özellikle son 10 yıllık süreçte kimyası değişen taraftar grubudur.
hala şikeye teşebbüs etmiş kişilerin başkan olmasını isteyenler var.
fikret orman yönetiminin yaptıkları görmezden geliyorlar...sponsor anlaşmaları ve stad inşaatı.
ben eminim ki , yarın yd başkan seçilse ve q7 ile birlikte sönük 2-3 yıldız alsa büyük başkan diye sokaklara dökülecek bir sürü insan bulabilirim.
sezon sonu büyük ihtimalle holosko ve sivok'u türk yapacak olan takımım.
holosko neyse de sivok'un türk olması çok büyük katkı sağlar bize.
holosko neyse de sivok'un türk olması çok büyük katkı sağlar bize.
güvendiğim adam.
futbolu o kadar iyi biliyor ki , benim futbol anlayışımın yüzü oluyor resmen.
ben futbolcunun potansiyeline para verdim diyebilecek kadar adam gibi adamdır.
kerim frei için yapılan eleştiriye böyle bir cevap vermiştir.
futbolu o kadar iyi biliyor ki , benim futbol anlayışımın yüzü oluyor resmen.
ben futbolcunun potansiyeline para verdim diyebilecek kadar adam gibi adamdır.
kerim frei için yapılan eleştiriye böyle bir cevap vermiştir.
1 yıl sonra gattuso&nesta karışımı bir oyuncu olacaktır.
düyan'ın en iyi 5 teknik adamlarından biridir.
kupayı asla trabzonspor'a vermeyecek olan kurum.
kurumun başı kim? demirören.
kurumun başı kim? demirören.
beşiktaş'ın adını şikeye bulaştıran karaktersiz insan.
öyle veya böyle bu takımın adı bu işe karıştı ve emin olsun milyonlarca kişinin ahını aldın.
bjk ile değil tjk ile bir bütündür.
öyle veya böyle bu takımın adı bu işe karıştı ve emin olsun milyonlarca kişinin ahını aldın.
bjk ile değil tjk ile bir bütündür.
kemal kılıçdaroğlunun yerine geçecek olan şahış.
sayın deniz baykal bu adam için mafya demişti.
sayın deniz baykal bu adam için mafya demişti.
muhalefet sayesinde yine iktidar olacak partidir.
yüzde 50 mi olur 60 mı olur bilemem.
yüzde 50 mi olur 60 mı olur bilemem.
şike davasında ağzı yanan tek kişi.
(bkz: fiko)
Fikret orman ; şeref bey , baba hakkı ve süleyman seba'dan sonra beşiktaş'ın başına gelmiş olan en büyük kişidir.
Yukarıda saydığım isimlerin insani değerlerini ele alırsak ortaya ne çıkar? bizler büyük ihtimalle süleyman seba'yı hatırlarız. büyük başkan bir kupa maçından sonra fenerli ve beşiktaşlı oyuncuları yan yana oturtmuş ve oyuncularımızın zafer kutlamasına izin vermemiştir. rakibine saygı duyduğu için.
Fikret orman da bu insani duygulara sahip. bugün hem fenerbahçe hem de galatasaray resmi sitelerinde "dost" klüp diye bir açıklama yapıyorsa demek ki fikret orman ortaya bir kimlik koymuştur. demirören zamanın böyle şeyler asla yoktu. trabzonspor ile müthiş bir dostluk kuruldu.
bu işin insani değer , kimlik tarafı.
bir de gelelim sportif başarı kısmına.
ilk yıl kimse başkan adayı olmadı , klüp kayyum tehlikesi yaşıyor. Fikret orman hiç aldırış etmeden çıktı kartallar gibi aday oldu ve başkanlığı kazandı.
peki bu "iflas" döneminde neler yaptı?
gelirleri ipotek altında olan klübün hem futbol hem de diğer branşlara ait olan borçları ödendi. yaklaşık 15-20 tane sponsor anlaşması yapıldı.
takımın başına "ben futboldan anlamam inşaatçıyım" deyip , futbol mantalitesi yüksek olan sportif direktör getirdi ve tüm yetkiyi kendisine verdi.
