celal kadri kınoğlu'nun canlandırdığı irfan karakteri türk dizi karakterlerinin en underrated karakteridir.
iç yakan, ağır bir tadı olan ve her derde deva olarak addedilen lokmancılığın bir büyüsü. köyden geleni makbuldür.
annenin annesi; anane, nine. anneanneler genellikle kalender, başörtülü varis çoraplı, entari altı içlikli olarak varsayılır. memleketi hatırlatır toruna. memleketten geldiğinde tarhana getirir, asgari bir ay sizde bir ay teyzenizde kalır. üç aylığı olur ve televizyon izler.
benim anneannem geleneksel türk anneanne çizgisinin muazzam dışındaydı ve jane russell'a ikizi kadar benzerdi. öyle anadolu topraklarını falan da hatırlatmazdı hani. moderndi, genç kızlar dahi ona özenirdi.
benim anneannem geleneksel türk anneanne çizgisinin muazzam dışındaydı ve jane russell'a ikizi kadar benzerdi. öyle anadolu topraklarını falan da hatırlatmazdı hani. moderndi, genç kızlar dahi ona özenirdi.
şişhane-hacıosman metro hattının adından da anlaşılacağı gibi bir ucu.
birtakım seksüel beklentiler uğruna zamanımdan feragat ederek maruz kaldığım işkence. saw filminin trakya parodisi olarak da adlandırabileceğimiz destere, robinson cruise ve cuma'nın yazarı gürcan yurt tarafından kaleme alınmıştır. yine de berbat bir filmdir.
ali ismail korkmaz'a marş adı altında iki satır bir şey yazmışlar. basit ancak anlamlı.
iran'nın köhne dili zentçede zerdüşt demektir.
ayrıca:
(bkz: zerdüşt)
(bkz: zerdüştlük)
(bkz: also sprach zarathustra)
(bkz: friedrich nietzsche)
(bkz: richard strauss)
ayrıca:
(bkz: zerdüşt)
(bkz: zerdüştlük)
(bkz: also sprach zarathustra)
(bkz: friedrich nietzsche)
(bkz: richard strauss)
fenerbahçe'nin yediği golün hemen ardından kayserispor'u şamar oğlanına döndürdüğü müsabaka. tökezlemeden sonraki bu seri patlamasıyla bile fenerbahçe, beşiktaş'ın stada hücum trajedisinin altında ezilmesine nanik yapıyor sanki. büyük takım ile mahalli takım arasındaki nüanstır işte bu.
en fazla mc donald's'ın çocuk vakfı kadar samimi olan kurum. neo liberaller sevimli görünmek için ve çocuk istismarı ile itham edildikleri zaman bağış yapar bu kuruma. çocuklar adına zarar-kâr endeksi çıkartacak olursam 100'e 1 gibi bir sonuç çıkmaktadır.
sakalları bitli, fikirler dar harley'ci rock grubu.
meşhur sex machine'ler şöyledir:
(bkz: rasputin)
(bkz: wilt chamberlain)
(bkz: warren beatty)
(bkz: fidel castro)
(bkz: kerami pestenkerani)
(bkz: charlie sheen)
(bkz: julio iglesias)
(bkz: engelbert humperdinck)
(bkz: caligula)
(bkz: erol büyükburç)
(bkz: adnan şenses)
ha-ha! kendimi listeye sıkıştıracak kadar aşağılık kompleksim var. cinsel gücü fark ediyorum böyle yazınca.
(bkz: rasputin)
(bkz: wilt chamberlain)
(bkz: warren beatty)
(bkz: fidel castro)
(bkz: kerami pestenkerani)
(bkz: charlie sheen)
(bkz: julio iglesias)
(bkz: engelbert humperdinck)
(bkz: caligula)
(bkz: erol büyükburç)
(bkz: adnan şenses)
ha-ha! kendimi listeye sıkıştıracak kadar aşağılık kompleksim var. cinsel gücü fark ediyorum böyle yazınca.
diplomat aileden gelen sex machine.
(bkz: what's in the box)
i. kişi ilk perdede saçma tercihler, angutça hatalar yapar; ikinci perdedeyse bu hatalarının bedellerini ömrü billah ödemek zorunda olduğunu fark eder.
ii. ayaklarının üzerinde çarpıkça durmalar başlar.
iii. idealizm histerisi çöküş öncesi son kez yükselir.
iv. yetişkin gibi davranır.
v. fizyolojik olarak en muktedir yaş aralığı. vücutla yapılabilecek extreme şeyler denenmeli: çiftli paraşüt, üçlü burgu, dörtlü seks, beşli shot
ii. ayaklarının üzerinde çarpıkça durmalar başlar.
iii. idealizm histerisi çöküş öncesi son kez yükselir.
iv. yetişkin gibi davranır.
v. fizyolojik olarak en muktedir yaş aralığı. vücutla yapılabilecek extreme şeyler denenmeli: çiftli paraşüt, üçlü burgu, dörtlü seks, beşli shot
salt ezik mantalitesi. dikkatinizi çükürem, bunu söyleyen ortadirekler lisede kendisine yapılmasını istemediği hareketi başkasına yapmayan sünepelerdir. bunlar hayatlarında zengin olamaz mamafih ha babam zenginliğe öykünür dururlar. bunlara göre iyi niyetlerinden sürekli darbelere maruz kalmışlardır. ama artık kimseye eyvallahları olmayacaktır. çünkü artık her şey karşılıklıdır.
egosantrik bireyse her şey karşılıklıya inanmaz. taviz vermez, retorikle istediğini alır.
egosantrik bireyse her şey karşılıklıya inanmaz. taviz vermez, retorikle istediğini alır.
az önce sizden cahil olmasın, kör topal ilerleyen genç bir laz yarışmacıya einstein'ın izafiyeti basite indirgediği "elinizi bir dakikalığına sıcak bir fırının içine sokun, sanki bir saatmiş gibi gelir. güzel bir kadınla bir saat kadar zaman geçirin, bir dakikaymış gibi gelir." sözünün kime ait olduğunu soran yarışma programı. şıklar; einstein, tesla, edison ve newton. zaten zamanın göreceliğini anlatıldığı açıktır soruda. çocuk bunu emin olmadan bildi. bense konuyu teorilerden ziyade karakterimin özünü oluşturan sapıklıkla bekarete getireceğim. çünkü biliyoruz ki newton ile tesla ellerine kadın eli değmemiş nerd'lerken, einstein ile edison kadınları seven birer geek'tir. kadınları tecrübe etmemiş bir dahi böyle bir örneği sikseniz vermez. yani iki kişi teorisiz anında eleniyor burada.
böyle işte. bu yüce bilgeliğim ışığında belki siz de biraz magazin kullanarak çevrenizdekilere fiziği sevdirebilirsiniz.
böyle işte. bu yüce bilgeliğim ışığında belki siz de biraz magazin kullanarak çevrenizdekilere fiziği sevdirebilirsiniz.
90 ve sonrasında doğan beşiktaşlılar için derdim eskiden de şimdi herhalde çift kutuplu dünyanın çöktüğü bir dönemde hayata gözlerini açan beşiktaşlılar için kullanılabilecek terim. iki seneye yakın bir kazanç demek bu da.
aktif cinsel hayatı olan veyahut o anda kendisinden bir şey isteyeni reddeden kişinin söylediği şey.
-yenge şu bazayı nereye bırakıyoruz?
-aaay ben sevişiyorum şekerim, portmantoya bırakıverin işte.
şahsen ben sevişmiyorum. hepten karşı değilim sevişmeye ama bir türlü sevişmeyi yakalayamıyorum. seviştik, sevişmedik değil lakin sevişmek çok amacından saptırıldı bu günlerde, vitrin mankenleri, şempanzeler falan. kartal sözlük mü sevişiyor? öyle bir şey olsa ilk ben bilirim. bir de pip. gerçi pip isim değiştirdikten sonra bir pusma oldu bana kalırsa onda. nasıl ya, kartal sözlük mü sevişiyor??!!!
bul beni güleç burunlum:
facebook.com/rumuzdeliyürek
-yenge şu bazayı nereye bırakıyoruz?
-aaay ben sevişiyorum şekerim, portmantoya bırakıverin işte.
şahsen ben sevişmiyorum. hepten karşı değilim sevişmeye ama bir türlü sevişmeyi yakalayamıyorum. seviştik, sevişmedik değil lakin sevişmek çok amacından saptırıldı bu günlerde, vitrin mankenleri, şempanzeler falan. kartal sözlük mü sevişiyor? öyle bir şey olsa ilk ben bilirim. bir de pip. gerçi pip isim değiştirdikten sonra bir pusma oldu bana kalırsa onda. nasıl ya, kartal sözlük mü sevişiyor??!!!
bul beni güleç burunlum:
facebook.com/rumuzdeliyürek
akromegali çehreli kaliteli romen kaleci. kocaelispor'un sevimli kadrosunun olduğu yıllarda birlikte beşiktaş'ı eleyerek türkiye kupası'nı almışlardı.
(bkz: citizen kane)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?