ireminho

habere göre rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmış büyük başkanımız. dua ediyoruz, iyi haberler bekliyoruz.

genelde bulamadıkları için sinirlenip ''tamam abi tuvaletin önünde bekle sen, alıyorum ben seni'' diye sonuçlandırıyorum olayı.

galatasaray ve fenerbahçe'yle sponsorluk anlaşmasını devam ettirip, beşiktaş'tan sponsorluğunu çekeceğini bildiren firma. az önce çikolata yiyeyim dedim. ülkerinmiş, tiksindim, sonra çöpe attım.

maçların skorlarını da yazıp öyle biriktiriyorum sözlük. geçen baktım da bayağı bir birikmiş. insan baktıkça o maçı hatırlayıp duygulanıyor arkadaş.

her açtığımda halay çekip, oynuyorlar. artık nasıl azim varsa.

basının yemeyip içmeyip fernandes'le uğraşmak için bulduğu nedendir. hayır kardeşim size ne yani? adam sahada işini yapıyorsa size ne? kaç futbolcuyu yediniz böyle.

(bkz: leyla the band)

bu sezon bilet fiyatlarından dolayı pek duyamadığımız haykırıştır.

şuan bu satırları yazarken üzerimde olan tişört. kartal yuvası'nda bayan bölümüne bir gittim düdük gibi tişört yapmışlar. hayır yani kilolu bir insan da değilim ki. xs giyerim normalde. görünce ''ama bunlar bildiğin çocuk tişörtü kardeşim'' oldum bi an. sonra hemen erkeğin xs'unu kaptım geldim tabii ki.

bence daha fazla çıkıp basına konuşmasın. oyuncuları kötüleyip kendisinde suçu aramamasıyla kendisine olan saygımızı kaybetti çünkü. onun dışında ali ece ne kadar doğru yazmış;http://www.aksam.com.tr/spor/3-yabanci-da-cok-sir-aybaba/haber-180570

(bkz: burak yılmaz )

adını para olarak değiştirsin.

serbest atışlar bitirdi bizi arkadaş. sevinmek için sevmedik ama buradan abdullah sözer'e selamlarımı göndermek istiyorum(!)

çok özledik be deli ibo. artık giderken nasıl lanetlediysen sol bek senden sonra hep sorunlu.

hala bile dinleyince tüylerim diken diken oluyor arkadaş. yok böyle bi duygu.

beşiktaş'ın efsanelerinden. çok hırslıydı, çok iyi futbolcuydu. forması vardı bende, beko olanından. ne çok severdik be.

çok sevdik be abi

22 mart 2013 beşiktaş montepaschi siena maçında galibiyeti getiren basketbolcumuz. vay be ne sevindik.

haber1903'ün haberine göre izmir atatürk stadında oynanacakmış. olmadı ama şimdi bu. ne izmir'i arkadaşım?

iyi ki gitmişim dediğim kutlama. kapalıya girerken 3 demirin üzerinden atlayıp, yere dökülen ayranın üzerine düştüm ama girebildim. 7.000 kişilik tribüne 26.000 kişi girmişiz sanırım.

saat tam 19.03'te kıvılcımlardan dolayı saçımız başımız yandı. milletle üst üste tezahürat yapıyorduk, bi baktım 10 saniyede koltuklar boşalmış kaçmış millet. o anda meşaleler yandı, havai fişekler patladı. kısacası anlatılmaz yaşanır.

''hesap sorsana'' diye bağırınca fikret orman'ın ''merak etmeyin'' demesi güzeldi. ama en güzel olayı süleyman seba'nın yaptığımız tezahüratlara karşı ayağa kalkıp gözlerinin dolu dolu bize bakmasıydı. sadece onun değil, hepimizin gözleri doldu o an.

haldun boysan müthişti. resmen coşkusuyla herkesi gaza getirdi. birol can çok iyiydi. hakan altun'un hastasıyız beşiktaş şarkısını hiç kimse beğenmedi bence. 110. yıl marşı da tam sevgiliden ayrılınca dinlenmelik şarkı gibi olmuş. marş gibi değil yani. bence tabi.

ajda pekkan susmak bilmedi. bayağı bi şarkı söyledi zaten ama o tıklım tıklım tribünü boşaltmayı da bildi. son ana kadar kalan taraftarlar olarak çok azdık. şarkı bitince tezahürat yapmaya çalıştık, yeni şarkıya başlayıp engel oldu. resmen heyecanımızı, coşkumuzu sömürdü kadın.

kutlama bitimi bazıları koltukları sökmeye kalktı. görevliler çok söylendi ama götürenler oldu yine.

sesimiz kısıldı, bacaklarımız ağrıdı ama iyi ki beşiktaşlıyız dedirtti kutlama. istanbul'da olup da gelmeyen büyük şey kaybetti bence.