"transfer yapamaz" dediler, bir çok oyuncu alındı. bunlar ya bonservisi düşük olan ya da bonservisi olmayan oyuncular.
olcay şahan'ı kim alırdı? bu yönetim aldı ve kabul edelim takıma büyük katkısı var.
yd zamanında yapılan guti, simao, quaresma'nın transfer paraları ödendi. bu transferleri de kendisi yapmış olur. biraz ironi katalım.
hala kendisini acımasızca eleştirenler var, bu adam ne yapsın daha? evet ; hataları olabilir ama "hatasız kul olmaz" diye bir söz boşuna söylenmemiştir.
stadı yapıyor , hani şu her mayıs'ta kazma vurulan stad var ya , heh işte o. öyle veya böyle bu adam bu stadı yapıyor.
dipnot:
kendisine "fiko" dememin sebebi o bir başkandan öte hem iyi bir insan hem de bir taraftar.
Fikret orman ; şeref bey , baba hakkı ve süleyman seba'dan sonra beşiktaş'ın başına gelmiş olan en büyük kişidir.
Yukarıda saydığım isimlerin insani değerlerini ele alırsak ortaya ne çıkar? bizler büyük ihtimalle süleyman seba'yı hatırlarız. büyük başkan bir kupa maçından sonra fenerli ve beşiktaşlı oyuncuları yan yana oturtmuş ve oyuncularımızın zafer kutlamasına izin vermemiştir. rakibine saygı duyduğu için.
Fikret orman da bu insani duygulara sahip. bugün hem fenerbahçe hem de galatasaray resmi sitelerinde "dost" klüp diye bir açıklama yapıyorsa demek ki fikret orman ortaya bir kimlik koymuştur. demirören zamanın böyle şeyler asla yoktu. trabzonspor ile müthiş bir dostluk kuruldu.
bu işin insani değer , kimlik tarafı.
bir de gelelim sportif başarı kısmına.
ilk yıl kimse başkan adayı olmadı , klüp kayyum tehlikesi yaşıyor. Fikret orman hiç aldırış etmeden çıktı kartallar gibi aday oldu ve başkanlığı kazandı.
peki bu "iflas" döneminde neler yaptı?
gelirleri ipotek altında olan klübün hem futbol hem de diğer branşlara ait olan borçları ödendi. yaklaşık 15-20 tane sponsor anlaşması yapıldı.
takımın başına "ben futboldan anlamam inşaatçıyım" deyip , futbol mantalitesi yüksek olan sportif direktör getirdi ve tüm yetkiyi kendisine verdi.
"transfer yapamaz" dediler, bir çok oyuncu alındı. bunlar ya bonservisi düşük olan ya da bonservisi olmayan oyuncular.
olcay şahan'ı kim alırdı? bu yönetim aldı ve kabul edelim takıma büyük katkısı var.
yd zamanında yapılan guti, simao, quaresma'nın transfer paraları ödendi. bu transferleri de kendisi yapmış olur. biraz ironi katalım.
hala kendisini acımasızca eleştirenler var, bu adam ne yapsın daha? evet ; hataları olabilir ama "hatasız kul olmaz" diye bir söz boşuna söylenmemiştir.
stadı yapıyor , hani şu her mayıs'ta kazma vurulan stad var ya , heh işte o. öyle veya böyle bu adam bu stadı yapıyor.
dipnot:
kendisine "fiko" dememin sebebi o bir başkandan öte hem iyi bir insan hem de bir taraftar.
(bkz: allah çarpar)
masum olduğunu düşündüğüm kişi.
düşünsenize 16-17 yaşında bir çocuk , ne vaad ettiler acaba? henüz aklı fikri olmayan bir kişiyi kandırmak ne kadar zor olabilir ki.
gerçekten yazık hayatı karardı.
düşünsenize 16-17 yaşında bir çocuk , ne vaad ettiler acaba? henüz aklı fikri olmayan bir kişiyi kandırmak ne kadar zor olabilir ki.
gerçekten yazık hayatı karardı.
yer yüzünde insan kimyası bakımından soykırıma uğramış bir kaç ülkeden biridir.
türkiye'nin başına gelen en büyük felakettir.
spoiler--
Lozan Barış Antlaşması (veya yapıldığı dönem Türkçesi ile Lozan Sulh Muahedenamesi), 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika ve Yugoslavya temsilcileri tarafından, Leman gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace'ta imzalanmış barış antlaşması.
spoiler--
http://tr.wikipedia.org/wiki/Lozan_Antla%C5%9Fmas%C4%B1
şahsıma göre kara bir lekedir.
bir ülke düşünün ;yoktan varolup savaş kazanmış ve savaş bitimiyle beraber düşmanlarının ayaklarına gidip barış imzalamış ve kağıt üzerinde bir çok değerini kaybetmiştir.
