gagam koptu sira pencelerimde

şimdilerde "demokrasilerde yargının verdiği karar kesindir." diyen zeka yoksunu, balık hafızalı kişilerin 3 kasım 2002 seçimleri sonrası rtenin meclise girmesi için yapılan kanun değişikliğini hatırlaması gerekmektedir.[ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

"ben bilmem, büyüklerimiz bilir." cevabından sonra hatip dicle ile ilgili karar hakkında "bir milletvekili daha kazanmış olduk." diyerek meclise neden girdiğini hala çözememiş olan futbolcu eskisi, yalak yenisi.

(bkz: requiem for a drem)
(bkz: forrest gump)
(bkz: american history x)
(bkz: babam ve oğlum)
.
.
.

şeklinde uzayıp giden filmler topluluğudur. kişiden kişiye farklılık gösterse de bazı filmler vardır ki tartışan kendini ocah dışında bulabilir.

kesinlikle sosyal çevre (aile, akraba, eş, dost, arkadaş vs.) şeklinde net bi cevap verebileceğim soru kalıbı.

sunay akının hakkında enfes bir şiir yazdığı, lider tanımına eksiksiz bir şekilde uyan ender insanlardan birisi.

Dünya böylesine güzel olur muydu yine
Diplomasını çerçeveleyip
Para kazanma derdine düşseydi Dr. Che
Yüreğini dağlara asmak yerine. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

altın çocuktur. hiç görmemişsinizdir, hiç canlı dinleyememişsinizdir ama bir şekilde karşılaşırsınız onunla hayatınızda. bir arkadaş, bir dost, bir radyo programı, bir konser... bir şekilde kulağınıza adı çalınır. ve araştırırsınız "kim bu adam?" diyerek. önce son derece ilginç olan hayatını okursunuz bir yerden sonra bir şarkısını dinlersiniz ve der ki o şarkısında "bir gün gelir herkes kendi yoluna gider, her şey nasıl başladıysa öyle biter." siz çoktan bu altın çocuğa vurulmuşsunuzdur, onu bir abi, bir dost, bir kardeş, özlenen bir sevgili, belki bir baba gibi sevmişsinizdir. belki de o sizin aslında olmak istediğiniz adamdır. ve o hazin ölüm hikayesini okursunuz altın çocuk "belki de terslik bende, yapamadım bu düzende, kaçacak delik arar oldum, sürüngenler şehrinde." derken. sonra gözlerinizden bir iki damla yaş süzülür elmacık kemiklerinize doğru, burnunuzu çekersiniz ardından. elinizde biranız, sigaranızdan bir nefes çekersiniz ve altın çocuk der ki "herkesin tuttuğu kendine."

pentagram'dan ayrılarak en büyük hatayı yapmıştır kanımca. ayrılmasa şu anda milyonlarca insan [ybkz]swh[/ybkz] onun izinden gidecekti belki de. ama o popüler olma yoluna gitti ve türkiye'nin -belki de- en büyük, en iyi gitaristi olma şansını kullanmadı. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

kimine göre iyi gitarist, kimine göre aşmış gitarist, kimine göre bi sikim bilmeyen gitarist. bana göre ise bişeyler biliyo ama nedense wah pedalı denilen aletin bokunu çıkarıyo. ve bu bende acayip derecede gıcık yapıyo amk.

gelenek de yerini bulsun (bkz: copy-paste)

3 Şubat 1971 yılında Erzincan?da dünyaya gelen Metin Türkcan, okul yaşantısına ise Karabük?te başlamıştır. Çoçukluk döneminde hep müziğe ilgisi olan ama bu konuda kendisine bir öğretici bulamayan Metin Türkcan, müziğe okulda flüt, mandolin ve komşularında ise minik klavye çalarak başlamıştır.

Gençlik döneminde ise dayısının yurt dışına gitmesi ile kendisine kalan akustik gitarla tanışması 1986 yılında gerçekleşmiştir. O güne kadar müzik konusunda çok fazla ilgisi olmayan Metin Türkcan?ın müziğe adım atmasına bu olay neden olmuştur.

Üniversite eğitimine İstanbul?da başlayan ama daha sonra ise Dericilik bölümü 2. Sınıfta iken üniversiteyi bırakmıştır. Öğrenim hayatına son vermesinin ardından gençlik yıllarından beri devam ettirdiği bir grup kurma ve müzik yapma şansını yakalamıştı.

1986'da ilk grup tecrübesini tattığı "Metafor" grubunu kurdu. Daha sonra ise "Disgrace" diye bir grupta yer almıştır ve bu grupla birlikte "Discrazy" isimli bir albüm çıkartmışlardır. Rock müziğin underground olduğu dönemlerde grup kurmak, belli bir yerde sahne almak her grup ve gitarist için çok zordu. Metin türkcan ise zamanla bu çevreye kendisini kabul ettiren ve konserlerde aranan gitaristlerden biri haline gelmişti. Tek amacı müzik yapmak olan Metin Türkcan ise kendini geliştirmek ve rock müzikten kopmamak için uygun gördüğü gruplarla çalma fikrine sıcak bakıyordu.

90 yılların başında ise Türk Rock müziğinin en iyi grubu olarak bilinen Pentagram grubunda elektro gitarist olarak yer almaya başlamıştır."Pentagram"'ın "Trail Blazer" albümünde çalan daha sonra bir araya gelip "Unspoken"' albümünede katkı yapmıştır.

1996 yılında ise ?Asi Kız? olarak Türk Rock müziği piyasasına adım atan Şebnem Ferah?la küçükte olsa müzikal çalışmalara başlayan Metin Türkcan, Kadın albümün Konserlerinde yer almıştır. Şebnem Ferah?ın grubunda yer almaya başlayan Metin Türkcan, ilk olarak Bu Aşk Fazla Sana Klibinde rol almıştır.

yeni albüm kayıtlarına başlamış hatta bazı rivayetlere göre yolu yarılamış olan gruptur. candır. bu arada yeni şarkıları da en kısa zamanda geliyomuş hatta şarkının davul kayıtları da bitmiş gelen istihbaratlara göre. [ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: öğrenci yazarlar)

tarihini öğrenip ronaldo'ya domates, patlıcan vs. fırlatmayı düşündüğüm; hatta uygulamak için yanıma 1-2 kişi aradığım olaydır. [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz]

hacıt sizin hakkınızda şöyle diyolla ne diycen buna?

"Ben İstanbul hastasıyım. Çok düşkünüm İstanbul'a. Başka hiçbir şehirde yapamazmışım gibi geliyor. Ama İstanbul'dan sonra bir de İzmir'i seviyorum, demokrat olduğu için. İstanbul ise kaypaktır." [ybkz]swh[/ybkz]

püskevit + kurabiye dadından yenmez hacıt.

demokrasi aşığıyım diye gezenlerin ibret alması gereken olaydır. çünkü demokrasi dediğiniz olayda başbakan sadece devleti yönetmekle görevlidir. hastane doktorundur, okul öğretmenindir, tarlalar-bahçeler çiftçinindir vs. başbakan sadece devleti yönetir, ülkenin tüm kurumlarını kendi malıymış gibi görerek kabadayılık yapmaz.

(bkz: who the fuck is mete serdar çoban?)

mersin idman yurdu'nun kupayı alamayarak tüm türkiye'yi şaşırttığı tarihtir.

görür görmez "dashdıasbhds" şeklinde random güldüğüm başlıktır. zaten bizler günlük hayatında hiç küfür etmeyen insanlarız. bu arada nasıl küfür edilir ki? hayatım boyunca hiç küfür etmedim de ben. [ybkz]swh[/ybkz]

bana takılan bişey yok da sana takılan bişey varsa geçmiş olsun kardişim.

yeryüzündeki "insan" ırkı içerisinde kendine yer bulabilmiş insan topluluğudur. kutsal da değildir üstün de değildir sadece kendini üstün görüp aynı vatanı paylaştığı farklı insan topluluklarını ezme niyetindedir. kökenime yönelik bi araştırma yapmasam da sanırım -ne yazık ki- ben de bu gerzek insan topluluğunun bi parçasıyım.

"eee ne olmuş bi insanın kendini aydın görmesi çok mu saçma lan? bunda gülünecek ne var amk?" şeklinde karşıladığım konudur.

atatürk'ün "ne mutlu türküm diyene" lafını götüyle anlamış kimselerin kemal kılıçdaroğlu'na "kürt ya laaa buuu vay amuğa goyyum" şeklinde yorum yapmaları gayet doğaldır. bi insan kürt ve alevi olduğu için atatürk'ün partisi olan chp'nin başına geçemez mi? geçebilir. bu eleştirilecekse bunu chp'nin dışında duran, chp hakkında bi sikim bilmeyen, kodumun faşist, ırkçıları değil chp'nin içinde bulunan veya chp'yi anlayabilmiş, kendini sosyal demokrat, sosyalist gibi nitelendirebilecek insanlar eleştirebilir. bu insanların atatürk'ün ideolojisini bilmedikleri ise gayet açıktır ve nettir. ve ben bu insanlara götümle gülerim.