şu sıralar yazarlarımızdan besiktaskli tarafından gün yüzüne çıkartılan şarkılardır.
facebook hesabını donduracak olan bünyeye yakınlarda iletişime geçilen kişiler listesinden sunulan isimlerdir caydırıcı değildir ama.
dün ne kadar iyi bir takım olma yolunda hızla ilerlediklerini gözler önüne serdiler deron williams ve marcelus kemp muhteşem bir ikili olmuşlar atıyor attırıyor adamlar semih erden de eski yıllara göre hücuma olan katkısını arttırmış yani kısacası sözlük uzun süredir bu kadar keyif veren bir beşiktaş izlememiştim ben.
(bkz: pitbull) bildiginiz benziyodu adam.
marcelus kemp in damga vuracağı maçtır deron williamsın katkılarıyla tabiki.
(bkz: saldır beşiktaşım oley)
bugün oynanacak derbiyi yorumlamış kartal yürekli[ybkz]swh[/ybkz]
http://www.facebook.com/photo.php?v=10150371149794679
http://www.facebook.com/photo.php?v=10150371149794679
Anlayamadığım bir nokta var şimdi benim.
Depremin ardından Kızılay'a bağış yapabileceğimiz sms hatları dolaşıyor, ihtiyaç listeleri yazılıyor, yardım için ücretsiz kargolar falan ana sayfamda. Yardım yapalım bak, yapmayalım demiyorum.
Merak ettiğim husus şu; biz ki 1999 yılında "Deprem Vergisi" adı altında %25 daha vergi ödemeye başlamışız. özel tüketim vergisi - özel iletişim vergisi falan. "Geçici" dedikleri vergiyi kalıcı yapmış bu hükümet, üstüne bir de durmadan zam yapmış bu vergilere.
Tamam, biz yardım edelim de; sen yıllardır "Deprem Vergisi" adı altında deli gibi vergi almıyor musun zaten? Değil bir kaç ilçe - 10 tane şehir yıkılsa yeniden yapmaya yetecek kadar vergi ödemiş olmamız lazım size, nerede bu paralar?
Bugün bu sorunun sorulacağı gün değil belki ama soralım yani bunu. Siz bizden aldığınız onca vergiyi ne yaptınız arkadaşım, battaniyeyi bile neden benden istiyorsunuz - Kızılay daha ne parası istiyor benden diye sormamız lazım sözlük.
Depremin ardından Kızılay'a bağış yapabileceğimiz sms hatları dolaşıyor, ihtiyaç listeleri yazılıyor, yardım için ücretsiz kargolar falan ana sayfamda. Yardım yapalım bak, yapmayalım demiyorum.
Merak ettiğim husus şu; biz ki 1999 yılında "Deprem Vergisi" adı altında %25 daha vergi ödemeye başlamışız. özel tüketim vergisi - özel iletişim vergisi falan. "Geçici" dedikleri vergiyi kalıcı yapmış bu hükümet, üstüne bir de durmadan zam yapmış bu vergilere.
Tamam, biz yardım edelim de; sen yıllardır "Deprem Vergisi" adı altında deli gibi vergi almıyor musun zaten? Değil bir kaç ilçe - 10 tane şehir yıkılsa yeniden yapmaya yetecek kadar vergi ödemiş olmamız lazım size, nerede bu paralar?
Bugün bu sorunun sorulacağı gün değil belki ama soralım yani bunu. Siz bizden aldığınız onca vergiyi ne yaptınız arkadaşım, battaniyeyi bile neden benden istiyorsunuz - Kızılay daha ne parası istiyor benden diye sormamız lazım sözlük.
tamamen saçmalıktan ibarettir bi kere onlar oraya gelseler hiç birimizin aklınarıza çalımbaya
yapılan saygısızlık gelmeyecekmi,hiç birimiz ettikleri küfürleri hatırlamayacakmı,hatta hiç birimiz 2005 te neden kadıköyün basıldığını merak etmiyecekmi olmaz öyle şey beşiktaşın ortasında fenerlinin işi yoktur.
yapılan saygısızlık gelmeyecekmi,hiç birimiz ettikleri küfürleri hatırlamayacakmı,hatta hiç birimiz 2005 te neden kadıköyün basıldığını merak etmiyecekmi olmaz öyle şey beşiktaşın ortasında fenerlinin işi yoktur.
(bkz: bir trakya kızı degil)
türk insanı icin tenis denince akla gelen ilk isim.
maria sharapova nın damga vurması muhtemel turnuva.
kadrosunda pablo piatti gibi muhtesem bir yetenege sahip olan ispanyol ekibi.
su günlerde edu dur kendileri.
an itibariyle dersin bos olmasından kaynaklı yasadigim durumdur.
sabırsızlıkla 28 ekimi bekletendir vizyona girer girmez izleyeceğim az filimden birisidir aynı zamanda.
fenerbahçe maçında açılacak dewe tarafından hazırlanmış pankart.
Yalnız kaldın mı hiç?
Günlerce aynı bardaktan su içmenin tadını;
Acısını tatlısını,
Aldın mı hiç?
Günleri yediye bölüp,
On iki saat çalışan kravat takımının;
Tatsız tuzsuz kahvesinden hiçtin mi hiç?
Ben içiyordum;
Az kala dokuza
Sigarayla,
O'an farkettim.
Zorlasam biraz,az daha aşık olacaktım hayata.
Sonradan aklıma geldi işte;
"Ne çektiysek; beklediklerimizden çekmiştik."
Ey piç
Güneş batıyor
Bir kadına
Ne kardeşlikler bitiyor.
Günlerce aynı bardaktan su içmenin tadını;
Acısını tatlısını,
Aldın mı hiç?
Günleri yediye bölüp,
On iki saat çalışan kravat takımının;
Tatsız tuzsuz kahvesinden hiçtin mi hiç?
Ben içiyordum;
Az kala dokuza
Sigarayla,
O'an farkettim.
Zorlasam biraz,az daha aşık olacaktım hayata.
Sonradan aklıma geldi işte;
"Ne çektiysek; beklediklerimizden çekmiştik."
Ey piç
Güneş batıyor
Bir kadına
Ne kardeşlikler bitiyor.
sadece yanlış bir düşüncedir ötesi değil zira işler dahada kötüye gidecektir böyle bir durumda.
katılmaktan zevk alacağım zirve eğer işlerimi halledersem semt bizim aşk bizime olan sözümüde tutup istanbulada gelirim sözlük.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?