kerami pestenkerani

jürgen kohler'in sevdiceği. sammer öyle müthiş bir futbolcuydu ki defans olmasına aldırış etmeden beckenbauer gibi ofansa akardı. şayet alman futbol sisteminin kutsallığının bir yerde önü tıkansaydı beckenbauer, sammer ya da matthaeus gibi topçular tek bir noktaya çakılı kalırlardı. sammer kızıl saçlarıyla sahada hemen seçilen bir topçuydu. ayrıca almanlara ters bir sıfatsızlığa sahipti. mamafih bu onu gelmiş geçmiş en büyük futbolculardan biri olmasına mani olmadı.
şimdilerde dazlak haliyle rakip bayern münih'in bençinde görülüyor. doğu alman'dır.

attila atasoy gibi yunan heykeli bir sanatçının yorumun yanı sıra takip ettiği yazar. sıra tom selleck'te:
https://twitter.com/attilaatasoy/status/408169444016259072

attila atasoy esprileri yapamayacağım artık. şükür chuck norris var.

ilkelliğin en seksi hali. bu hususta chuck norris'le hırslı bir yarış halindedir nazarımda bu şarkıcı abimiz.
clark gable zarif bir şampanya kadehiyse, attila atasoy tahta kutudur.

hippi tarzı yaşama. fiili ehliyeti kaptırıp sınırlı ehliyetsizliğe geçiş bileti olabilmektedir.

(bkz: karagöz ve hacivat)

yakası kalkık pembe tişörtle, tırişkadan "bir tanem söyle canım, ne istersen iste benden / istersen geçsin hayat bayramlarla, seyranlarla..." şarkısını söyleyerek pestenkerani bir halı saha klibi çekti. acınası bir halde.

sezercik'in çok küçük yaşta 90 dakika boyunca aksini ispatlamaya çalıştığı durum. babası ediz hun çıkıyor.

dolmuş şoförlerinin mazoşist müziği.

-ar yu readiğğğ?
-yeees!
-o halde kral'a selam, damara devam.
-ugg!

kızılmaske'nin balta girmemiş bengali ormanı'nın kör kesimlerindeki yuvası kafatası mağarasından çıkartılıp medeniyet görmesi amacıyla orman korucularının aralarında para toplayarak onu operaya götürmeleri.

medeni hukuku kapsayan neticeler dahilinde ayrı kaldığım kızımı kucağıma aldığım bir fotoğrafı twitter avatar'ı yapmıştım. o hafta sonu twitter'da feraye hakkında çok fazla şey yazdığımı hatırlıyorum. hafta ortasında ise ayrılmış olmamızın burukluğunu en salya sümük halimle sefilce yazıyordum. o sırada mjoranda şak diye bu şarkıyı paylaştı. şarkı basit bir ahenkte akan sözleri itibariyle duygu yüklü bir fransız şarkısı. indochine söylüyor. klibinde de benim feraye'mi kucağa almama benzer bir şekilde tutulan bir kız çocuğu var. akıp giden zamanla o çocuk büyüyor ve şarkının çok can alıcı bir yerini söylüyor. o gün on dakikada ezberledim ve 8 saat dinlediğimi hatırlıyorum bu şarkıyı.
şarkının hikâyesi benimle paralellik gösterdiği için de her dinlediğimde muazzam dağıtır beni.
çünkü, hani nasıl lara croft mu angelina jolie'dir; yoksa angelina jolie mi lara croft'tur çözemeyiz ya, işte o aynı ceket bu şarkıyla bana dikilmiş.

esnafları hırsızlardan korumak amacıyla dükkanlarına indirdikleri metal perde. şimdi genelde otomatik oluyor. bi on seneye kadar hususi sopa veyahut parmak ucunda üstten abanarak aşağıya indirir, alttan kilitlerdin. 90'larda haberlerden hemen sonra bi' kepenk gürültüsü duyulurdu, anlardık bakkal necdet'in dükkanı kapatıyor. işin yoksa yoğurt almak için açık bakkal ara dur sonra.

taşıt kumanda aparatı.

iki ya da daha fazla fotoğrafı parçalayıp kolaj haline getirme durumu. eski usul bir şantaj malzemesi.

rektumun az ilerisindeki aydınlık tünel çıkışı, anüs. geyler için yegane cinsel birleşme noktasıdır. hoş, kolonoskopi ve lavman için de durum böyledir. fitil içinse sadece alternatif bir yoldur. makak olarak da söylenegelir.

içine sıvı koymaya yarayan cam ya da plastikten uzunca kap.

üzerine yatak konan ayaklı metal platform.

"kızını ya topçuya ya popçuya vereceksin" söylemini kendine şiar edinmiş kadın.

mekaniği gereği sırtının yere gelmesine direnen pestenkerani oyuncak. bazı kişileri tanımlamak için de sıfat olarak kullanılır.

(bkz: david ogilvy)

söbü bir kafaya sahip naif futbol adamı, eski galatasaraylı. spor yorumculuğuna ayrıca bitiyordum. tanıdığı son futbolcunun 15 cemaziyelahir 1342 tarihindeki vefatı neticesinde yorumdan çok futbol ve rakip futbolcular hakkında spikere meraklı bir çocuk gibi sorular sorardı.