confessions

forzaquila

2. nesil Yazar - - Yazar -

  1. toplam entry 5232
  2. takipçi 0
  3. puan 74042

we re not english we re scouse

forzaquila
kop tribünü tezahüratıdır.
bilgi: liverpool şehrinin nüfusunun 1/5'i irlanda kökenlidir,ingiltere'nin en zor aksanı olan scouse accent'in sırrı da biraz bu sanırım.sözlerdeki muhalifliğe dikkat;

because we're not english we are scouse
because we're not english we are scouse
because we're not english,we're not english
we're not english we are scouse

you can stick the royal family up your arse
you can stick the royal family up your arse
you can stick the royal family,stick your royal family
stick your royal family up your arse

because we're not english,we're not english
we're not english we are scouse

(b: çevirmenin notu): 'çünkü biz ingiliz değiliz scouserız/kraliyet ailesini kıçına sokabilirsin,kıçına sokabilirsin,kraliyet aileni kıçına sokabilirsin/çünkü biz ingiliz değiliz,scouserız.'

http://tinyurl.com/bnjqlmx

andy carroll

forzaquila
10 nisan 2012 blackburn rovers liverpool maçında son dakikalarda attığı golle 10 kişilik ve yedeklerden kurulu takımına galibiyeti getiren kocaman adam.maç boyunca basmadık yer bırakmadı sahada,sürekli defansa yardıma geldi,hatta bir ara kendi kalesine atıyordu kafa golünü[ybkz]swh[/ybkz] ve benim 'ulan andy bu sefer hiç kızamıyorum sana,bari golü sen at da kazanalım' dememden 10-15 dakika sonra da o golü attı.

işte o gol;http://www.lfchell.com/2012/04/blackburn-2-3-liverpool-l-hd-l-video-l.html

umarım kendini geliştirmeye başlar artık.

10 nisan 2012 blackburn rovers liverpool maçı

forzaquila
aslında önemsiz bir maçtı liverpool için,cumartesi fa cup yarı finali varken yedek takımla sahaya çıkılacaktı,blackburn içinse çok önemli bir maçtı.
dalglish aylardır oynatmadığı maxi rodriguez'le başladı,maxi de 2 golle.aylardır 'bu adam niye yok kenny başgan' demekten ağzım yüzüm yamuldu,bak noldu şimdi?

derken blackburn penaltı kazandı,kaleci doni kırmızı kart gördü,reina'nın da kırmızı kart cezası yüzünden kaleye 3.kaleci konumundaki brad jones geçti.tuhaf bir şekilde güveniyordum jones'a 'şimdi senin parlama vaktin' dedim,yakubu'nun saçma penaltı vuruşunu kurtardı ve işaret parmağını gökyüzüne kaldırdı.birkaç ay önce lösemiden ölen oğluna adadı golü,o an duygulanmamış insan,insan değildir.

ardından blackburn yakubu'nun golüyle 2-1 yaptı skoru.ikinci yarı liverpool 10 kişi olmasının ve tırto yedek ağırlıklı kadrosunun etkisiyle oyundaki etkinliğini kaybetti.takımdakiler sürekli jones'a geri pas atmaya başladılar,aklıma beşiktaş geldi anında,rüştü'ye cenk'e atılan ve akabinde taca giden toplar..ama liverpool o kadar bile şanslı değildi,jones topla fazla vakit geçirdi,vurdu yakubu'ya çarptı havalandı,jones topu çeldi.top aslında yakubu'dan uzağa,coates'e gidiyordu ama jones panikle yakubu'yu itti.eyvah dedim şimdi kırmızı kartı verecek takımda kaleci kalmayacak,yarra yedik.
hakem sarı kart verdi,yakubu bu sefer penaltıyı gole çevirdi.

sağ bekte zorunlu oynayan henderson en iyi maçını çıkardı,orta alandaki spearing-shelvey ikilisi özkaynak düzenine lanet ettirirken,dalglish'in iskoç inadı yüzünden raheem sterling'i oynatmaması sinirleri gerdi.ama sonradan giren daniel agger hırs aşıladı takıma,ve 90+da çok anlamlı bir gol geldi.

maç boyunca çok mücadele eden,belki de ilk kez kendisini eleştirmediğim andy carroll,coates'in uzun pasını kafayla kendisine gönderen agger'i üzmedi ve kafa vuruşuyla liverpool'a 3 puanı getirdi.çok zor günler geçiren carroll takım için en değerli golünü attı,moral kazandı,bizleri de everton maçı öncesi motive etti.elinize vericez maviler!

lana del rey

forzaquila
ilginç bir kadın,değişik bir çekiciliği var.
fakat her klibinde amerikan bayrağı kullanmazsa ölecek hastalığından muzdarip olması kendisini biraz itici kılıyor,benden söylemesi.[ybkz]swh[/ybkz]

polonyalı kızlar

forzaquila
erasmus'la polonya'ya/çek cum/slovakya/slovenya'ya gidiyorsanız hadi yine iyisiniz.özellikle polonya'da barlar falan çok ucuz,gol olup yağarsınız.

kızları da kız işte,saydığım diğer ülkelerdekilerden pek farkı yok.

mircea lucescu

forzaquila
reyizdir.
burada türk skor basını teneke bağlayıp gönderdi onu,shaktar'la uefa kupasını kazandı.kendisi beşiktaş'ı çalıştırırken 'sergen-tümer beraber oynar mı'yı tartışıyordu basın,o basın 2012 yılında 'alex-stoch yan yana oynar mı'yı tartışırken lucescu takımın ileri ucunda 5 brezilyalıyı oynatıyordu,hem de avrupa disipliniyle.yıllarca shaktar'ı şampiyonlar liginin gediklisi yaptı,lige ambargo koydu,dynamo kyiv'i kupalara hasret bıraktı.
bu sezon tam dynamo şampiyon olur denirken kader maçında tam kadro kapanan kyiv karşısında da kazanıp 5 hafta kala liderlik koltuğuna da oturdu.
özledik artık luce reyiz,ukrayna görevini tamamladın bence,sana ihtiyacımız var,köpekler istedi diye atların ölmeyeceğini bir kez daha hatırlatmana ihtiyacı var herkesin.

votka vişne

forzaquila
çok severim,zaten sarhoş olmak isteyen biri değilim o yüzden kafa yapıp yapmaması da umurumda değil,oh mis.

votka portakal da fena değil,o daha bir meyve suyu tadında ama,nedense votka vişne daha bir karizmatik geliyor.

kaynak: tabi ki götüm.

ben duşa giriyorum

forzaquila
eğer telefonda veya internette bu cümle kuruluyorsa,ki bu durum üzerinden argümanımızı kuracağız,şöyledir;

erkek kurduğunda; belli ki karşısındaki dişil kişiye cinsellik dolu mesajlar vermeye çalışıyor,sevgilisiyse neyse de henüz sevgili olmadığı,ama içten içe hallendiği birine 'ben duşa gidiyorum' diyerek kadının tahrik olmasını ummaktadır.değişik bir psikoloji,bir felsefe idiotloji tabi..

bir kadın sevgilisi olmadığı bir erkeğe 'duşa giriyorum' diyorsa karşı tarafta 'gooooool golgolgolgolgolgol' şeklinde bir sevince sebep olur.erkek yavşak bir şekilde 'ben de geleyim mi?' der hatta çoğu zaman,internetten yazışılıyorsa sonuna gülücük koyar ki göte gelmesin,terslenmesin.[ybkz]swh[/ybkz]

sonuç olarak hiçbir zaman naif bir cümle değildir.

karim benzema

forzaquila
aslında yetenekli bir oyuncudur,lyon'da ilk parladığı zamanlardan beri takip ediyorum ama sevmiyorum arkadaş ben bu adamı.öyle goller kaçırıyor bazen o kadar umursamaz davranıyor ki...ama bir anda gelişine inanılmaz bir pas da atabiliyor arkadaşının koşuyoluna...
yine de bir higuainista olarak[ybkz]swh[/ybkz] sahada benzema yerine higuain'i görmek istiyorum.

14 nisan 2012 beşiktaş galatasaray maçı

forzaquila
3lü paketler hala satışta mı? diye sorduran maçtır.yeni açıktan paraya kıyıp alacağım[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] ancak hala satışta mı bilmiyorum,en iyisi yarın veya çarşamba öğlene doğru stada gideyim.

en nefret ettiğim takım galatasaray,nefret ediyorum şuan,inönü'deki fenerbahçe ve galatasaray maçlarını kazanmayı fazlasıyla hakedip berabere kalmıştık,bunun acısını çıkaralım artık.şu 3 maçta beşiktaş'a yakışır bir mücadele görmek istiyorum.

kalecilerin geri pası elleriyle tutabildiği zamanlar

forzaquila
çok kötü zamanlardır.abi allah aşkına gözünüzün yağını yiyem şu günleri de 'ya ne güzel günlerdi aq' diye yad etmeyin.sıkışan defans oyuncusu topu kaleciye verirdi kaleci de oyunu soğutup seyir zevkini siker atardı.iddia ediyorum bu kural bugün olsa o uzay takımı barcelona bile çok büyük darbe yer,hatta en büyük darbeyi onlar yer.[ybkz]swh[/ybkz]

8 nisan 2012 real madrid valencia maçı

forzaquila
alt oynadığım için gururla izlediğim maç,ayrıca golsüz bir maçın da ne kadar zevkli olabileceğini gösteren maçtır.[ybkz]swh[/ybkz]

öncelikle teknik yoruma geçmeden önce bir konuya değinmek istiyorum; real tribünleri defalarca 'puta valencia' diye inledi,hiç yakışıyor mu amınakoyim? ayrıca bugün öğlen oynanan levante-atlético maçıyla birlikte 2 valencia takımı da 2 madrid takımına yenilmemiş oldu.

mesut tam bir türk olduğunu yine kanıtladı,rüzgarla düşüyor adam.bunu akıl edebilecek alman bir oyuncu yoktur o kadar söyleyeyim
mehmet topal harika oynadı,catenaccio'nun babası helenio herrera görse hayran kalırdı mehmet'e,o derece.bence inter yaşlanan orta sahasını mehmet'le takviye edebilir.tabi gönlümden liverpool geçiyor ama bizimkilerde nerede o transfer zekası amınakoyim,charlie adam'a muhtacız biz.

real madrid'in ceza sahasının hemen dışında frikiği verilmedi,ronaldo'nun dengesi bariz bozulmuştu ve valencialı eleman kırmızı kartı hak etti.
real maçın sonunda di maria ile gole çok yaklaştı ama hıyarto sikko bir vuruşla kalecinin üstüne gönderdi topu.

sonuç olarak valencia müthiş mücadelesiyle ve direkten dönen 2 topuyla maçı kaybetmeyi hiç hak etmedi,beraberlik adilane bir sonuç oldu.
192 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol