cumartesi veya pazar günlerine denk geliyorsa diğer günlerden farklı olmayacak eylemdir.
herkesin hanımını, beyini, sevdiceğini, kardeşini, arkadaşını alıp gelmesiyle daha bir şenlenecek, anlam kazanacak ziyarettir.
belki bize marşlarımız da eşlik ederler..
belki bize marşlarımız da eşlik ederler..
Bunu her duyduğumda ilk aklıma gelen şey ,emekçi olmayan kadın var mı sorusu oluyor.Nihayetinde bir kadının emekçi olmasının ispatı sadece ücretli bir işte çalışıyor olması anlamına gelmiyor.Evinde,tarlasında ailesinin sorumluluğunu omuzlarında taşıyan ve günlük ihtiyaçlarının karşılanması ve azbiraz manevi karşılık haricinde başka birşey kazanamayan kadınlar daha çok.
Ve asıl bu kadınların el üstünde tutulması gerekli.çünkü maddi tatminle çalışmak yerine herhangi bir güvencesi olmadan, günün her saatini ailesi için harcamak, bir insan için müthiş bir fedakarlık.
Yeni jenerasyonla beraber ise kadınlara maalesef günümüz kapitalist dünyasında sadece 2 seçenek sunulmuş:
Birincisi; hem maaşlı olarak bir işyerinde çalışacaksın hem de ev işlerini yürüteceksin.
ikincisi; hem maddi hem de manevi hiçbir güvencesi olmayan evinde, ailen için çalışacaksın.
Tabi bu durumda,içinde bulunduğumuz ekonomik zorlukları da düşünürsek birinci seçenek tercih ediliyor..Eğer illa bir sömürü olacaksa,bari maddi güvencesi olsun deniliyor..
Tüm bunların sonucunda çalışan emekçi kadınımız aynı anda iyi bir çalışan,iyi bir anne,iyi bir eş,iyi bir evlat olmak için kendini parçalara ayırıyor,yıpranan yine kadın oluyor.
Bu arada en başta sorduğum sorunun başka bir yanıtı var :
Emekçi olmayan kadınlar var.Birşey üretmeyen,kazanmayan kadınlar var.Bu hayatta giyim,makyaj,seyahat,sevgili derdinden başka bir gayesi olmayan kadınlar da var.
Açıkçası ben bunlara "kadın" bile demek istemiyorum çünkü kadınlığın doğasına aykırı canlılar bunlar.
Aslında kadın olmanın ne demek olduğunu yaşayıp göçen o kadar çok kadın var ki veya "kadın olmanın" sadece bacak arasından ibaret olduğunu sanan o kadar çok insanoğlu var ki..
Ben en çok kadınlara tanınacak hakların ve özgürlüklerin serbest cinsel hayat olduğunu sananlara kızıyorum.Kimi zaman feminizm veya kadın-erkek eşitliği propogandası sadece cinsel hayat özgürlüğü üzerinden yapılıyor ve kadınların tek derdinin, cinselliği özgürce yaşayamamalarıymış gibi gösteriliyor.Bu durumda da haliyle toplumun bazı kesimleri feministlere "kötü kadın" gözüyle bakıyor.
Sözkonusu kadın olunca yazacak ne çok şey var..Eğitimde haksızlık,iş hayatında haksızlık,töre-namus cinayetleri,şiddet.. Erkek egemen toplum düzeninin ve bunlara bir de semavi dinlerin getirdiği ekstra ezikliğin tüm ceremesi yüzlerce yıllardır kadınların üzerinde.
Bu bir gün biter mi derseniz?..Cevabım hayır olur..çünkü kızlarına ezeli ezik olmayı öğreten de,erkeklere ezmeyi öğreten de yine başka kadınlar...Feministim demeye korkan,çalışmaya üşenen,hakkını aramayanlar da yine başka kadınlar
Ve asıl bu kadınların el üstünde tutulması gerekli.çünkü maddi tatminle çalışmak yerine herhangi bir güvencesi olmadan, günün her saatini ailesi için harcamak, bir insan için müthiş bir fedakarlık.
Yeni jenerasyonla beraber ise kadınlara maalesef günümüz kapitalist dünyasında sadece 2 seçenek sunulmuş:
Birincisi; hem maaşlı olarak bir işyerinde çalışacaksın hem de ev işlerini yürüteceksin.
ikincisi; hem maddi hem de manevi hiçbir güvencesi olmayan evinde, ailen için çalışacaksın.
Tabi bu durumda,içinde bulunduğumuz ekonomik zorlukları da düşünürsek birinci seçenek tercih ediliyor..Eğer illa bir sömürü olacaksa,bari maddi güvencesi olsun deniliyor..
