kerami pestenkerani

hollywood'un karakter oyuncularından bir tanesi. mütemayiz çehresi onu önemli filmlerin daimi looser'ı yapıyor. sıkı bir aktör.

çap olarak kendisinden biraz daha hacimsiz olsa da socrates tarzı bir oyuncudur mcallister. leeds united'ın en şatafatlı döneminde on numaralı formayı terletmiştir. uzun boyu, bacağı ve oyun tarzıyla socrates'i andırdığı için gözlerden uzak olan bu adamı ayrı severdim. vücudunun üstünü pek hareket ettirmeden, abanmadan toplara vurması gözüme hoş gelirdi. bu adam sakatlanmayıp 98 dünya kupası'nda yer alsaydı eğer, iskoçya'dan gene bir şey olmazdı. orta sahada çok güçlü adamları olsa da iskoçların forvet hattı çok kazmaydı. yine de bu oyun kurucuyu son demde görmek isterdik.

kürt halkının martin luhter king'i, che guevara'sı, nelson mandela'sı, atatürk'ü, simon bolivar'ı. düşman cephede türkler olduğu bir bando alayı eşliğinde küfür edilip arabasının arkasına teneke bağlanırken görüyoruz sürekli. militarist ve otoriteyi sağlamak için kendi içerisinde dahi amansız bir lider.
türk topraklarında vatan hainliğinden suçlanması gayet doğal olan bir göreceli katil aziz.

yeşilçam'ın fantastik hayal gücüyle türk erkeğinin aklına soktuğu bir kemiktir gündelikçi röntgenlemek. erkek gayri ihtiyari karyoladan doğrulduğunda, eve geldiğinde ya da koridordan geçtiğinde yerleri temizlemekte olan kadını görür ve gördüğü sahne karşısında ağzı aralanır, bıyık burmaya başlar. gündelikçinin kafasında yemeni ve diz altına gelen gri çorabı vardır. bazen ceza almış güreşçi pozisyonunda karşımıza çıkar bazen de yeşil entarisi baldırına kadar aralanmış bir pozisyonda. insan düşünür, künde kaç puandı diye.

tuhaf bir filmdir otoyol 60, çok iyidir. şehirlerarası otobüslerde kramp girmiş bacak ve "tuvaletimin geldiğini hissettiğim an muavini çağırmalıyım." paranoyası içerisinde dikkatsizce izlenilen filmlere benziyor. uzunca bir bölümünün yolda geçmesinin de payı büyük bunda. gecenin üç buçuğunda televizyonda yakaladığınızda yarı açık gözle on birinci defa izlediğinizi bildiğiniz halde izlemeyi sürdürdüğünüz kendine çeken bir film. birçok karakter ünlüsü ve her gençlik filminde karşımıza çıkan şu yakışıklı çocuk oynuyor filmde.

(bkz: kırk çürük yumurta bir tane sağlam yumurta etmez)

28 kasım 1969, prag olarak nüfusa; millî hanesi de 38 olarak façr'ye kayıtlı futbolcu.

(bkz: pascal nouma)

kaşlarını gayriihtiyari kaldırınca küçük emrah gibi iç uçları havaya kalkıp mazlum bir sıfata bürünen kafası çalışan tiyatrocu.

twitter ile sözlükte yazdıklarına istinaden bir tane mantığı hayatının merkezine almış, değişkenleri hızlı algılayıp geniş perspektifte düşünebilen yazar görmedim. herkesin müşterek iki noktası var burada: beşiktaşlı ve sığ olmak. sıkıcılıkta nam salmış bu güruhun hayatlarında yaptığı en eksantirik şey halı sahada orta sahadan gol atmış olmak. hayatlarının sıkıcılığının ve enerjilerini bir yerde boşaltamamalarının sonucu ise kör beşiktaş partizanlığıdır.

ayrıca ben gayet şişik bir egoya sahibim. kaba, müstehzi, antisosyal, kompleksli, takıntılıyım ve birileriyle paylaşmayı ya da uzlaşmayı sevmem. borcuma da sadık değilim. adam gibi adam da değilim, cinsel temayülüm farklı.

efendim, summertime bir caz dinleyicisinin ilk duyduğu eserlerden bir tanesidir. tıpkı bir bebeğin annesinden duyduğu ninni gibi. ve summertime da aslında bir ninni kompozisyonunda işlenmiş bir ariadır. george gershwin ünlü porgy and bess operası için kompoze etmiştir summertime'ı. clara karakteri tarafından bebeğine söylenir. summertime; paul mccartney, miles davis, louis armstrong, ella filtzgerard, billy holiday, nina simone, charlie parker, norah jones, anita baker, paul robeson, dizzy gillespie, billy stewart, mongo santamaria, r.e.m., troy walker, sarah vaughan, keith jarrett, the doors, stereophonics, big mama thornton, eva cassidy, tom waitz, rick nelson, marv johnson, andy williams, sam cooke, mildred baileys, ten years after'ın başı çektiği on binlerce kişi tarafından cover'lanmıştır.

bir kişinin hayatının akışını önemli bir şekilde değiştirmeye muktedir ya da o kişinin yaşama hakkını elinde bulunduran kişilerin içerisinde olması muhtemel psikolojik vaziyet. bu kişi bir cerrah, hakim, evlilik memuru, infaz mangasındaki bir asker ya da bir seri katil olabilir. bunlar dışında kişi ateist değilse, yani mukaddes bir ulvî gücün varlığına inanıyor ve bu yüzden de sıradan bir insanın bile tanrıda daha çok değeri hak ettiğine inanmıyorsa onların tanrı kompleksine itibar etmeyiniz.

çizgi roman efekti gibi fonetiği hep hoşuma gitmiştir.
çocuk korkutma aparatı.

dirndl giyen altunî tende gururlu hatun. hayatımda ilk saf alman arkadaşım yedi yaşımda antaya'da tanıdığım verena adındaki bir kız olmuştu. sonrasında da hayatıma bir kaç prusyalı girse de hiçbiriyle ilişkim verena gibi saf olmadı.
sığ şekilde genelleme gafletine düşersem alman kadınları bizimkilerden, fransızlardan on gömlek, norman ve slavlardan da bir gömlek üstündür.

seremoni tamamen zırvalıktır. taraflar kartal sözlük direkt mesaj aracılığıyla bile birbirlerine bu iradelerini yazılı olarak açıkladıkları andan itibaren formel olarak nişanlı sayılırlar. bu onlara bazı hak ve yükümlülükler getirir.

(vurgula: 4721 s.lı türk medeni kanunu m. 143:)
"aile cüzdanı gösterilmeden evlenmenin dini töreni yapılamaz."

amerika birleşik devletleri, new jersey'ye bağlı sayfiye kumar cenneti.

mütevazı sahne dekorları, kıt kaynaklarla yapılmaya çalışılan makyajları, mübalağalı oyunculukları ve şarkılarıyla yeşilçam'ın bir kült filmidir.



spoiler--

kasım[ybkz]swh[/ybkz] ile karısı sıdıka [ybkz]swh[/ybkz] aç gözlü, kıskanç tabiatlı ve varlıklı kişilerdir. fakir ali baba'nın[ybkz]swh[/ybkz] sebepsiz zenginleştiğinden şüphelenen sıdıka, hısımları kendisinden kazan isteyince bunu buldukları altınları saymak amacıyla istediklerinden şüphelenir ve şüphesini gidermek için altının yapışması maksadıyla kazanın altına hamur yapıştırarak kazanı ali babalara teslim eder. şüphesinde haklı çıkan sıdıka kocası kazım'ı bu olayı araştırması için ali baba'nın peşine yollar. mağaranın şifresini çıkışta unutan kazım ise kırk haramilerce (vurgula: "kazım kazım, asmak lazım. kazım kazım, kesmek lazım.") ezgileri eşliğinde kellesini kaybeder.

film seyirciye aç gözlülüğü ve erol taş'ın mücevher gözünü sorgulatır.

spoiler--


kırk haramiler'in söylediği şarkıları büyük bir naiflikte ve barış içerisinde icra etmeleri aslında kötü yola sürüklenmiş iyi kişiler olduklarını göstermektedir.

yakın günlerde hayattan şutlanmış birisi onuruna birlikte yaşadığı kişiler ve akşamına başka şehirden damlayan akrabalarca düzenlenen mateme ev sahipliği yapan konut. hayatımın çeşitli evrelerinde 17'den 86'ya birkaç defa istemeyerek de olsa maruz kaldım. bir yere oturursun ve sıkıntıdan bunalarak milleti gözlemlersin. ev sahibi sensen başsağlığı sana dilenir, senin kafanda ise sadece bu seremoniyi çarçabuk atlatıp bir an önce idarî yerlerde müteveffanın defterini dürerek formel olarak da dünyadan onun ismini silmek vardır. helva kavrulur, mevlitle kulaklar taciz edilir, müteveffanın ayakkabısı dışarı konur. berbat bir iştir.
bir de karadenizli emektar bir denizci vardı. reis fermuarın açık kalmış dedim. "ee.. kerami, ölü evinin kapısı açık olur." dedi.

"gençler, bi el atıverin de kaldıralım şunu." macit dede(72)