forzaquila

yalandır. daha doğrusu, internetten anket doldurarak para kazanılabilmektedir, ancak bu para diş kovuğuna bile gitmemektedir. en azından teknolojiye acayip hakim, oldukça sebatlı ve vakti bol biri değilseniz bu iş böyle. iki ayda kişi başı 54 lira kazanabilmiştik bir arkadaşla, internette biraz araştırma yaparsanız herkesin bu iş peşinde olduğunu göreceksiniz ki, sahiden de hazırcılık modern insanın genlerine iyi işlemiş.

genelde sürreal futbol filmlerinde, ki genellikle çizgi filmler oluyor bunlar, gördüğümüz bir olay. filmlerde bile pek görülmeyen bir olay aslında. portekiz'de gerçekleşmiş;http://www.fourfourtwo.com.tr/2013/04/04/penaltiyi-kurtardi-degajla-gol-atti/

sürreal versiyonu için;
(bkz: penaltıyı kurtaran kalecinin degajla gol atması)

fatih terim'in ardından hakemlere yüklendiği maç. kıyamam...

"penaltımıjı veğmiyolay ya"[ybkz]swh[/ybkz]

ayrıca hakkında yapılan şu yorum yarmıştır resmen; "sen chelsea'yi havaalanında karşılarsın ama cenazene real madrid gelir."

galatasaray'ın penaltısını vermemişler, hakkını yemişler, tur ümitlerini ellerinden çalmışlar...püü yazıklar olsun böyle hakemlere. pis hakemler, faşik hakemler, francocu hakemler.

(vurgula: çanakkale 1915) adlı filmi izleyenler için; ''bir mimar sinan olarak keskin nişancı onbaşı muhsin ve denklemde nereye konulacağı belli olmayan memati" şeklinde ortaya çıkan durum.

günlük hayata dair yazdığı entrylerini beğenerek takip ettiğim yazar. hatta hafiften esprili bir üslubu bile var.
edit: 'bile derken?' anlamı çıkmasın,bunu ortaya çıkarmadan hatta göstermeden yaptığı için öyle yazdım. ayrıca avrupa'da türk takımlarını destekleme kararına da saygı duymak gerekir, naifliğine verin eksi manyağı falan yapmayın.[ybkz]swh[/ybkz]

özgür düşünceyle alakası olmayan, sisteme eleman yetiştirmekten başka vasfı bulunmayan zaman öldürme mekanları, devasa tımarhaneler.
evet üniversite, sen haksızsın ve sana laflar hazırladım;

bu ülkede çocuklar ilkokuldan itibaren sınavlara,yarışmaya,ezbere itiliyor. 4. sınıfa kadar düştü sınavlar yanılmıyorsam, 4 lan 4. sınıfta sınav mı olur? 9-10 yaşında çocuktan bahsediyoruz. algısı en genişlemeye müsait yaştaki çocuğun ezbere alıştırılması demek bu.

ortaokulda liselere giriş sınavı çıkıyor, bunun yüzünden hayatları kabusa dönüyor çocukların. ben 8 yaşında başladığım gitarı bırakmıştım lan 13'ümde. liseye girdim de ne oldu, hala pişmanım gitarı bıraktığıma. çocuklar bir halı saha maçına gitmekten bile suçluluk duyuyor, hatırlıyorum 7. sınıfta maça çağırdığımız bir çocuğu ikna etmek için '1 saat lan 1 saat' demiştik de adam 'hayatımdan mı keseyim' falan demişti. mantığa bak, 7. sınıftaki çocuk iyice bellemiş lise giriş sınavının hayati olduğunu. dünyanın başka neresinde liselere giriş sınavı hayati lan?

liseye giriyor, bu sefer de üniversite sınavı maratonu başlıyor. 9-10 yaşında bu çarka giren çocuk 18 yaşına kadar soluksuz bir şekilde bu sınava şartlandırılıyor. çünkü kazanamazsa durum kötü, hayatı kayar.

hadi diyelim şanslı ve bir şekilde ülkenin en iyi üniversitesi olarak görülen bir yere kapağı atıyor. çocuk sanıyor ki üniversite hakkında koparılan onca yaygara gerçek, diyor ki ''ahanda özgür düşüncenin anavatanına geldim, sadece kendim için, öğrenmek için öğreneceğim'', ama hayal kırıklığına uğraması uzun sürmüyor. etrafındaki herkesin amacı kredi,not,ortalama,ezber...hocaların da işine gelen bu. ezberi daya gitsin, sınav var de çalışsınlar, gevşediklerini görünce quiz var de üç buçuk atsınlar. ilkokul görünümlü özgür eğitim yuvası. çok hoş.

etrafına baktığında bu yüzden lise kafasından çıkamamış karikatür gibi tipler görüyorsun. tek fark, kızlar 'üniversiteyi kazandım kızılı'na boyatıyor saçlarını, erkekler saç-sakal kombo uzatıyor. kampüslerde sürekli şirketler, şirketlerin organizasyonları, sürekli iş hayatıyla ilgili posterler...insanları 4-5 yıl içinde girecekleri sisteme şimdiden alıştırma çabaları.