Tüm bunların sonucunda çalışan emekçi kadınımız aynı anda iyi bir çalışan,iyi bir anne,iyi bir eş,iyi bir evlat olmak için kendini parçalara ayırıyor,yıpranan yine kadın oluyor.
Bu arada en başta sorduğum sorunun başka bir yanıtı var :
Emekçi olmayan kadınlar var.Birşey üretmeyen,kazanmayan kadınlar var.Bu hayatta giyim,makyaj,seyahat,sevgili derdinden başka bir gayesi olmayan kadınlar da var.
Açıkçası ben bunlara "kadın" bile demek istemiyorum çünkü kadınlığın doğasına aykırı canlılar bunlar.
Aslında kadın olmanın ne demek olduğunu yaşayıp göçen o kadar çok kadın var ki veya "kadın olmanın" sadece bacak arasından ibaret olduğunu sanan o kadar çok insanoğlu var ki..
Ben en çok kadınlara tanınacak hakların ve özgürlüklerin serbest cinsel hayat olduğunu sananlara kızıyorum.Kimi zaman feminizm veya kadın-erkek eşitliği propogandası sadece cinsel hayat özgürlüğü üzerinden yapılıyor ve kadınların tek derdinin, cinselliği özgürce yaşayamamalarıymış gibi gösteriliyor.Bu durumda da haliyle toplumun bazı kesimleri feministlere "kötü kadın" gözüyle bakıyor.
Sözkonusu kadın olunca yazacak ne çok şey var..Eğitimde haksızlık,iş hayatında haksızlık,töre-namus cinayetleri,şiddet.. Erkek egemen toplum düzeninin ve bunlara bir de semavi dinlerin getirdiği ekstra ezikliğin tüm ceremesi yüzlerce yıllardır kadınların üzerinde.
Bu bir gün biter mi derseniz?..Cevabım hayır olur..çünkü kızlarına ezeli ezik olmayı öğreten de,erkeklere ezmeyi öğreten de yine başka kadınlar...Feministim demeye korkan,çalışmaya üşenen,hakkını aramayanlar da yine başka kadınlar
(bkz: dünya emekçi kadınlar günü )
hangi benzin markasıyla çalıştığını merak ettiğim kadındır.
emeğin ve alın terinin simgesi olan, şarkılara konu olmuş ve övünç kaynağı olabilen tek cilt kusurudur.
fantezi sever bir çift için leopar deseni ve tavana döşenmiş bir ayna ideal olacaktır.
bugünki güneştir.içeriden bakıldığında bahar ayındaki gibi parlayan ancak dışarıya çıkıldığında buz kesendir.
kar yağacaksa yağsındır.
kar yağacaksa yağsındır.
sözlüğümüzün ülkemizin ciddi bir yansıması olduğunun ispatı olan bir durumdur.
hoş zannımca bayanların futbola olan ilgisi sebebiyle ortalamanın baya bir üzerindeyizdir.
hoş zannımca bayanların futbola olan ilgisi sebebiyle ortalamanın baya bir üzerindeyizdir.
(bkz: yardır musa)
(bkz: üşümek)
- çok özenerek hazırlandığınız bir yere giderken çorabın kaçması,
- bi dünya para verdiğiniz elbisenizin 1 ay sonra küçük gelmesi,
- ojeniz tam kurumadan tırnağınızın birşeye değmesi bozulması,
- bi dünya para verdiğiniz elbisenizin 1 ay sonra küçük gelmesi,
- ojeniz tam kurumadan tırnağınızın birşeye değmesi bozulması,
ankara da balık tutacak deniz ve efkarlanınca bakılacak mehtap var mı ki şeklindeki [ybkz]swh[/ybkz] espriyi yaptıran zirvedir.
katılımcılara buradan bol muhabbetler dilemekteyiz.
katılımcılara buradan bol muhabbetler dilemekteyiz.
necmettin erbakan'ın anılması, futbolun sadece futbol olmadığını bilen ve bunu birçok yerde dile getiren kimselerin beşiktaş ayrı dünya görüşü ayrı diyemeyecekleri durumdur .
eğer futbol sadece futbol olsaydı, nou camp'ta ispanya kralı leyhine pankart açabilirdiniz...
eğer futbol sadece futbol olsaydı güney amerika'da yapılan kimi maçlarda che resimlerini görmezdiniz.
eğer futbol sadece futbol olsaydı istanbul işgal altındayken, sırf başımızı dik tutup ingilizlere karşı bir takım kurmak uğruna insanlar canlarını tehlikeye atıp, padişahtan gizli atreman yapmaya çalışmazlardı.
eğer futbol sadece futbol olsaydı ve beşiktaş sadece bir futbol takımı olsaydı kardelen isminde bir tekneden beşiktaş'ın kurucuları anadolu'ya silah taşımazlardı.
bir grup 1 mayıs'ı kutlayıp, mustafa kemal'i yadettikten sonra necmettin erbakan'a yad ediyorsa ve bunun adına beşiktaşlı üst kimliği ve demokrası deniyorsa, şu meşhur çok seslilik ve demokrasi goygoyculuğu bize de bulaşmış demektir.
toplulukların tarafları, düşünceleri vardır ve hep olacaktır.güne, zamana, duruma göre şekil almak sahadaki topun görevidir!
eğer futbol sadece futbol olsaydı, nou camp'ta ispanya kralı leyhine pankart açabilirdiniz...
eğer futbol sadece futbol olsaydı güney amerika'da yapılan kimi maçlarda che resimlerini görmezdiniz.
eğer futbol sadece futbol olsaydı istanbul işgal altındayken, sırf başımızı dik tutup ingilizlere karşı bir takım kurmak uğruna insanlar canlarını tehlikeye atıp, padişahtan gizli atreman yapmaya çalışmazlardı.
eğer futbol sadece futbol olsaydı ve beşiktaş sadece bir futbol takımı olsaydı kardelen isminde bir tekneden beşiktaş'ın kurucuları anadolu'ya silah taşımazlardı.
bir grup 1 mayıs'ı kutlayıp, mustafa kemal'i yadettikten sonra necmettin erbakan'a yad ediyorsa ve bunun adına beşiktaşlı üst kimliği ve demokrası deniyorsa, şu meşhur çok seslilik ve demokrasi goygoyculuğu bize de bulaşmış demektir.
toplulukların tarafları, düşünceleri vardır ve hep olacaktır.güne, zamana, duruma göre şekil almak sahadaki topun görevidir!
gün geçmiyor ki yurdum insanı yeni bir maymunlukla oyalanmasın, sömürülmesin...
http://tinyurl.com/4otadg4
http://tinyurl.com/4otadg4
kadir topbaş an itibariyle :
ulan yağmadı gitti, o kadar hazırlık yaptık a.q.
yapmasaydık yağardı şerefsiz.
ulan yağmadı gitti, o kadar hazırlık yaptık a.q.
yapmasaydık yağardı şerefsiz.
mustafa kemalin askerleriyiz diyerek pankart açmış bir grup olarak anılırken necmettin erbakan'ı yad etmenin anlamını çözemediğim bir eyleme imza atmıştır.
tamam çarşı bir görüşün, bir dünyanın, bir yaşamın simgesi değildir, herkes bu grubun içerisinde olabilir ancak beşiktaş bu devletin temelleri atılırken taraf olmuş bir takımdır.ve olduğu taraf çağdaş bir türkiyedir.
mollaların, şeyhlerin, tarikatların türkiyesi değildir!
olmadı be olmadı...!
tamam çarşı bir görüşün, bir dünyanın, bir yaşamın simgesi değildir, herkes bu grubun içerisinde olabilir ancak beşiktaş bu devletin temelleri atılırken taraf olmuş bir takımdır.ve olduğu taraf çağdaş bir türkiyedir.
mollaların, şeyhlerin, tarikatların türkiyesi değildir!
olmadı be olmadı...!
beyazın geleceğini bildikten sonra siyahı çekmek te nedir dedirten skordur.
biz ne zamandan beri siyahla beyazı birbirinden ayırdık ki şimdi kendi aralarında müsabaka yapılıyor dedirten skordur da..
biz ne zamandan beri siyahla beyazı birbirinden ayırdık ki şimdi kendi aralarında müsabaka yapılıyor dedirten skordur da..
mum tutan insanların arasından geçirilmek zorunda bırakıldığınız, elinize verilen dandik kılıçla pasta kesmeye çalıştığınız, arka masalarda demlenen adamların olduğu, çıstak çıstak müzik ve davul zurnanın eşlik ettiği mekandır.
ülkemizde bir çok düğün benzeri mekanlarda yapılmaktadır.
isimleri genellikle şölen, rüya, yağmur vb. gibidir.
ülkemizde bir çok düğün benzeri mekanlarda yapılmaktadır.
isimleri genellikle şölen, rüya, yağmur vb. gibidir.
kaynanalar için;
temizlik yapabilen, ütü seven, yemek yapma konusunda maharetli, oğluna işve cilve yapabilecek, hanım hanım oturmasını bilecek öyle çok bilip konuşmayacak.
temizlik yapabilen, ütü seven, yemek yapma konusunda maharetli, oğluna işve cilve yapabilecek, hanım hanım oturmasını bilecek öyle çok bilip konuşmayacak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?