Lozan Barış Antlaşması (veya yapıldığı dönem Türkçesi ile Lozan Sulh Muahedenamesi), 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya, Bulgaristan, Portekiz, Belçika ve Yugoslavya temsilcileri tarafından, Leman gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace'ta imzalanmış barış antlaşması.
spoiler--
http://tr.wikipedia.org/wiki/Lozan_Antla%C5%9Fmas%C4%B1
şahsıma göre kara bir lekedir.
bir ülke düşünün ;yoktan varolup savaş kazanmış ve savaş bitimiyle beraber düşmanlarının ayaklarına gidip barış imzalamış ve kağıt üzerinde bir çok değerini kaybetmiştir.
tıpkı beşiktaş ve atletico madrid gibi kimliği olan bir takımdır.
elleri öpülesi büyük kişi.
(bkz: Seyit Ali Onbaşı)
spoiler--
Seyit Ali Çabuk, veya Seyit Ali Onbaşı, (d. Eylül 1889 - ö. 1939) I. Dünya Savaşı'nda Çanakkale Cephesi'nde çarpışan Osmanlı askeri.
1889 yılının Eylül ayında Balıkesir'in Havran İlçesi Çamlık (Manastır) köyünde dünyaya geldi. Babası Abdurrahman, annesi Emine idi.
1909 yılında Osmanlı Ordusu'na katıldı. Balkan Savaşı'nda çarpıştı. I. Dünya Savaşı'nın başlaması ile Çanakkale Cephesi'nde topçu eri olarak göreve başladı. 18 Mart 1915'te Müttefik donanması Çanakkale Boğazı'nı geçmek için saldırıya geçti. Bu sırada Seyit Onbaşı Rumeli Mecidiye Tabyası'nda görevliydi. Türk topçusunun yoğun karşı ateşi ve daha önceden Nusret mayın gemisinin döktüğü mayınlar, bu saldırıyı püskürttü. Yapılan atışlar sebebiyle tabyada bulunan topun mermi kaldıran vinci parçalandı. Bunun üzerine Seyit Ali 275 kilogram[1] ağırlığındaki top mermilerini sırtlayarak[2] top kundağına yerleştirdi. Seyit Ali, ilk iki atışta Bouvet'e hafif bazı hasarlar verdiyse de, üçüncü atışında Fransız zırhlısı Bouvet'e ağır yara verdi. Atılan mermi geminin su kesiminin biraz altına isabet ederek geminin anında yan yatmasına neden oldu, daha sonra Nusret mayın gemisi'nin döktüğü mayınlardan birine çarptı. Bouvet de bu yaradan kısa bir süre sonra alabora olarak battı.[3] Bu yüzden komutan ona onbaşılık görevini verdi. Çanakkale savaşından bir gün sonra Seyit Ali Onbaşı'ndan top mermisi sırtında fotoğrafı çekilmesi istendi. Seyit Ali Onbaşı ne kadar zorlansa da top mermisini kaldıramadı. Sonra Seyit Ali Onbaşı yine savaş çıksın yine kaldırırım dedi. Bundan sonra ancak fotoğrafı tahta bir mermiyle çekilebildi.
Savaşın sona ermesi ile 1918'de köyüne dönen Seyit Ali, ormancılık ve kömürcülük işlerine devam etti. 1934 yılında çıkartılan Soyadı Kanunu ile Çabuk soyadını aldı. Seyit onbaşı 1939 yılında verem hastalığı yüzünden hayatını kaybetti.
spoiler--
(bkz: Seyit Ali Onbaşı)
spoiler--
Seyit Ali Çabuk, veya Seyit Ali Onbaşı, (d. Eylül 1889 - ö. 1939) I. Dünya Savaşı'nda Çanakkale Cephesi'nde çarpışan Osmanlı askeri.
1889 yılının Eylül ayında Balıkesir'in Havran İlçesi Çamlık (Manastır) köyünde dünyaya geldi. Babası Abdurrahman, annesi Emine idi.
1909 yılında Osmanlı Ordusu'na katıldı. Balkan Savaşı'nda çarpıştı. I. Dünya Savaşı'nın başlaması ile Çanakkale Cephesi'nde topçu eri olarak göreve başladı. 18 Mart 1915'te Müttefik donanması Çanakkale Boğazı'nı geçmek için saldırıya geçti. Bu sırada Seyit Onbaşı Rumeli Mecidiye Tabyası'nda görevliydi. Türk topçusunun yoğun karşı ateşi ve daha önceden Nusret mayın gemisinin döktüğü mayınlar, bu saldırıyı püskürttü. Yapılan atışlar sebebiyle tabyada bulunan topun mermi kaldıran vinci parçalandı. Bunun üzerine Seyit Ali 275 kilogram[1] ağırlığındaki top mermilerini sırtlayarak[2] top kundağına yerleştirdi. Seyit Ali, ilk iki atışta Bouvet'e hafif bazı hasarlar verdiyse de, üçüncü atışında Fransız zırhlısı Bouvet'e ağır yara verdi. Atılan mermi geminin su kesiminin biraz altına isabet ederek geminin anında yan yatmasına neden oldu, daha sonra Nusret mayın gemisi'nin döktüğü mayınlardan birine çarptı. Bouvet de bu yaradan kısa bir süre sonra alabora olarak battı.[3] Bu yüzden komutan ona onbaşılık görevini verdi. Çanakkale savaşından bir gün sonra Seyit Ali Onbaşı'ndan top mermisi sırtında fotoğrafı çekilmesi istendi. Seyit Ali Onbaşı ne kadar zorlansa da top mermisini kaldıramadı. Sonra Seyit Ali Onbaşı yine savaş çıksın yine kaldırırım dedi. Bundan sonra ancak fotoğrafı tahta bir mermiyle çekilebildi.
Savaşın sona ermesi ile 1918'de köyüne dönen Seyit Ali, ormancılık ve kömürcülük işlerine devam etti. 1934 yılında çıkartılan Soyadı Kanunu ile Çabuk soyadını aldı. Seyit onbaşı 1939 yılında verem hastalığı yüzünden hayatını kaybetti.
spoiler--
spoiler--
Grimm dizisi ABD' de NBC kanalında yayınlanmaktadır.Reytingleri yüksek gelmiş ve dizinin ortalarında 2.Sezon hakkını almıştır. Türkiye'de 6 Nisan 2013'ten itibaren Sinema TV Aksiyon kanalında yayınlanmaktadır. Dizi 3. sezonda da devam edecektir.
spoiler--
yabancı dizi sevenlerin izlemesi gereken dizi.
fantastik ,gizem ve polisiye kurgusu ile tadından yenmeyen dir.Ana konu haricinde her bölümde ayrı bir extra konuya değinilmesi güzel.
http://www.imdb.com/title/tt1830617/
Grimm dizisi ABD' de NBC kanalında yayınlanmaktadır.Reytingleri yüksek gelmiş ve dizinin ortalarında 2.Sezon hakkını almıştır. Türkiye'de 6 Nisan 2013'ten itibaren Sinema TV Aksiyon kanalında yayınlanmaktadır. Dizi 3. sezonda da devam edecektir.
spoiler--
yabancı dizi sevenlerin izlemesi gereken dizi.
fantastik ,gizem ve polisiye kurgusu ile tadından yenmeyen dir.Ana konu haricinde her bölümde ayrı bir extra konuya değinilmesi güzel.
http://www.imdb.com/title/tt1830617/
spoiler--
Göktürkçe veya Köktürkçe, Türkçenin bilinen ve yazılı metinleri ele geçirilebilen en eski dönemine verilen isimdir. Eski Türkçe adlı dönemin ilk kısmını oluşturur. Devamında Eski Uygur dönemi yaşanmıştır.
spoiler--
okullarda seçmeli ders olarak verilmeli , isteyen atalarının dilini öğrenmeli ve konuşmalı.
Göktürkçe veya Köktürkçe, Türkçenin bilinen ve yazılı metinleri ele geçirilebilen en eski dönemine verilen isimdir. Eski Türkçe adlı dönemin ilk kısmını oluşturur. Devamında Eski Uygur dönemi yaşanmıştır.
spoiler--
okullarda seçmeli ders olarak verilmeli , isteyen atalarının dilini öğrenmeli ve konuşmalı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?
