forzaquila

spartak'ın çok iyi hücum ettiği, emenike'nin dani alves'e asist yaptığı[ybkz]swh[/ybkz], ancak barcelona'da genç oyuncu cristian tello'nun takımı kurtardığı maç. attığı gol ve messi'ye yaptığı asist şahane.

http://www.goalsarena.org/video/sampiyonlar-ligi/19-09-2012-barcelona-spartak-moscow_tur.html

---------------alıntı---------------
screw you guys i'm goin home
---------------alıntı---------------

futbol konusunda çok sığ adamların konuştuğu sözlük,ellerine verince de başlığınıza gelip ergen falan diyorlar,çoğunlukla da galatasaraylı bunlar. evet trollerin çoğunluğu galatasaray,sanırım genlerde var;

http://tinyurl.com/43go4c6

Tarafıma şu amatör capsi yaptıran penaltıdır.[ybkz]swh[/ybkz]

http://d1209.hizliresim.com/11/n/d6swy.jpg

gerçekleştiğinde gülmekten öldürür. ayrıca galatasaraylılar bu doğaüstü olaya inanmakta oldukça zorlanır.

misal;
19 eylül 2012 manchester united galatasaray maçında yaşananlar ve gstv'deki abinin tepkisi;

http://s14.directupload.net/images/120919/7mcwmh4y.swf

'ceza sahası yayı çizgisinde yapılan hareket' nasıl penaltı olur lan? ahuahasahsdsahshadf

19 eylül 2012 manchester united galatasaray maçında kırk yılda bir tutmayandır.

olm siz kimle aşık atıyorsunuz lan? united dediğiniz takım premier lig'in uzatmalarda en çok gol atan takımı,en çok geriden maç çeviren takımı olması da muhtemel ayrıca. penaltı kazanma olaylarında da size karşı oynamayan ashley young burak yılmaz'ı cebinden çıkarır. haliyle sizin bal işlemez.

şuan dünyanın en iyi 20 kalecisi içinde tereddütsüz sayacağım kaleci.
yaşlanan ve çaptan düşen julio cesar ve hiçbir zaman iyi bir kaleci olmamış romero'nun önünde, güney amerika'nın tartışmasız en iyisi.[ybkz]swh[/ybkz]

avrupada da buffon,casillas,cech,lloris,neuer gibi elit seviyedeki kalecilerden sonra gelen szcesny,courtois,de sanctis,handanovic,weidenfeller gibi kalecilerin seviyesinde bence kendisi.

her türk takımın rüyasını gerçekleştiremediği tiyatro.

[ybkz]swh[/ybkz]

manchester united forması giyen gelmiş geçmiş en düz oyunculardan biri. bir de zamanında john o'shea ve wes brown vardı allahtan onlar gitti, bir de darren fletcher vardır, dümdüzdür bu adamlar. türkiye'de oynasalar selçuk şahin'e rahmet okuturlar ama elin sörü oynatıyor işte, sör olmak kolay değil demek.

yalnız,19 eylül 2012 manchester united galatasaray maçında attığı gol öncesi muslera ayağına vurmasına rağmen sendelemiş fakat kendini yere atıp penaltı+kırmız kart almaya yeltenmemiştir,bir şekilde golünü atmıştır. adalı oyuncu pislik yapmaz zaten,yere atmaz kendini, fakat o pozisyonda valencia,nani,rafael gibi latin oyuncular olsaydı çoktan atlamışlardı.

ayrıca bu adamın tottenham forması giyerken üç beş bir şeyler yarattığını görüyorduk, manu'ya ne zaman geldi düzleşti,defansif, ete süte dokunmayan bir adam oldu.

everton fc forması giydiği dönemde kariyerinin zirvesine çıkmış kel ve bitirici bir abimiz.

kendisi everton'dan ayrıldıktan sonra uzun süre doğru dürüst bir golcü görmedi toffeeler. neyse ki jelavic geldi de rahatladılar. o da fulham'da bobby zamora ile çok iyi bir ortaklık kurmuştu fakat daha sonra ayrıldı oradan da.tam bir premier lig golcüsüdür; güçlü,tekniği fena olmayan ve istikrarlı. umarız iyileşip gollerine devam eder.

maç öncesi de söylemiştim, united'ın öyle çatır çatır oynamayacağı, baskı kurmadan oynayacağı bir maç bekliyordum, öyle de oldu. şimdi bazı galatasaraylılar 'kendi sahasında united'a 10 kişi savunma yaptıran takıma galatasaray denir' falan diyor ama kazın ayağı öyle değil. girin taraftar forumlarına, redcafe'ye girin hatta en ünlü united forumu odur, yorumlar 'galibiyet galibiyettir, iyi başladık' tadında hep. arada bir iki kişi 'scholes-carrick ikilisi biraz baskı yapan her orta saha karşısında dağılır' demiş o kadar.ha bir de united'ın olmayan seyirci desteğine atıfta bulunulmuş.
bu böyledir, biz tello'nun golüyle adamları yendiğimizde adamlar 'ne yapalım zaten gençler oynadı,obertan'ı da görmüş olduk,bir tek uzun süredir evimizde yenilmiyorduk ona üzüldüm' falan yazıyordu.

neyse maça gelelim, galatasaray fena oynamadı,zaten ilk torbadan united'ın gelmesi şans. düşünsenize real madrid'in falan geldiğini, alakasız iki mantalite.

şimdi '3 penaltımız verilmedi, 4 topumuz direkten döndü' diyorlar gülüyorum. hele galatasaraylılar 'penaltımız verilmedi' deyip caps paylaştıkça gülmekten gözlerim samet aybaba gözleri oluyor. hatta aklımda bir caps fikri var bununla ilgili,[ybkz]swh[/ybkz]
özellikle burak yılmaz'ın yaptırdığı penaltı, ilahi adaletin doruk noktasıydı, fakat kıçı başı ayrı oynayan,kaleci yanıltmaya çalışan nani ve gerçekten çok zeki bir kaleci olan muslera burak'ın kıçını kurtardı.

edit: hakemler rezaletti. manu taraftarları da iki takımın da verilmeyen 2 penaltısı olduğunu söylüyor zaten,yapacak bir şey yok canlarım. bazen hakem nasılsa penaltınızı vermiyor işte,bazen oluyor öyle.

chelsea'nin yeni transfer oscar'ın 2 golüyle 2-0 öne geçtiği fakat arturo vidal ve fabio quagliarella'nın golleriyle juve'nin beraberliği kopardığı maç. açıkçası beraberlik beni şaşırtmadı ama 2 gol yemelerine şaşırdım. ayrıca gruptan çıkacak iki takımın lideri belirleyecek maçlarından biridir.

hiçbir sürprizin yaşanmadığı, alt ve kg yok şeklinde biten maç.

ben olaya farklı bir yandan yaklaşarak türk futbol seyircisi komploculuğunu konuşturacağım şimdi;

yahu bu nordsjaelland şampiyonlar ligi'ne katıldı. dünyanın parasını cebe indirmedi mi lan bu takım?

adamların yaptığı tek transfer var, o da lille'den kiraladıkları joshua john.

tamam hiçbir kalburüstü oyuncu danimarka ligi'nde oynamak istemez, nordsjaelland'a gelmez ama, paran var olm senin. afrikalı umut vaadeden forvet falan alsanıza lan? dame n'doye gibi. veya ne bileyim, danimarka liginde oynayan en kaliteli oyunculara kanca atsanıza, brondby'den, odense'den hatta kopenhag'dan oyuncu ayartsanıza, büyük takım olsanıza lan?!

yok yok bu başkan kesin paraları cukkalıyor benden söylemesi, uyanın nordsjaellandlılar,hesabını sorun bu harcanmayan paraların.[ybkz]swh[/ybkz]

gecenin bir numaralı sürprizi olan maç. aliaksandr hleb dışında tanınan hiçbir oyuncusu olmayan, teknik direktörü 36 yaşındaki bate, hem de deplasmanda; payet,kalou,tulio de melo,marvin martin gibi oyunculara sahip lille'e 3 gol atarak bir anda grup liderliğine yükselmeyi başardı.

bayern,valencia ve lille'in bulunduğu grupta 3. olmaları bile müthiş bir başarı sayılacak bate, havaların soğumasıyla kendi sahasındaki maçlardan ekstra puanlar çıkarabilir.

son haftalarda sürekli kredi tüketen oyuncu. gerçi 19 eylül 2012 manchester united galatasaray maçında kaçırdığı penaltı dışında olumlu bir oyun sergiledi, manchester united taraftar forumlarında kendisi epey övülmüş ama gol kaçırdıktan sonra kıçını yırtıp bencil bencil davranması çok sinir bozuyor, sanırım yakın dönemde united'tan ayrılıp zenit'e falan gidecek.[ybkz]swh[/ybkz]

cluj'un gecenin sürprizlerinden birine imza attığı maç. deplasmanda braga'yı yenebilen bir cluj,romanya'da bela olur çıkar. merakla bekliyorum kendilerinin ileriki haftalardaki performanslarını.

açtığı maç başlıklarıyla övgüyü hak eden yazar. ayrıca teşekkür ediyorum sözlük adına.

bugün yıl dönümü olan efsane maç. beşiktaş tarihinin gelmiş geçmiş en harika zaferlerinden birisi, belki de en harikası, neden mi? çünkü barcelona'da dutruel, petit, de la pena, abelardo,overmars,rivaldo,kluivert, frank de boer,sergi gibi yıldızlar varken, okul maçlarında gol atınca 'patii kılaayvııırt' diye sevinen, rivaldo'nun, petit'nin, overmars'ın posterleriyle duvarlarımızı süsleyen bizler o gün hiçbiri yıldız olmayan ama bir yandan da hepsi birer süpernova olan takımımızın barcelona'yı silindir gibi ezdiğine şahit olduk.

kalede shorunmu efsane bir maç çıkarıyor, net 3 gol fırsatında rakibe şans tanımıyor.
bekler ümit bozkurt ve ibrahim üzülmez sanki birer açıkmışçasına saldırıyor, münch ve nihat'la beraber dalga dalga saldırıyorlar.

orta sahada miroslav karhan ve yasin sülün dinamo gibiler, hücumda ahmet dursun'un içine tsubasa kaçıyor, pascal ise ibrahimovic kadar vakur,

teknik direktörümüz nevio scala üçüncü golden sonra bile inanılmaz derecede sakin, bir de inter'in başında barcelona'yı eleyince çimlerde kayan mourinho'yu düşünüyorum, nasıl bu kadar sakin kaldığını hala anlayamıyorum.

bu maçın en önemli noktası da beşiktaş'ın şaka değil, gerçekten abartısız 6,7 farklı bir galibiyeti kaçırmış olmasıdır. barcelona kalecisi dutruel en az 5 müthiş kurtarış yapmış, ilk yarıda ahmet'in kafa vuruşu çizgiden çıkarılmış, 90+3'de nihat'ın frikiği direkten dönmüştür. beşiktaş 90+5'de dahi gol için barcelona kalesine saldırmaktayken hakem bu acıya son vermiştir, herhalde maç yarım saat daha oynatılsa beşiktaş sürekli saldırmaya yine devam edecekti.

o maçın bize verdiği en büyük ders de yıldız oyuncularla değil karakterli,disiplinli,işini iyi yapan oyuncularla başarılı olunacağıydı.

umarım feda ile girilen bu yolda los galacticos özentiliğine değil barcelona'yı paramparça eden yürekli kahramanlar gibi bir takıma sahip oluruz.

edit: doya doya izleyin;
http://tinyurl.com/3gp924x

birbirini son yıllarda şampiyonlar ligi'nden ezberlemiş iki takımın maçı. fakat bu sefer chelsea'de drogba yok. ayrıca orta sahanın ortası çok zayıf. ha yine, lampard,hazard,torres falan var ama juventus orta sahası bu maçta kontrolü ele geçirecektir. italya milli takımının iskeletine sahip juventus'un kaybetmeyeceğini düşünüyorum.

montpellier'in belhanda'nın panenka penaltısıyla öne geçtiği ama gervinho ve podolski'nin gollerine engel olamayıp bir de son dakikada net pozisyon harcayarak mağlup olduğu maç. yine de iyi mücadele ettiler.