confessions

gidiyorum bu

3. nesil Moderatör - - Moderatör -

  1. toplam entry 34641
  2. takipçi 3
  3. puan 674926

zoran savic

gidiyorum bu
efsane jugoplastica takımıyla vitrine çıkmış, real madrid baloncesto'nun havasını teneffüs etmiş, kinder bologna formasıyla avrupa şampiyonluğu yaşadıktan sonra 1998-1999 sezonunda çizmeden efes pilsen'e transfer olmuş, oynadığı dönemde avrupa'nın en iyi dört numarası diyebileceğimiz sırp basketbolcu. oyun bilgisi - zekâ - sertlik bir araya gelince, eh bir de kökeniniz yugoslavsa parkelere damga vurmanız geriye çok fazla bir gerekçeniz kalmıyor aslında. türkiye'nin gördüğü en iyi yabancı oyunculardan birisi olmasına rağmen yaşadığı ağır sakatlıklar bu ulu çınarı doya doya izlememize engel olmuştur.

marcus webb

gidiyorum bu
türkiye'de ilk olarak 1994-1995 sezonunda steven rogers ile birlikte tofaş sas formasıyla boy göstermiş abd'li iri kıyım, agresif, sorunlu pivot. burada gösterdiği kayda değer performans bir yıl sonra kendisine cska moskova kapılarını açsa da, "savulun battal gazi geliyor" formundaki tavırları rusya'da pek karşılık bulmamıştır. 1998-1999 sezonunda yolu beşiktaş'a düşse de bu macera oldukça kısa sürmüş; yanılmıyorsam bir maçta diskalifiye edildikten sonra formayı çıkarıp yere fırlatması üzerine takımla ilişiği kesilmiştir.

vasily karasev

gidiyorum bu
1996-1997 sezonu öncesi cska moskova'dan efes pilsen'e transfer edilmiş rus point guard. klas bir oyuncu olmasına rağmen petar naumoski varken takıma alınması ve kendisine yer açılması zorunluluğu, aydın örs tarafından 2 numara olarak oynatılmasına neden olmuş; hâliyle ümit edilen performansı göstermekten bir miktar uzak kalmıştır. her ne kadar sonradan da açılsa dış atışlardaki isabet yüzdesiyle euroleague bünyesindeki pek çok maçta lacivert beyazlılara kritik katkılar sağlayan karasev, naumoski'nin arkasında ikinci adam olma rolünü benimseyememiş ve sonraki sezon takımdan ayrılmıştır. tabii bu durum 39 yaşına kadar basketbol oynamasına engel teşkil etmemiştir.

tomislav ruzic

gidiyorum bu
2003-2004 sezonunda beşiktaş forması giymiş; geçen sezonu ise tofaş forması altında tamamlayan 1979 doğumlu ve 2.07 boyundaki hırvat power forward. skor ve ribaund açısından faydalı işler gören bir oyuncu olup; eşi (vurgula: barbara ruzic ) de voleybol ile iştigal etmektedir. hatta 2003 yılında önce barbara ruzic eczacıbaşı ile anlaşmış; bizimkisi de "eşim nerede ben orada" diyerek beşiktaş ile sözleşme imzalamıştı.

reggie cross

gidiyorum bu
1993 yılında kısa boyuna rağmen yıldırımspor formasıyla pota altında güçlü yapısı ile harikalar yaratırken efes pilsen'e transfer olduktan sonra asıl çapının farkına vardığımız abd'li oyuncu. bir de özellikle göğüs bölgesi için çok ciddi bir epilasyondan geçmesi gerekiyordu.[ybkz]swh[/ybkz]

damir mulaomerovic

gidiyorum bu
petar naumoski sonrası yaşanan chris corchiani faciasını takiben efes pilsen forması giymiş ve bu formayla final four görmüş hırvat point guard. avrupa'nın en iyisi olarak takdim edilmesine rağmen petse ile karşılaştırıldığında performansı sönük kalsa da bologna, panathinaikos, olympiakos gibi önemli takımların da formasını giymiş ve basketbolu 38 yaşında geçtiğimiz mayıs ayında kk zagreb forması ile bırakmıştır.

edit: galiba es geçmişiz. corchiani sonrası yanılmıyorsam naumoski ikinci kez efes'e gelmiş, sonrasında mulaomerovic bu formayı giymiştir.

murat evliyaoğlu

gidiyorum bu
1990'lı yılların ilk yarısında ismiden sıkça söz ettiren beslenspor, çukurova, büyük kolej - ki buradaki koçu tıpkı beslenspor'da olduğu gibi murat didin idi- ptt, efes pilsen ve fenerbahçe formaları giyen 2/3 numara. sıfıra vurulmuş saçları, kalın vücut yapısı ve can alıcı üç sayılık atışları ile hafızlarda yer etmiştir. oldukça yukarıdan ve bombeli bıraktığı üç sayılık atışlarının potaya ulaşmasını beklerken yarım paket sigara içebilir, küçük boy bir fiskos masası örtüsü çıkarabilirdiniz. mesela ben o dönemler abdi ipekçi spor salonu 'nun çatısına çıkıp ve murat evliyaoğlu üçlük attıktan sonra topu havada yakalayarak bir daha geri vermemeyi hayal ederim.

önemli bir oyuncu olmasına rağmen aktif basketbol kariyerini noktaladıktan sonra, ne hoca ne menajer ne de yönetici olarak camianın içinde yer almayan ender isimlerden birisidir.

mirko milicevic

gidiyorum bu
1996 yılında yunanistan'ın apollon takımından türkiye'ye gelmiş; ptt ve sonraki dönemdeki adıyla türk telekom formaları altında önce ankara, sonra tüm türkiye'deki basketbol severlerin sevgisini kazanmış sırp asıllı tombik pota altı oyuncusu. cüssesine bakıp da "haha dombiliye bak biz bunu havada karada yeriz aga" diye peşrev çeken nice atletik, kaslı, anlı, şanlı koç yiğiti özenle kepaze etmişliği vardır. hantal yapısına rağmen nefis pivot hareketleri ve yumuşak bilekleri ile hemen herkesi kendisine hayran bırakmıştır.

sonradan öğrendik ki basketbolu 40 yaşında büyük kolej forması altından bırakan bu koca ustanın bu kadar kilo almasının sebebi hipotirioidi rahatsızlığıymış.

mitch smith

gidiyorum bu
ptt ve fenerbahçe formalarıyla anımsayacağımız[ybkz]swh[/ybkz] sarışın beyaz tenli abd'li oyuncu. benim türkiye'de beyaz olup da izlediğim ilk yetenekli abd'li kendisi idi herhalde. bir dönem karşıyaka forması ile de bizlere "ceee" yapmıştı galiba.

larry richard

gidiyorum bu
ülkemizde eczacıbaşı, fenerbahçe ve efes pilsen formalarını giymiş olan abd'li pota altı oyuncusu. petar naumoski ile birlikte efes pilsen yıllarında ideal bir ikili oluşturmuş olup; o dönem basketbol oynayan çocuklardan birisinin maç öncesi "ben petar naumoski olacağım" çıkışı karşısında "tamam oğlum ben de larry richard olayım o zaman" şeklinde karşılık vermesinin önünü açmıştır. sağ omzundan geçirdiği ağır sakatlık nedeniyle önceleri gücünü sağ el bileğine vererek şutlarını atmaya başlamış; fakat bir müddet sonra bu da yeterli olmayınca sol kolunu kullanmaya başlamıştır. işini iyi yapan, sansasyona kaçma ihtiyacı hissetmeyen oyuncular özleniyor hep. larry de onlardan biriydi. öyle kalacak.

çetin yılmaz

gidiyorum bu
1991'de fenerbahçe, 1995 ve 1998 yılında ülkerspor'un başında şampiyonluk yaşamış beşiktaş taraftarı basketbol koçu. bir dönem beşiktaş erkek basketbol takımı'nı da çalıştırsa da sezon bitmeden ayrılmış ve yerine erman kunter getirilmiştir. basketbol milli takımı teknik heyeti bünyesinde çalıştığı süreçte yenildiğimiz bir maçtan sonra çıktığı basın basın toplantısında kendisine sorulan "sizce milli takımın en büyük sorunu nedir?" şeklinde sorulan bir soruya, ayağa kalkarak "budur arkadaşlar." yanıtını vermişliği vardır. (boyu 1.60 cm olunca "uzun uzun" anlatmaya gerek duymamış hâliyle). bir de koçluk yaptığı takımlarda maçı yere çömelerek takip ederdi.

en son anadolu efes takımı'nda teknik koordinatörlük görevine getirilmişti. hâlâ devam ediyor zannımca.

doğan hakyemez

gidiyorum bu
türkiye basketbol federasyonu başkanlığı seçimlerine adaylığını açıklamış "dodo" lâkaplı eski milli basketbolcu - ebedi basketbol menajeri. turgay demirel ve ali doğan'a karşı şansı oldukça zayıf olup; "basketbolun içinden gelen adam" imajıyla durumu toparlamaya çalışacaktır. zira aydın örs ve yalçın granit gibi önemli basketbol adamlarının desteğini aldığını belirtiyor. turgay demirel ile aralarında su sızmaz iken hangi öküzün ölümünden sonra ortaklıkları bozulmuştur tam kestiremedim. kazanamayacağını farkederse turgay demirel lehine de çekilebilir. ha bir de antalya bşb. ile medical park trabzonspor'u ne hale koyup kaçıp gittiği o kentin basketbolseverleri tarafından sıkça konuşulur.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol