ilk yarısı 37-43 real madrid'in üstünlüğü ile sona eren maçtır. erken konuşmak olmaz ama barcelona regal'in bu savunma kurgusuyla devam ederse maçı kazanmak için çok ekstra işler yapması gerekecek gibi duruyor. erazem lorbek ile ayakta durmaya çalışıyorlar fakat bütün maçı onun üzerinden götürmeleri mümkün değil. real madrid cephesinde ilk yarı itibariyle herşey yolunda gibi gözüküyor. kolay sayı imkânı vermiyorlar. gerek hızlı hücum gerekse set hücumunda rahatlıkla sonuca gidiyorlar. ibre şu an ki vaziyette kendilerinden yana.
bu arada yorumcu abi'ye de bayıldım. analize doyduk.[ybkz]swh[/ybkz]
edit: yorumcu abi, basketbolcu berent kavaklıoğlu'nun babası ali kavaklıoğlu imiş.
basketbol takımı koçu (b: pablo laso)[ybkz]swh[/ybkz], gelecek sezon (b: rudy fernandez)'in eflatun beyazlı formayı giyeceğini açıklamıştır.
bu sabaha karşı oynanan maçta miami heat'i deplasmanda mağlup edip final serisinde 3-2 öne geçerek; 7 haziran gecesi td garden'da doğu konferansı şampiyonluğu için sahaya çıkacak takım.
bu sezon formasını giydiği (vurgula: cibona zagreb ) takımıyla hırvatistan liginde şampiyonluk yaşayan bitirim point guard.
(bkz: çiko)
"ama bu haksızlık öyle değil mi?" repliği ile hatırladığımız zat-ı şahaneleri.
(bkz: calimero)
geçen hafta telefonla katıldığı bir televizyon programında 100 bin kongre üyesi projesine neden karşı çıktığını şuna yakın cümlelerle dile getiren divanımın başkanı
(i: "galatasaray ve fenerbahçe'de üyelik giriş bedeli 10 bin tl iken, beşiktaş'ta yeni dönemde bu rakam 12 taksite bölünmüş şekilde 960 tl olarak düşünülüyor. bizim de giriş aidatını diğer iki kulüp seviyesine çekerek az üye sayısıyla kaliteyi (?) yakalamamız lâzım. iş dünyasının gittiği bilinen mekânlar[ybkz]swh[/ybkz] var). (i: her önüne gelen oraya girebiliyor mu? giremiyor. neden? çünkü oraya girmenin belli bir bedeli var. o yüzden kalitelerini muhafaza ediyorlar.")
çok şey yazılır da. çok yorgunum. hülâsa; senin, benim, diğerinin, beşiktaşlılık sınırları yalçın bey tarafından cetvelle çiziliyor hanımlar beyler. formanı al, kombineni al, tişörtünü al. ötesine karışma. karar mekanizmalarında söz sahibi olmak isteyecek kadar da haddini aşma. beşiktaşlılar eşittir, ama bazı beşiktaşlılar daha eşittir. kaliteyi filan düşürürsünüz. bir de sizinle uğraşmayalım. ha ama "yalçın ağabey, biz kulübü kendimize 100 trilyon borçlandırıp, uefa liginden de men edilmesini sağlarız." diyorsanız gelin konuşalım. bizimle çalışmak istemez misiniz? yol + yemek + tabata + ibra.
(i: "galatasaray ve fenerbahçe'de üyelik giriş bedeli 10 bin tl iken, beşiktaş'ta yeni dönemde bu rakam 12 taksite bölünmüş şekilde 960 tl olarak düşünülüyor. bizim de giriş aidatını diğer iki kulüp seviyesine çekerek az üye sayısıyla kaliteyi (?) yakalamamız lâzım. iş dünyasının gittiği bilinen mekânlar[ybkz]swh[/ybkz] var). (i: her önüne gelen oraya girebiliyor mu? giremiyor. neden? çünkü oraya girmenin belli bir bedeli var. o yüzden kalitelerini muhafaza ediyorlar.")
çok şey yazılır da. çok yorgunum. hülâsa; senin, benim, diğerinin, beşiktaşlılık sınırları yalçın bey tarafından cetvelle çiziliyor hanımlar beyler. formanı al, kombineni al, tişörtünü al. ötesine karışma. karar mekanizmalarında söz sahibi olmak isteyecek kadar da haddini aşma. beşiktaşlılar eşittir, ama bazı beşiktaşlılar daha eşittir. kaliteyi filan düşürürsünüz. bir de sizinle uğraşmayalım. ha ama "yalçın ağabey, biz kulübü kendimize 100 trilyon borçlandırıp, uefa liginden de men edilmesini sağlarız." diyorsanız gelin konuşalım. bizimle çalışmak istemez misiniz? yol + yemek + tabata + ibra.
"top yuvarlaktır."
"futbol 90 dakikadır ve önemli olan son düdük çalındığında önde olmaktır."
"oyundan sonrası oyundan öncedir."
(vurgula: sepp herberger)
"futbol 90 dakikadır ve önemli olan son düdük çalındığında önde olmaktır."
"oyundan sonrası oyundan öncedir."
(vurgula: sepp herberger)
(bkz: orhan boran)
basketbolun ciddi bir oyun olduğunu yeniden hepimize anımsatacağını düşündüğüm maçtır. 3 haziran 2012 beşiktaş milangaz anadolu efes maçı'nın bilhassa ikinci yarısı ile birlikte kendisini gösteren rehavet açıkçası serinin biraz daha uzamasına neden olmuştur. anadolu efes'i gözümüzde büyütmek ne kadar yanlışsa; küçümsemek de bir o kadar hata olur. ergin ataman'ın bu noktada kontrolü yeniden eline alacağından şüphem yok. özellikle bu maç dahil sonraki maçlarda alternatif hücum setlerine ihtiyacımız var. sadece dış atışlarla skor bulmaya endeksli bir takım hüviyetine bürünmemeliyiz. amerikalıların dediği gibi "üçlükle yaşayan üçlükle ölür". doğru hücum organizasyonları kapsamında doğru şutu bulduğumuz takdirde kaçsa da sorun yok.zorlama ve şansın da bize yanımızda olması gereken şutlardan uzak durmamız menfaatimize olacaktır. bu noktada saha dışı kontrol nasıl ataman'da ise saha içindeki direksiyon da hiç süphesiz carlos arroyo'da. özetle aslında ihtiyacımız olan her zaman oynadığımız oyunumuzu sergilemek. gerisi kendiliğinden gelecektir.
remzin kara kartallar gibi manileri yen aş; layıktır bu vasıflar sana ey şanlı beşiktaş.
remzin kara kartallar gibi manileri yen aş; layıktır bu vasıflar sana ey şanlı beşiktaş.
ingiltere orjini nedeniyle olası transferinde ibrahim altınsay'ın etkisi olduğunu düşündüğüm 20 yaşındaki orta saha oyuncusu. kesin imza atılana kadar bir gözünüz de fenerbahçe'de olsun.[ybkz]swh[/ybkz]
(bkz: beşiktaş için bir fikrim var)
vefatının 12. yılında saygıyla andığımız beşiktaş kulübü eski başkanı. ruhu şad olsun.
2006-2010 yılları arasında ülkesinin milli takımını çalıştıran 1963 doğumlu brezilyalı teknik direktör. 1994 dünya kupasını kazanan brezilya milli takımının orta sahadaki dinamosu ve kaptanı olarak tanıdık kendisini.
11 yıl genel yayın yönetmenliğini[ybkz]swh[/ybkz] yaptığı cumhuriyet gazetesi'nden milliyet gazetesi'ne geçmiş olup hâli hazırda da burada devam etmektedir. ilhan selçuk ve ekibiyle[ybkz]swh[/ybkz] düştükleri ideolojik ayrışmaları ve gazete içi mücadeleleri (vurgula: cumhuriyeti çok sevmiştim) isimli kitapta anlatır. elbette her söylediğini kayıtsız şartsız kabûl etmek mümkün olmasa da söz konusu dönemi anlamak açısından önemlidir. aslında daha da önemlisi (vurgula: kimse kızmasın kendimi yazdım) isimli otobiyografi tarzı kitabıdır. doğan avcıoğlu ve arkadaşlarının ideolojik öncülüğünü yaptığı milli demokratik devrim düşünncesinin sarsılmaz neferliğinden [ybkz]swh[/ybkz] bugünün ekonomik/siyasal liberaline... cemal paşa'nın öz be öz torunu, mevcut siyasal iktidarın "hasan abi" sidir.
31 mayıs 2012 anadolu efes beşiktaş milangaz maçı sonrasında anadolu efes baş antrenörü ilias zouros'un verdiği demeç için aşağıdaki ifadeleri kullanmıştır:
(i: "Eskiden ben de çok hakemler hakkında konuşurdum. Nedense bize kaybeden takımlar hep hakemden bahsediyor. Hakemler Beşiktaş formasıyla sahaya çıkmıyor. Kimse mazeret aramasın. Ben buradan şampiyonluğu verirsem mazeret aramam. Hakemler gayet iyi niyetli bir şekilde görevlerini yapıyorlar. Bu demeçlerle hakemleri baskı altına almasın.")
farkın farkındalığı hepimizi sarsın.
(i: "Eskiden ben de çok hakemler hakkında konuşurdum. Nedense bize kaybeden takımlar hep hakemden bahsediyor. Hakemler Beşiktaş formasıyla sahaya çıkmıyor. Kimse mazeret aramasın. Ben buradan şampiyonluğu verirsem mazeret aramam. Hakemler gayet iyi niyetli bir şekilde görevlerini yapıyorlar. Bu demeçlerle hakemleri baskı altına almasın.")
farkın farkındalığı hepimizi sarsın.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?