arsenal'i sevinmek için sevmedim ki sekiz yediğinde terk edeyim dedirten maç. üzüldüm, çok üzüldüm ama perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. yaptığım ilk yorumda beş yemesek bari demiştim. ama arsenal'le dalga geçen arkadaşlara liverpool maçımızı hatırlatırım, sekiz yemenin büyüklükten birşey almadığını hatırlatırım. her takımın buhranları olur, normaldir. clichy, nasri, fabregas gibi önemli oyuncularını kaybedip, gervinho,frimpong gibi önemli cezalı oyuncuları varken song, wilshere vs. önemli oyuncuları sakat olan takımın geçen sezon on sekize giremeyen oyuncuların onbirde başlamaları yeterince özür teşkil etmese de önemli gerekçelerdir. beşer zulmeder, kader muhakkak adalet eder. insan kınadığını yaşamadan ölmezmiş wenger amca. cl'ne sekiz yiyen takımların alınmamasını istiyorsun, şimdi sana soruyorum: sen de premier ligde değil, championship'te oyna; ne dersin, iyi olmaz mı? bir insan konuşurken önünü ardını düşünmeli. keser döndü, sap döndü, gün geldi hesap döndü! oldu mu? pişman mısın? ayrıca fabregas ve nasri'nin gideceğini bir tek sen kabul etmek istemedin, ama bak neredeler? gittiler ve gollerini atıp asistlerini yapmaya başladılar. sen hala elin belinde hazard'ı iste. olmayacak duaya amin de! neyse halen seni çok seviyorum, bugünlerde geçer. takım travmada, bahtsızlığın en büyüklerini yaşadılar. şampiyon da olmasa, cl'ye de katılmasa arsenal benim için hep özel kalacaktır; wenger kaldıkça ve bu futbolu oynadıkça.
arsenal'in Szczesny, Jenkinson, Djourou, Koscielny, Traore, Coquelin, Ramsey, Rosicky, Walcott, Van Persie, Arshavin onbiriyle çıkacağı maçtır.
tekrarını izlerken bir bakıp bir gözümü kapattığım sahne. yumruğu yediği anda bilincini kaybediyor, yere bilinçsiz bir şekilde düşüyor. allah korumuş vallahi.
sorsanız coğrafi olarak yerini birçok kişinin bilmediği ama didier drogba, gervinho, toure kardeşler, kalou, zokora gibi ünlü yıldızlardan dolayı tanınırlığı belki de türkiye'den çok olan ülke.
manchester takımlarından ilk defa city'nin united'dan daha çok şampiyonluk şansının olduğuna inandıran maç. nasıl bir kadro var yahu? tevez kenarda!
kaboul'un golüyle 4-1 olan maç.
baktığınızda ünlülerinin ekseriyetle diktatör olduğunu gördüğünüz burç.
peygamber efendimiz tarafından kuran-ı kerim'i hatmetmeye eşdeğer sevabı olduğu ifade edilen sureler.
balık konuşabilir mi ki sorusunu akla getiren eylem.
ismet inönü'nün kurduğu liseler. maksat nedir? dini siyasete alet etmek olabilir mi? bu liselerin açılış tarihi demokrat partinin tehlike(!) arz etmeye başladığı yıllar olması ne de şaşırtıcı değil mi?
olayların içi dışı fark etmez iftira başlı başına korkunç bir eylemdir. ayrıca dinimizce çok da büyük günahtır. allah bizi atanlardan ya da uğrayanlardan eylemesin!
rahat etmek için kullandığım ayakkabı tercihidir. kırk numara ayağım var diye babet giyemeyecek miyim? rahatsız oluyorsanız bakmayın kardeşim!
(bkz: ricardo andrade quaresma)
anneannem nasıl bir insandır bu yahu? insan her kötü olayı hisseder ve rüyasında görür mü? görüyor işte. hatuna malum oluyor her şey.
(bkz: buyrun benim)
(bkz: severek izliyoruz)
quaresma'nın kuaförüne acilen uğraması gereken portekizli futbolcu. erkeklerin kaş almasına karşı ve doğallıktan hoşlanan biri olarak söylüyorum ki bu adam acilen kaşlarını almalı arkadaş! bu ne ya? balta girmemiş orman mübarek.[ybkz]swh[/ybkz]
besiktaskli arkadaşım her ne kadar beni madridli ilan etse de ispanya'nın en sevdiğim takımıdır. çünkü real ve barça hegemonyasına son veren takımdır benitez'le. son yıllarda real ve barça dışında şampiyonluk yaşamış tek takımdır. arması her ne kadar olsa da siyah-beyaz forma giymesi de sempatimi kazanmasında önemli bir etkendir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?