evet, birkaç hoca ve birkaç etrafını görmeyi akıl edebilmiş öğrenci dışında üniversite budur. müfredatlara sıkışmış, sıkıcı yerler. zaten ilkokul-ortaokul-lise boyunca çocuklar ezbere ve sınava şartlandırılmak yerine karakterlerini besleyecek şekilde eğitilse üniversitelerde saçma sapan tipler olmaz ya neyse. ...

bir volkan konak klasiği.
yalnız kendisi şarkı sonunda değil, başında, ortasında sonunda ayırt etmeden her yerinde okuyabilir şiirini.

işte hemen başında şiirle karşılaştığımız bir şarkısı;http://www.youtube.com/watch?v=dKrubxZs9Hw
[ybkz]swh[/ybkz]

(bkz: forzaquila)
tanımadığı numara derken, gizli numaradan bahsediyorum. hayır, benim telefonda 'bilinmeyen' yazıyor bir de ekranda, ne kadar acı çalarsa çalsın açmıyorum. bilinmeyen ne lan?

türkiye'de çok geniş bir alanı kaplayan sıfat. mesela ben size birkaç akil insan ismi sayayım siz karar verin;

-abdurrahman dilipak
-fehmi koru
-mustafa armağan
-nihal bengisu karaca
-hilal kaplan

bak ilk bakışta göze çarpanlar bunlar,yandaş basın denen organizmanın organelleri. başbakanımız yüce 1. recep tayyip erdoğan da 'akıllı adamları tespit ettik' deyip bu listeyi onaylıyorsa akıl ve akillik kavramlarını bir daha kullanmamak üzere sandıklara kaldırıp üstüne yükler yükledim. hatta açmasın kimseler diye kilitlerine kilit ekledim. funda arar stayla...

2012-13 sezonu itibariyle durdurulamayan bir makine görünümündeki takım.
şampiyonlar ligi'nin en az gol yiyen takımı namağlup juventus'u 2-0'la geçerken yine muhteşemdiler, inanılmaz bir baskı kurdular, rakibi hataya zorladılar. gönlümden geçen dortmund-bayern finali izlemek, hatta o finali de dortmund'un 5-3 kazanması. böylece son yıllarda real madrid-barcelona ikileminden çıkamayan futbol dünyası da eskisi gibi eksenini bulmuş olacak.

hürriyet gazetesine de konu olmuş maçtır;
--spoiler--
galatasaray a2 takımının antrenörü tayfun hut'un tavrı siyah beyazlıları şok etti. beşiktaş antrenörü erkan avseren ligde 94 doğumlu oyuncularla mücadele ettiklerini belirtirken galatasaray'a tepki gösterdi.
--spoiler--

muhammed maçı özetlemiş, anlayana ; "engin ağabey sağolsun fazla saldırgan oynamadı. golünü attı, iki asist yaptı ve oyundan çıktı"

7 puanlık fark ve son maçta muhammed'in taktığı iki gol fena acıtmış sanırım, elmander'i de oynatsaydınız ağalar?

sony xperia serisinin en öne çıkan modellerinden.
türkiye fiyatı da belli olmuş;http://shiftdelete.net/sony-xperia-znin-turkiye-fiyati-belli-oldu-43900.html

4 yıldır samsung wave kullanan biri olarak ihtiyaç içindeyim hafiften, radarıma girdin z.

baba sevgisinden mahrum büyümüş, kadınlarla ilişkisi sıkıntılı, iç dünyası buhranlı bir adet yazar. ince bakıldığında metamorfoz'da tüm bu özellikleri görülebilmektedir. ayrıca tüm eserlerinin öldüğünde yakılmasını vasiyet ettiyse de yakın dostu max brod'un gönlü buna elvermemiştir. iyi ki de vermemiştir, dünya böylece kendisini tanımış oldu.

ayrıca istiklal caddesi'nde bir kafe. 13 liraya irish coffee içilebiliyordu yamulmuyorsam. entel eğilimli kızlarla flört ediyorsanız uğramanız gereken bir mekan.

dün entry girmeme izin vermeyen sözlüğümüz. meğer piston aşağı inmiş kısa süreliğine, yayına devam ediyoruz.

çok doğru konuşan bir abimizdir. zamanında "ehe, herakleitos'a selam aynı nehirde yüzmeye devam" dedikten kısa bir süre sonra yine tongaya gelince hakkını teslim etmişliğim vardır.

alternatif rock grubu vardır bir de böyle.

en ünlü şarkıları;http://www.youtube.com/watch?v=K_bQ80xZNwI

örnek vatandaş ödüllü basketbolcu. çok efendi adamdır, iyi şutördür.

gamze mamze bir şeyler dedi ama tam hatırlamıyorum, koca göğüslü, bol dövmeli çılgın izmirli bir arkadaş. 3 yıldır sevgilisi olmasına rağmen çok serbest bir ilişkileri varmış habire başkalarıyla sevişirlermiş falan...başlığa uyarak kendisini taş olarak niteleyebilirim. izmir'e mi gitsem lan bu aralar?

son 10 dakikasını okul kütüphanesinde tablet üzerinden izlediğim maç. eheh, siz daha ders çalışın ezikler.[ybkz]swh[/ybkz]