sirti donuk orta saha

pavel nedved'in, "Eğer bir takım küme düşerse futbolcular gider, adamlar kalır." sözünde bahsettiği adamdır. ismi juventus'la özdeşleşmiş, efsane nesilin bir parçası. favorilerine özenen hayran kitlen seni çok özleyecek kaptan.

bizim takımda oynadığı zamanlarda, rakip takıma nasıl korku saldığını, rahatsız ettiğini şimdi daha iyi anladığım nba starı. düşünün, isminiz tekrar bir maça çıkma ihtimalinde bile ortalığı karıştırmaya yetiyorsa büyük oyuncusunuzdur. takım için ;

7 mayıs 2011 bursaspor beşiktaş maçı için yola çıkan taraftarlarımızın ismi bile bir şehrin altını üstüne getirmeye yetmişti. ah bir de girebilseydik! sen ne büyük takımsın beşiktaş, sen ne büyük oyuncusun, deron williams !

''beklenen gün gelecekse çekilen çile kutsaldır.'' özlü sözünde geçen gündür.

benim için çalışma hayatıma başladığım günden itibaren hep cumadır, afedersiniz.
burada sizlerle en büyük korkumun, bir gün iş değiştirmek zorunda kalıp, haftanın son iş gününün cumartesi'ye alınma korkusu olduğunu paylaşmakta bir sakınca görmüyorum.

sözlüğe katılmama vesile olan emekçilerden. beşiktaş'a adanmış hayatların bir parçası. leyla ile mecnun hastası yazar.

entry'me verdiği uyarı sayesinde farkedip, takip etmem sonrasında güzel şeyler yazdığına şahit olduğum harbiden yazar. fernandes hayranıymış, futbol bilgisine saygı duydum.

not : boşluk bıraktım.

8 mayıs 2012 beşiktaş büyükşehir belediye ankaraspor maçı sonunda gelen şampiyonluk sırasında birden bire dilime dolanan, bitmesin dertler bestesinin bir kıtasıdır. kirlettiğiniz futbol'a ve sadece futbol taraftarlığına inat, her branşta beşiktaş!

an itibariyle 2011-2012 sezonunu şampiyon olan takımımız. her branşta arma aşkına. gurur duyduk.

an itibariyle ilk çeyreği : 25- 25 sonuçlanan maç

bir türlü anlam veremediğim hadise.insan yaşamanı sürdürebilmek,bir şeylere sahip olmak ve sorumlu olduğu kişilere bakmakla yükümlüdür.bunun için çalışmak zorundadır.değer verdiği şeylerden taviz vermemesi gayet normaldir.kimisi bir futbol takımının taraftarıdır,kimisi bir cemaate mensuptur,kimisi siyasi bir partiye.işini düzgün yaptıktan sonra bunları da ihmal etmemesi kadar normal bir şey yoktur.fakat türkiye'de durum biraz farklı.futbol'un bazıları için bir yaşam biçimi olduğunun farkında olmayan bu zihniyet,etrafında futbol konuşan insanlara karşı önyargıların kralını uyguluyor.sen partiden,siyasetten,cemaatten konuşunca dünya meselesi gibi,konuşmak için zaman,mekan ayrı yapmadan özgürce konuşabiliyorsun.futbol'a geldiğinde '' oğlum,dışarda konuşalım '' diye kaçamak yaratmaya çalışan yine bizleriz.nerede düşünce özğürlüğü ? bir de öylece boş bakmıyorlar mı adama ! tut kravatından,at pencereden aşağıya diyor şeytan.başka yerlerde de vardır bu durum eminim.kamu kuruluşnda çalışmak,her işte olduğu gibi kendine özgü sorunları vardır.diyeceklerim bu kadar.

farkı kaçırdığımız,gol attığımızda havada duran galatasaray'lı görmeme neden maç.beşiktaş'ın şeref olduğunu,şeref'in beşiktaş olduğunu bilmeyen '' futbol seyircilerine '' ayarı verdiğimiz mücadele.

her derbi maçından sonra daha çok hissettiğim durum.evet,her şey gelip geçiyor zamanla,bir şekilde hayatınıza devam ediyorsunuz.bazı anlar vardır engel olamazsınız.acılar,hüzünler,sevinçler gibi.çünkü bu duygular yalnızca paylaşıldığı zaman atlatılıyor veya çoğalıyor.bir insanın başına kötü bir şey geldiğinde en yakınını ister yanında.mesela halı saha maçında en ufak sakatllığımda eski sevgilim gelir aklıma,daha yerden kalkamadan '' şimdi olsaydı çıkınca mesaj atsaydım '' diye geçer.bu yüzden hayatımda en çok korktuğum şeyin başıma kötü bir iş gelmesi değil,bunun hayatımda kimse yokken,yalnızken gelmiş olmasıdır.sevinçelere gelelim.çok uzağa gitmeye gerek.beşiktaş'tan derbi maçlarında mesela,takım çoşmuş kadıköyde fenerbahçe'yi,inönüde galatasaray'ı yenmiş.o an farkına varmazsın sesin kısılmıştır,sevinçlisindir o takım taraftarlarıyla dalganı geçmişsindir,ta ki gece yatağa başını tek koyunca düşünürsün,telefonu çıkarıp ''koyduk mu '' diye sevincini paylaşmadın kimseyle.daha da kötüsü onunlayken maç sonu yaptığınız geyikler kemirir beynini sağa dön-sola dön bir türlü geçmez.yaşadığım şehir itibariyle beşiktaş yalnızlık demektir sanırım.gurur duyduğum yalnızlığım.

(bkz: terkedilmek)

hafife alınmaması gereken numaradır. konami yetkililerini harekete geçirmiş ve pes'e '' ekrem's turn'' diye skill eklemişler.. analoğu iki kere aşağı basıp sola basıyorsun. gurur duyduk.

incir kuşları - sinan akyüz

üyeliğimi sadece yazılarınları okumak ve arşivim için maç özetlerini indirmek için kullandığım forum sitesi.başka bir siteden indiriliyor mu onu da bilmiyorum açıkcası.prensiplerimden bir tanesi olan '' bilgin olmadan,fikrin olmasın '' düşüncesiyle okuyorum.eğer eleştirecek olursam en azından konuya hakim olmalıyım mutlaka.iyi veya kötü Beşiktaş için var diyebilirim.

trabzonspor'luların da artık bir şeyleri farketmeye başladığı maçtır.biraz geç oldu ama olsun.

http://img24.imageshack.us/img24/345/tsfr.jpg

-tık tık tık
-geeel

şeklinde cevap verenleri de duydu bu kulaklar.

facebook'da akrabaların,her paylaştığın şeyin altına alakasız bir biçimde ''annenlere selam söyle canım '' yazmasından kaçıp,kendimi sığınak olarak attığım sosyal site.ama maalesef o kesim olmasa da,facebook'dakiler de gelmeye başladı artık,endişeliniyorum.nedenini bilmiyorum ama bir şey yazınca altına yorum yapanların ağzını,burnunu kırasım geliyor.yapma arkadaşım biz sana yorum yapıyor muyuz ? twittter sayesinde bu sözlüğe geldim geçte olsa..bir de profili kilitli olanlara kızmayın,belki eski sevgileri takip ediyordur,herkesin görmesini istemediği şeyler yazıyordur.saygılar

mert nobre 'ye hallenen emre aşık.

tam olarak aşk denemez ama sonrasında neler oldu bilinmez.

bir Ronaldo Luís Nazário de Lima olmasa da,faal futbolcular arasında kendisine benzettiğim tek oyuncu.

emre belözoğlu 'nun düzenlediği basın toplantısında '' emre iyi çocuk yapmaz öyle şeyler,ben görmedim '' diyerek.tüm zencilere,ırkçılığa uğrayanlara ihanet eden fenerbahçeli futbolcu.