağıda azar azar
Çünkü onun adı yazar
Kafiyesiz şiiri dedem de yazar

Bilenler bilmeyenlere anlatsınlar please.
Yok mu hiç "şunları, şu kadar zamanda, şu kadar yedim; şu kadar kilo verdim" deyip bizlere de yol gösterecek yazar abimiz?

"Korkak tavuk Ortega" Fener taraftarının bir yarasıdır. Karşılık verilirse yara kapanır.
Ancak, Aziz Yıldırım'ın GFB'yi kurması, GFB yoldan çıkınca AnadoluGFB'yi kurması ve Fener taraftarının(!) bu iki gruba aidiyet hissetmesi kalıcı bir hasardır. O özendikleri Avrupa Ultraslarının bildirgelerini okusunlar hele. Bu ne Ultras, ne taraftarlık, ne de fanatizm. Bu pavalı köpeklik ve zavallılıktır.
Fener taraftarı her yönüyle loserdır.
Desibelleri zayıf...
Besteler çalıntı...
Ahlak yok...
Cesaret yok...
Tırsaklık çok...

Her kimse gibi ben de eleştirecek 10 tane şey bulabilirim kendisinde. Ama birilerinin sanki hocaya garezi var. Hata yapsa da laf soksak derdindeler. Anlamak mümkün değil. Sorun gitar çalmaması ya da karadenizli olması mı, bilemedim. Ama tuhaf bir karşıtlık var ve sinir bozucu.

Popülaritesi yavaş yavaş artan futbolcu. Umarım üzülmeyiz.