confessions

gidiyorum bu

3. nesil Moderatör - - Moderatör -

  1. toplam entry 34706
  2. takipçi 3
  3. puan 675995

donnell harvey

gidiyorum bu
2006 yılında yunanistan'ın panionios takımından beşiktaş cola turka'ya transfer edilen 2.03 boyundaki abd'li power forward. aynı sezonun sonunda beyaz et perhizine girmeye karar verip banvitspor ile anlaştı. kümes hayvancılığının sorunları üzerine sayısız panelde konuşmalar yaptı ve bandırmalı üreticilerin daha verimli kuluçka yöntemlerine yönelmelerine ön ayak oldu. oyununa yönelik hafızalarda yer edici herhangi bir özelliği bulunmadığı için bu satırların yazarının mânâsız kurgulamalarına özne olmaktan da kurtulamadı.

beş sezondur çin liginde mücadele ediyor. hayatından memnun olsa gerek.

mehmet yağmur

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

"Mehmet Yağmur'a birbirimize karşılıklı olarak yeniden şans vermemiz gerektiğini belirttim ancak ikna edemedim. Kendisi bana birlikte çalışmalarının faydalı olamayacağı düşüncesini iletti. Mehmet Yağmur'a 'Gitmene onay veremem ama izin verebilirim' dedim ve Pazartesi gününe kadar da izin verdim. Yağmur ile ilgili kararı yönetim verecek"

---------------alıntı---------------[ybkz]swh[/ybkz]

aile ve sosyal politikalar bakanlığı

gidiyorum bu
2011 yılında yapılan düzenlemeyle kadın ve aileden sorumlu devlet bakanlığı yerine kurulmuş olan idari yapılanma. 2011 yılı ağustos-ekim ayları arasında taze kuruyemiş, levent kuruyemiş, aslı börek, pres şarküteri, öğütler market, funda pastanesi (aşti'deki mi acaba), çağlayan meşrubat, coffee store, ünlü çiçek ve mevsim çiçek gibi firmalardan 55.928 liralık alım yapmıştır.

http://tinyurl.com/a6zwhnp

cemal nalga

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

elbette beşiktaş'ın belli etik değerleri var, bunları göz ardı edemeyiz. hem cemal ile hem de olayın içinde olan insanlarla konuştuk. bir suçu yok, talihsiz bir olay yaşanmış. yöneticisinin ve antrenörünün isteğiyle ama kötü niyet olmadan böyle bir olay yaşanmış. biz onun suçsuz olduğuna inanıyoruz. çok büyük hatası olduğunu düşünseydik transfer etmezdik. ayrıca bize katkısı olacağı için de takıma kattık.

---------------alıntı---------------[ybkz]swh[/ybkz]

kartal özmızrak

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

"evet, kartal'ın oynaması taraftarın çok hoşuna gidiyor. Geçen seneki takımda biraz daha fazla süre alıyordu çünkü kadro kısıtlıydı. Bu yıl kadroyu daha geniş tuttuk, o yüzden ona daha az şans geliyor. Altyapı hamlesi bir senede olacak bir şey değil, en az üç yıla yaymak gerekiyor. Türkiye'de bizim bu konuda bir sıkıntımız var. Yunanistan'a bakın; Avrupa'da en azından 25 tane Yunan oyuncu oynuyor. Ama hiç Türk oyuncu forma giymiyor. Türkiye'deki maddi imkanların arkasına saklanabiliriz ama işin gerçeği o değil. Aynı şekilde Fransa Basketbol Ligi'nde yer alan takımların toplam bütçeleri CSKA'nınki kadardır. Ama NBA ve Avrupa'da üst düzey oynayan çok sayıda Fransız oyuncu mevcut."

---------------alıntı---------------[ybkz]swh[/ybkz]

beşiktaş erkek basketbol takımı

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

"Bu yıl takım oyununu oturtarak önümüzdeki sezon 2-3 değişiklik yapmayı planlıyoruz. Genel olarak takımın iskeletini korumaya çalışacağız. Oyuncuların yaş ve fizik itibarıyla en az 2-3 yıl bu takımı götürebileceğini düşünüyorum. Basketbol şubesi olarak uzun vadeli planlar yapıyoruz. Kadroyu koruyup bir kez daha Euroleague’e katılabilirsek çok büyük deneyim olur, daha da ileri gideriz.

Dikkatli bir harcamayla Beşiktaş Erkek Basketbol şubesi elde ettiği gelirlerle giderlerini karşılar. Kulübün kasasından para çıkmaz, dikkat edilmesi durumunda da artırılır. Bilet, iddaa, Euroleague, TV yayın hakları gelirleri ile sponsor bulunmadan şubenin kendi başının çaresine bakabileceğini düşünüyorum. Bu Aş’ye dönüşme işi gerçekleşip şubeler ayrılır ve sponsor da devreye girerse sezonu kasanızda parayla başlarsınız. Geçen yıllarda yapılan hatalar, ödemelerdeki aksaklıklar daha sonraki sezonlara sarktığı için kulübün kasasından para çıkıyor. Bu seneki bütçeyi sponsorsuz olsa bile dengeli olarak yaptık. Eski dönemden kalan borçlar yaptığımız bütçeyi bir miktar bozuyor."

---------------alıntı---------------[ybkz]swh[/ybkz]

curtis jerrells

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

"Bazen top onun elinde çok fazla kalıyor. Can Akın sakatlıktan çıktı ve ritmini yeni yeni buluyor. Tutku’nun sakatlığı devam ediyor. Curtis Jerrells’ı kenara alıp dinlendirme şansımız olmuyor. Bu durunda Jerrells, istemememize karşın hücumdayken enerjisini ekonomik kullanıyor. Sahada dinlenmeye çalışıyor. Biraz fazla dripling yaparak nefesleniyor. Tam kadro olsak onu dinlendirebileceğiz. Ewing’i getirmemizin sebeplerinden biri de bu. Topla hücum edecek bir oyuncuya ihtiyacımız olduğu için transfer yaptık. Jerrells 30 dakika ortalamayla oynuyor. Modern basketbolda uzun bir süre, daha aşağı çekmemiz gerekiyor. üç tane oyun kurucumuz vardı ikisi sakatlandı. Bu da bize büyük sıkıntı yaşattı."

---------------alıntı---------------[ybkz]swh[/ybkz]

erman kunter

gidiyorum bu
---------------alıntı---------------

"Arkanızdaki maddi güç ne kadar fazla olursa o kadar rahat hareket edersiniz, bu bir gerçek ama ben kulüplerin bütçelerinden ziyade mali disiplinlerinin daha doğru yapılara oturtulması gerektiğini düşünüyorum. Her şey bütçeyle olsaydı EA7 Emporio Armani TOP 16'ya kalırdı. çok astronomik transferlerin getirisinin garantisi yok. öyle rakamlardan bahsediliyor ki, mesela CSKA'nın bütçesi aşağı yukarı 35 milyon dolar ama final-four yapacakları kesin değil. Bunun karşısında Barcelona'nın bütçesi 20 milyon doların üzerinde olmamasına karşın final four şansını yüksek görüyorum. Beşiktaş'ın bu bütçesinin dikkatli bir yapıyla, en azından çeyrek finale gidebilecek şansımız olduğunu düşünüyorum. çok büyük bütçelerle daha fazla imkanınız olur elbette ama takımlar arasında çok büyük farklar görünmüyor. Geçen sezon Beşiktaş'ta Deron Williams oynuyordu ama EuroCup'ta bir üst tura çıkamadı. Bundan 4 yıl önce Partizan 1 buçuk milyon avroluk bütçeyle final-four oynadı. Mühim olan oyuncu yetiştirmek, Türkiye’nin bu konuda çok eksiği var."

---------------alıntı---------------

ya hocam, mali disiplin en son hangi takımda kaç maç oynamış? yine tanınmamış isimlerin peşinden koşuyoruz.

arda vekiloğlu

gidiyorum bu
2006-2007 sezonunda beşiktaş cola turka forması da giymiş, karşıyaka'nın yetiştirdiği potansiyel yıldız adayı iken sıradan oyunculuğa evrilengillerden 2.06 boyunda hem üç hem de dört numara oynayabilen eski basketbolcu. ismet badem'in her karşıyaka maçında avazı çıktığı kadar "türk basketboluna büyük bir yıldız geliyor", "arda'yı görüyor musun na kadar güzel pivotuna yardımına gidiyor" tarzı ünlemeleriyle kafamızı şişirdiği bir adamdı. şimdi dikkatli takip ederseniz "na kadar" kalıbı artık ihsan bayülken'in dilinde. ama çok severim ben ihsan hocayı. istediği kadar "na kadar" diyebilir.

neyse, yeni yetişen her genç oyuncuyu hemen apar topar alıp henüz kaldıramayacağı sorumluluklar yükleyerek helak edeyim felsefesinin yurt içi temsilcisi efes pilsen'e transfer olur. bir sezon içerisinde çok da fazla varlık gösteremeyince galatasaray forması giymeye başlar. sarı kırmızılı takımdan bir gider sonra tekrar gelir, bir gider bir gelir. karşıyaka'dan ayrıldıktan sonra üst üste iki sezon aynı kulüpte oynayamayan bir oyuncu olur çıkar işte. beşiktaş'ta da tecrübeli yerli oyuncu kontenjanından bir sezonu idare eder. 2008 yılında kepez belediyesi'nde aktif basketbol kariyerini sonlandırır. üzücüdür ki söz konusu kariyer bittiğinde henüz 29 yaşındadır.

pablo laso

gidiyorum bu
2011 yılından bu yana real madrid basketbol takımının baş antrenörlüğünü yürüten 1967 doğumlu ispanyol koç. camianın yabancısı değil aslında. 1995-1997 yılları arasında da eflatun beyazlıların oyun kuruculuğunu yapmıştı.

xavier pascual

gidiyorum bu
2005-2008 yılları arasında barcelona regal'de dusko ivanovic'in asistanlığını yürüttükten sonra dört sezondur katalan ekibinin başında bulunan 1972 doğumlu ispanyol koç. 2009 ve 2011 yılında barcelona regal'i lig şampiyonluğuna taşıdı. 2010 yılında ise euroleague kupasını kaldırarak kariyerini parlattı. ancak gerek ispanya'da gerekse yurt dışında barcelona'yı takip edenler tarafından hâlâ kötü basketbol oynatmakla eleştiri alıyor. bence de çok haksız sayılmazlar. bu sezon da takımının acb'de pek parlak bir süreç yaşadığı söylenemez. (gerçi son real madrid galibiyeti ile bir miktar moral kazanmıştır) ancak euroleauge'te 2012-2013 normal sezonunu tek mağlubiyetle kapatıp; top 16 ilk maçında da fenerbahçe ülker'i bozguna uğratarak final four'un dört koçundan biri olacağının mesajını güçlü bir şekilde vermeye devam ediyor.

marko popovic

gidiyorum bu
zalgiris kaunas forması giyen 1.85 boyunda ve 30 yaşındaki hırvat point guard. basketbolu takip edenler kendisini anadolu efes (o zamanki ismiyle efes pilsen) yıllarından hatırlayacaklardır. ülkesinin zadar takımda yetişmiş, istanbul'a cibona zagreb'ten yolu düşmüştür. çok önemli bir şutör olmasına rağmen hiçbir zaman avrupa'nın en iyileri arasında gösterilmedi. galiba bunda organizatör yanın zayıf olmasının etkisi büyük. efes kariyerinden sonra kaunas'a transfer oldu ve burada geçen iki sezonun ardından 2008 yılında unics kazan forması giymeye başladı. 2011 yılında kazan formasıyla eurocup şampiyonluğu yaşadı ve final maçının en değerli oyuncusu seçildi.

2011 yılında yeniden litvanya takımına geldi ve yüksek yüzdeli şut atmaya devam ediyor.

tremmell darden

gidiyorum bu
bu sezon zalgiris kaunas formasını terleten 1.89 boyunda ve 31 yaşındaki abd'li small forward. bundan sekiz sezon önce ülkemize yolu düşmüş ve ilk profesyonel yurt dışı deneyimini erdemirspor ile yaşamıştır. ilerleyen dönemde fransa liginde gösterdiği performans kendisinin unicaja malaga takımına transferinin yolunu açtı.

2012 yılında geldiği joan plaza yönetimindeki kaunas'ın önemli parçalarından yalnızca bir tanesi.

joan plaza

gidiyorum bu
2012 yılında başına geçtiği zalgiris kaunas takımıyla euroleague'te fırtınalar estiren 1963 doğumlu ispanyol koç. 2005 yılında real madrid'te bozidar maljkovic'in asistanlığını yaparken, maljkovic'in görevi bırakmasından sonra eflatun beyazlıların baş antrenörü oldu. 2007 senesinde madrid'i hem eurocup hem de lig şampiyonu yaptı ve ispanya'da yılın koçu seçildi. takip eden sezonlarda özellikle ligde istenilen başarıları elde edemeyince görevine son verildi. üç sezon süren ve çok da parlak geçmeyen cajasol sevillia döneminden sonra, sıkça koç değiştirilmesiyle bilinen romanov ailesinin sahibi olduğu litvanya ekibinin başına geçti. kendi liginde çok da fazla sıkıntı çekmeyen kaunas'ta rimantas kaukenas, robertas javtokas, paulius jankunas, lavrinovic kardeşler gibi ülkenin kalbur üstü oyuncularıyla tremmell darden, marko popovic ve ibrahim jaaber tarzı önemli yabancıları ustaca kaynaştırarak euroleague 2012-2013 normal sezonunu yalnızca iki mağlubiyet alarak tamamladı. top 16'da ise kadrosunu jason kapono ile güçlendiren panathinaikos'a deplasmanda yalnızca bir sayı farkla yenilerek; bu seride rakiplerine oldukça sıkıntı çektireceğinin sinyallerini verdi. bu sene avrupa'nın sürprizi (bir final four en azından) kendisinden gelebilir. ya da romanovların hışmına uğrayabilir. zaman ne gösterecek hep birlikte göreceğiz.

derwin kitchen

gidiyorum bu
mapooro cantu ile anlaştığı yolundaki haberlerin gerçeği yansıtmadığı abd'li oyun kurucu. kendisi panathinaikos tarafından hırvatistan'ın cedevita zagreb takımına kiralanmıştır. üstteki entry'i yazan arkadaşa yanıt niteliğinde olacak belki ama lütfen iyice araştırmadan böylesine kesin dille trasnfer durumlarını ifade etmeyelim. hassas olalım. efendi olalım. canımı yiyelim.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol