eskiden[ybkz]swh[/ybkz] aynı şeyleri düşünen kişilerden birisinin diğerinin söylediğini vurgulu bir şekilde onaylamak için elini uzattığında sarfettiği cümle. bir sonraki zaman diliminde "çak" olarak kendisini göstermiştir.
sözlüğün henüz yabancısı olduğum dönemlerinde ekranımda ilk belirdiğinde, "yanlış bir şey mi yaptık acaba, yoksa formata aykırı bir şey mi yazdık" diye şahsımı endişelendiren uyarı.
1986 yılındaki nba draftinde ikinci sırada boston celtics tarafından seçilen ve muhteşem basketbol yeteneğiyle boston garden'ı temelinden sarsacakken düzenlediği bir partide yüksek dozda kokainden hayatını kaybeden yitik hazine. michael jordan'ın karşısında duracak tek oyuncu olarak gösterilirken bu şekilde yaşama veda etmesi başta yeşilleri arkasından tüm basketbolseverleri yasa boğmuştur. yamulmuyorsam bu cuma akşamı saat 22.00'de ntv spor'da abd spor kanalı espn tarafından kendisi için hazırlanan belgesel yayınlanacaktır.
80'li yılların ortasında depozitolu olarak satılan pepsi ya da coca cola. hafta sonları dört kişilik bir aile akşam yemeğine oturduğunda masanın demir başlarından bir tanesi de bu idi. yıl 2012. 2,5 litrelik coca cola'yı tek başına bitiren var. kapıldım gidiyorum tüketimin rüzgârına diye bir şarkı yoktu değil mi?
yeniden takımla birlikte çalışmalara başlayan çek defans oyuncumuz.
sovyet/rus futbolu denildiğinde akla gelen, hatta özele inersek dinamo kiev isimli eserin mimarı, 2002 yılında kaybettiğimiz ukrayna asıllı futbol adamı, koca usta. benim futbola ve beşiktaş'a aklımın ermeye başladığı yıllarda ister istemez kendisinin de farkında oldum. zira beşiktaş 1987 yılında o zamanki adıyla şampiyon kulüpler kupası çeyrek finalinde kendisinin başında olduğu dinamo kiev ile eşleşmişti. bu satırların yazarı da pek bir heyecanla oturmuştu televizyon başına ilk maçı izlemek için. ancak ağzı bir karış açık ve omuzları çökük kalkmıştı koltuktan. o başka bir entry'nin konusu olsun.
cezanın ertelenmesi sonucunun çıktığı toplantıdır. bundan sonraki beş yıl içerisinde benzer bir sorun yaşandığı takdirde cezanın ağırlaştırılarak uygulanacağı söyleniyor. sanırım ceza hukuku'ndaki şartlı tahliye gibi.
trt-3/spor'da yayınlanan futbol ateşi isimli programda kulakların pasını silmektedir. yalnız programın diğer daimi konuğu olan oğuz tongsir vasıtasıyla sabır yönünde oldukça çetin bir imtihana tâbi tutulduğu da başka bir gerçektir.
ingiltere milli takımının teknik patronluğuna getirilen 1947 doğumlu ingiliz çalıştırıcı. euro 96 elemelerinde büyük çekişme yaşadığımız isviçre'nin de hocasıydı yamulmuyorsam. ayrıca 2010 yılında başında olduğu liverpool'un taraftarları kendisinden hiç hazzetmez.
erman toroğlu'nun vakti zamanında goal dergisi'ne verdiği mülâkattan;
- Sizin için gelmiş geçmiş en iyi Türk futbolcusu kimdi?
"Bence Beşiktaşlı Yusuf Tunaoğluydu. İnanılmaz bir topçuydu. Kedi yumakla nasıl oynar, topla öyle oynardı. Avrupa'ya gitse dünyaca ünlü olurdu. Zamanında Anderlecht onu almak içn gelmiş ama yaşantısını öğrenince vazgeçip gitmişler. Beraber oynadık, arkadaşımdı. çok yakışıklı bir çocuktu. çok düzgün, hani derler ya adam gibi adam, öyleydi. Biz bir maçta kavga ettik on yıl küs kaldık Yusufla.
Yusuf Tunaoğlu'nun ölmesine TSYD neden olmuştur. Biz Sabah'ta yazıyorduk o zaman. Spor Yazarları Derneği o dönem futboldan gelenlerin spor yazarı olmasının önünü kesmek için bazı şartlar getirdiler. Masturbasyon yapmak için biraz da. Oysa bırak, herkes yazsın. İyi yazan kalır, yazamıyorsa zamanla tasfiye olur zaten. Ama onlar ekmek paralarını ellerinden alacağımızı düşünüp korktular. Haklı oldukları yerler de vardı ama futboldan gelen adamlar netice de yalnızca yorum yapıyorlardı. Gazeteci olacak adam işin mutfağından gelmek durumundadır. Onların rakibi değildiler yani. Tamam, onlardan iyi para alabilirler, onlardan daha iyi şartlarda çalışabilirler. Neyse, bunlar bizim stada girmemizi engelliyorlar. Yusuf bir gün maça gidiyor, bunu almıyorlar basın tribününe. Bu da kızıp geri dönüyor. Ben, "Yapma, Yusuf bunlar bizi zorluyor, gel uğraşalım," dedim. Gururlu çocuk, mücadeleyi de sevmiyor, "Ben uğraşamam bunlarla, inemem onların seviyesine"dedi, küsüp gitti. Ben de gittim Ankara'dan parasını bastırıp şeref tribününe giriş kartı aldım, Ordan seyrediyorum. Yusuf bir daha gelmedi. Yusuf bir gün berberine gittiğinde diyor ki, "benim kolum ağrıyor, göğsüm ağrıyor." "Yusuf Abi sen de kalp falan olmasın," diyorlar. Kuyruğu düşürmüyor, bir sürü doktor tanıdığı var gidip gösterse çıkacak ne arıza varsa. O aralar parasızlık da çekiyor. Gazeteden aldığı para ile geçinirken, o para da kesilince iyice maddi sıkıntıya giriyor. O zamanki spor yazarları kına yaksınlar Tunayı öldürdükleri için. Bunu da ilk defa söylüyorum. "
- Sizin için gelmiş geçmiş en iyi Türk futbolcusu kimdi?
"Bence Beşiktaşlı Yusuf Tunaoğluydu. İnanılmaz bir topçuydu. Kedi yumakla nasıl oynar, topla öyle oynardı. Avrupa'ya gitse dünyaca ünlü olurdu. Zamanında Anderlecht onu almak içn gelmiş ama yaşantısını öğrenince vazgeçip gitmişler. Beraber oynadık, arkadaşımdı. çok yakışıklı bir çocuktu. çok düzgün, hani derler ya adam gibi adam, öyleydi. Biz bir maçta kavga ettik on yıl küs kaldık Yusufla.
Yusuf Tunaoğlu'nun ölmesine TSYD neden olmuştur. Biz Sabah'ta yazıyorduk o zaman. Spor Yazarları Derneği o dönem futboldan gelenlerin spor yazarı olmasının önünü kesmek için bazı şartlar getirdiler. Masturbasyon yapmak için biraz da. Oysa bırak, herkes yazsın. İyi yazan kalır, yazamıyorsa zamanla tasfiye olur zaten. Ama onlar ekmek paralarını ellerinden alacağımızı düşünüp korktular. Haklı oldukları yerler de vardı ama futboldan gelen adamlar netice de yalnızca yorum yapıyorlardı. Gazeteci olacak adam işin mutfağından gelmek durumundadır. Onların rakibi değildiler yani. Tamam, onlardan iyi para alabilirler, onlardan daha iyi şartlarda çalışabilirler. Neyse, bunlar bizim stada girmemizi engelliyorlar. Yusuf bir gün maça gidiyor, bunu almıyorlar basın tribününe. Bu da kızıp geri dönüyor. Ben, "Yapma, Yusuf bunlar bizi zorluyor, gel uğraşalım," dedim. Gururlu çocuk, mücadeleyi de sevmiyor, "Ben uğraşamam bunlarla, inemem onların seviyesine"dedi, küsüp gitti. Ben de gittim Ankara'dan parasını bastırıp şeref tribününe giriş kartı aldım, Ordan seyrediyorum. Yusuf bir daha gelmedi. Yusuf bir gün berberine gittiğinde diyor ki, "benim kolum ağrıyor, göğsüm ağrıyor." "Yusuf Abi sen de kalp falan olmasın," diyorlar. Kuyruğu düşürmüyor, bir sürü doktor tanıdığı var gidip gösterse çıkacak ne arıza varsa. O aralar parasızlık da çekiyor. Gazeteden aldığı para ile geçinirken, o para da kesilince iyice maddi sıkıntıya giriyor. O zamanki spor yazarları kına yaksınlar Tunayı öldürdükleri için. Bunu da ilk defa söylüyorum. "
önümüzdeki sezondan itibaren gunners[ybkz]swh[/ybkz] bünyesinde kuzey londra semalarında alçaktan uçuş yapacağı kesinleşen civan mert.
http://tinyurl.com/7awyutp
http://tinyurl.com/7awyutp
kaç defa vurulursa öleceğini merak ettiğim abalı. ilk açıldığında akademisyen yetiştirme amaçlı mezun vereceği sosuna bulansa da, yetersiz sayıdaki eğitim fakültesinden mezun olanların mevcut öğretmen açığını kapatamaması üzerine kendisinin lojistik desteğine başvuruldu. şimdilerde kendisine usûlet ve suhûletle "öküz öldü ortaklık bitti" denilmektedir.
bir de şöyle bir haber gözüme ilişmişti sanki. bekleyelim görelim.
http://tinyurl.com/c9bhvsq
bir de şöyle bir haber gözüme ilişmişti sanki. bekleyelim görelim.
http://tinyurl.com/c9bhvsq
made in trt diyebileceğimiz bir dönem pazar öğleden sonralarında ailelerin hemen tüm bireylerini elinde kalem kâğıt ekran başına çivilemiş kadim yarışma programlarından. yetenekleri doğrultusnda herkes tercih ettiği alana odaklanırdı. bizde annem kelime, babam işlem kısmını üstlenmişti. ben her ikisine de odaklanmıştım. sonra baktım ki beş yaklaşık, on yaklaşık, yüz yaklaşık sonuçlar bulmaya başlıyorum; "en güzeli akşamları spor stüdyosu'nu izlemek" diyerekten bıraktım hemen. bir de jüri üyelerinin poker face ile karışık gülümseme hâlleri hafiften sinir bozucu muydu neydi.
jti'ye[ybkz]swh[/ybkz] geçmeden önce camel'e verilen isim.
1 mayıs işçi bayramı münasebetiyle (b: memur - sen ) ve (b: hak - iş ) tarafından düzenlenen organizasyon. takip edebildiğim kadarıyla alternatif yılbaşı gibi bir şey. darbelerle mücadeleye devam edileceği söylendi. yeni anayasanın bir an önce hayata geçirilmesi gerektiği vurgulandı. israil ve beşar esed sıkça protesto edildi. çalışma bakanı faruk çelik bir konuşma yaptı. alandakiler tarafından % 16 zam talebi dile getirildi. faruk çelik "mesaj alınmıştır" şeklinde karşılık verdi. çok tatlılardı. hemen sonrasında da (bkz: 1 mayıs 2012 mustafa ceceli konseri). o geleneksel sendika anlayışını sildiler.
taşeron işçi, çocuk işçi, sigortasız çalıştırılanlar, 4/c kadrosu, ücretli öğretmenler, atanamayan öğretmenler vb. sorunlar muhtemelen 1 temmuz denizcilik ve kabotaj bayramı çerçevesinde elektrikli terlik giyme makinası üreticileri konfederasyonu tarafından dile getirilecektir. ya da düşünmezsek böyle sorunlar yoktur. peşinden de bir demet akalın konseri düşünülebilir.
we are the worldddddd we are the childrennnnnnnnn.
taşeron işçi, çocuk işçi, sigortasız çalıştırılanlar, 4/c kadrosu, ücretli öğretmenler, atanamayan öğretmenler vb. sorunlar muhtemelen 1 temmuz denizcilik ve kabotaj bayramı çerçevesinde elektrikli terlik giyme makinası üreticileri konfederasyonu tarafından dile getirilecektir. ya da düşünmezsek böyle sorunlar yoktur. peşinden de bir demet akalın konseri düşünülebilir.
we are the worldddddd we are the childrennnnnnnnn.
bu ay içerisinde yapılacak olağan genel kurulda fenerbahçe kulübü başkanlığı'na yeniden aday olduğunu açıklamıştır.
yıldırım demirören effect ile bu akşama oldukça iyi hazırlandıklarını gördüğüm programdır. stüdyonun ön kısmında bir masa, üzerinde çeşit çeşit zerzevat, genişçe bir kâse, bir sürahi su ve rende gördüm sanki. muhtemelen bir skeç filan oynayacaklar.
napolyon savaşları sonrası viyana kongresi ile vücut bulan metternich sisteminin avrupa için öngördüğü denge ve meşruiyet politikasının fransa'ya karşı göstermiş olduğu anlayışın; birinci genel savaş sonrası versailles antlaşması yoluyla almanya'ya gösterilmemesinin doğal sonucu olan ex-ressam. ikinci genel savaş esnasında bunun bedelini pahalı ödeyen batı, avrupa birliği temelleri atılırken almanya'yı da sistemin içinde dahil ederek olası bir tehlikeyi bertaraf etme yoluna gitmiştir.
hoş, şimdilerde de bu işi üniformaları kuşanıp ve schutzstaffel pışpışlayarak değil de; (b: geert wilders), (b: marine le pen), (b: heinz-christian strache ) gibi takım elbise veya tayyör giyip, lumpen taşeronlar kullanarak götürmeye kalkanlar el arabalarıyla amsterdam, paris ve viyana sokaklarını "yağ satarımmm bal satarımmm ustam öldüüü ben satarımmmm" diyerek arşınlamaktadırlar.
hoş, şimdilerde de bu işi üniformaları kuşanıp ve schutzstaffel pışpışlayarak değil de; (b: geert wilders), (b: marine le pen), (b: heinz-christian strache ) gibi takım elbise veya tayyör giyip, lumpen taşeronlar kullanarak götürmeye kalkanlar el arabalarıyla amsterdam, paris ve viyana sokaklarını "yağ satarımmm bal satarımmm ustam öldüüü ben satarımmmm" diyerek arşınlamaktadırlar.
yeni kapitalizmin kültürü - richard sennett
transkritik&kant ve marx üzerine - kojin karatani
transkritik&kant ve marx üzerine - kojin karatani
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?