forzaquila

moda olmadan önce arsenal'den manchester city'e transfer olmuş ikon kaleci. kariyerini ronaldinho'nun meşhur golü sonlandırmıştır.

'öpüp bragacağız'ı twitter'da trending topic yapan galatasaraylıların kucaktan inmediği maç.

takımdan ayrılıp miami yoluna düşen ray allen için; 'artık numarası rehberimde kayıtlı değil,ayrıca artık dostum da değil' açıklaması yapan deli fişek. yüreğini her maçta ortaya koyan gerçek bir savaşçı.

bir anda 63'lük biletlerden edinme ihtimalimin doğduğu maç.
evet,olursa ebesinin nikahından izleyeceğiz belki ama,salonda zaten dünyanın en büyük 3.[ybkz]swh[/ybkz] ekranı var, ayrıca o atmosfer yeter.

eğer gidebilirsem siyah celtics antrenman forması,altına siyah uzun kollu tişört, aşağıda da yeşil celtics eşofmanıyla salonda yerimi alacağım.[ybkz]swh[/ybkz]

ayrıca salonda yapacağım tezahüratı bile belirledim,bakalım destekçim çıkacak mı;

bu sene şampiyon görelim sizi
ölmeden mezara koymayın bizi
korkutmaz bizleri lakers ibnesi
ölümüne seviyoruz boston celtics'i


tabi ki yedeklerin daha çok süre alacağı bir maç olmakla beraber, illaki pierce kaptan ve garnett-rondo reyizler görünecektir, onun dışında taze celticsli jason terry, geçen senenin iyilerinde avery bradley,brandon bass gibi oyuncular da süre bulursa değmeyin keyfe.

edit: fenerbahçe cephesinde de hayran olduğum bo mc calebb'in dışında romain sato-mike batiste gibi oyuncuları izleme fırsatı var tabi. ha bir de salon görevlilerinden şu şarkıyı çalmalarını rica ediyorum, lütfen.

http://tinyurl.com/8uqgsj6

nazım'ın 'bağır,bağır,bağır!' dizesini akıllara getiren yontulmamışlığıyla ekranlarda göründüğü her an gizliden mudo reklamı yapan adam.

(bkz: mudo'da indirimle 380 liraya düşen odun)

barça'nın antipatikleştiği bir maç.

sevilla evinde real'i yendi, hak ederek, barça maçında da herkes ölümüne oynadı, 2-0 da öne geçtiler, ama sevilla'nın en önemli isimlerinden,orta sahanın en önemli parçası gary medel, fabregas'ın çirkin numarası yüzünden atılınca her şey değişti. elbet barça bu maçı her türlü alırdı,dünyanın en iyi takımı sonuçta ama resmen içim acıdı sevillalı oyunculara,hakları yenildi hepsinin. gözümde burak yılmaza eştir artık fabregas. busquets'den zaten bahsetmiyorum.

böyle devam michel, sen sevilla'da başarılı olacaksın, yeter ki küçük maçları da kazanın.

not: real karşısında galibiyeti getiren golü atan trochowski'nin barça'ya da gol atması enteresandı, adam bombacı mülayim çıktı resmen.

şaka maka şahsımı gerçekten üzmüş olay.

kulübü için sembolleşmiş hiçbir oyuncunun başına böyle şeyler gelmesini istemem. benzer olaylar milan ve pirlo arasında yaşanmıştı, milan resmen 'sen artık yaşlandın,sana en fazla 1 senelik sözleşme,kabul etmez ve ücretini indirmezsen gidersin' deyip vefasızlık edince usta oyuncu juve'ye gidip şampiyonluğu torino'ya getirmişti, aynı şekilde efsane oyuncu del piero, futbolu yuvası juve'de bırakmak varken avustralya yollarına düştü. everton'un sembol ismi avustralyalı tim cahill sezon başında ekonomik nedenler ve yaşı nedeniyle kendisini tercih etmeyen moyes yüzünden red bulls'a transfer oldu. real efsanesi raul'un başına gelenleri kim unutabilir?

olmamalı. giggsler,gerrardlar,tottiler,del pierolar,pirlolar,lampardlar,alexler en az 10 yıl formalarını giydikleri takımlarda bırakmalılar futbolu. sorunlar iki tarafın da alttan alması,olgun davranmasıyla çözülmeli.
alex de hatalar yaptı, twitter'da batuhan karadenizleşip fırtınalar yarattı ama en azından bu seneyi fenerbahçe formasıyla bitirip örneğin fenerbahçe ve cruzeiro'nun karşılaşacağı görkemli bir jübileyle futbola veda etmeli, kulüple de sürekli ilişki içinde kalabilmeliydi.

ama bir anda günah keçisi alex oldu, koskoca kulübü çiftlik gibi yöneten,taraftarına bile eleştiri hakkı tanımayan aziz yıldırım günü kurtarmak için kendince operasyona girişti, oysaki gitmesi gerekenler yıldırım ve kocamandı ama alex harcandı.

yarın bir gün fenerbahçe daha iyiye gitmeyecek, bu sefer harcanacak büyük bir ismi de olmayacak yıldırım'ın, her devrim gibi bu hareket de kendi evladını, aykut kocaman'ı yiyecek. olan taraftara ve sembol bir oyuncuya olmuş olacak ama iş işten çoktan geçti.

tahminimce alex brezilya'ya dönüp yuvası cruzeiro'nun formasını giyecektir, hayırlısı olsun kendisi için.

olmaması gerekendir, bu düşüncedeki bir kişi en başta kendine zarar verir.

konuyla ilgili olarak hoş bir şarkı;[ybkz]swh[/ybkz]
http://tinyurl.com/9qs7bmu

30 eylül 2012 pazar günü beni çileden çıkaran mağazamız.

taksim'den yürüyerek beşiktaş'a iniyoruz,yanımda fenerbahçeli babam,galatasaraylı annem var. hevesle giriyorum statta bulunan kartal yuvası'na, kırmızı formaları görüyorum, bakıyoruz ya xl ve xxl, ya da s ve xs beden var. hatta feda deyip uzun kollu s formayı deniyorum ama forma dalgıç kıyafeti gibi üstüme yapışıp nefes almamı engelliyor. xl alsak emanet palto gibi görünecek. sabır sabır deyip nostalji formaların bulunduğu yere geçiyorum;

burada da sadece xl ve xxl bedenlerin olduğunu görüyorum, ya arkadaş bütün formalar mı tükendi,stoklarda da mı kalmadı,anlamıyorum. lan kırmızı+nostalji forma alacağım,kıçımı yırtıyorum, mağazaya giren her taraftar kıçını yırtıyor bir şeyler almak için ama beyefendiler sadece anoreksik ve obezlere forma satma fikrinde anlaşılan. o yok bu yok, fenerli olup kadıköy'deki fenerium'a girsem 500 liralık ürünle çıkarım mağazadan, burada başımıza gelene bak. sinir stresle mekandan ayrılıyorum.

şimdi belki bazıları beni uyarır 'inönü'deki mağaza zaten rererö' diye ama hiç sanmıyorum ya, benim için kartal yuvası demek stattaki mağaza demek. ben bir şey alacaksam hep oraya giderim,zaten en geniş kapsamlı mağaza da orası olmalı, anlamıyorum.
herhalde ürünlerin teslimatı arasında kalan şanssız döneme denk geldik deyip buna inanmak istiyorum,öyle ya fernandes forması bile yoktu mağazada.

demem o ki; bu taraftar kaliteli ürüne aç, siz yeter ki adam gibi işletin mağazaları, o zaman eski satış rakamlarını 3'e de 5'e de katlarsınız.

ibb maçı sonrası söylemiştim; bu takım kapanan rakiplere karşı çok zorlanacak, akhisar'a gol atamasak şaşırmayın,derinlik yok. diye, aslında bekliyordum böyle bir maç. maç öncesi de rakipte korktuğum 3 oyuncu vardı; atıf 'şeşu', eneramo ve erman. erman ilk yarıda etkiliydi, şeşu maç boyu çok akıllı oynadı ve güzel de bir gol attı zaten, eneramo fiziğiyle beşiktaş savunmasının dikkatini üstüne çekip şeşu'ya alan yaratan bir tavşan atlet gibiydi.

fernandes iyi gününde olmadığında,ki hiçbir oyuncu her hafta çok iyi oynayamaz, diğer oyuncular ekstra bir şeyler vermediğinde işimiz çok zor. veli,necip,holosko,olcay çok iyi niyetli ama kalibreleri belli oyuncular,olcay biraz daha yaratıcı bir oyuncu o ayrı. o zaman beşiktaş fiizğiyle rakibi boğup fırsat aramalı.

maalesef ilk yarıyı harcadık,resmen uyuttu takım bizi. oysaki uğur ve hilbert akın akın son çizgiye kadar inip ortalar yapsa,sürekli bindirmeler yapabilse, veli-necip ikilisi hücuma daha çok katkı verebilse, ileride almeida ve ardında fernandes yapayalnız kalmayacak biz de pozisyonlar bulacaktık.

ikinci yarıda fırsatlar bulduk ama olmayınca olmuyor,yapacak şey yok. yediğimiz gol çok hazin maalesef, fernandes'e bırakacağına topu depikleyip pozisyona mahal veren oyuncumuz[ybkz]swh[/ybkz] da pek şanssızdı, şeşu da kalite bir gol attı.

ne bileyim yani ben en başından beri bu takımdan böyle maçlar bekliyordum,şaşırmamak, kazan kaldırmamak gerek. roma bir günde inşa edilmedi derler,dortmund dortmund diyoruz,o işler öyle kolay değil işte.

ayrıca şampiyonluk yaşamış tüm takımlar puan kaybetmiş,bizim neyimiz eksik?[ybkz]swh[/ybkz]

sol freymde görünce doğum günü var sandığım yazar. sahiden de doğum günüymüş iyi mi? dilediğince bir yıl geçirsin.

yaşam idealim. o kadar çok istiyorum ki dünya sikine minare götüne[ybkz]swh[/ybkz] bir hayat sürmeyi. yıpranmak istemiyorum arkadaşım,serkeş hayat istiyorum.

ileriki dönemlerde maç sonraları türk skor basınına ayar üstüne ayar vereceğini düşündüğüm bıçkın insan.

ayrıca sırf kendisi için irlanda formamı giyip kasımpaşa maçına gidebilirim, 'başkan bi gel de maçtan sonra irish pub yapalım' diye teklifimi de iletirim.

hürriyet gazetesinin pazar ekinde yorgo kirbaki'nin yazısıyla haberdar olduğum amatör lig ekibi. ülkenin en kral genelevi sponsor olmuş kendilerine[ybkz]swh[/ybkz], burada kros çalışmalarına başladım,en yakın zamanda 'başkanım beni al' diyerek kulüp binasına ziyarette bulunacağım. mevki farketmeksizin savaşırım,ücreti dert etmem,kimseyle kavga etmem işime bakarım.

uyumamak gerekir öncelikle;
(bkz: dj uyuma hakan peker çalsana ateşini yolla bana)

2012/13 sezonuna mali sıkıntılarla giren fakat son haftalarda aldığı sonuçlarla zirveye yerleşen ekip.
bakalım bu sene 'o sene' mi.

şen bacanaklar ltd şti

http://sphotos-b.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash3/523791_370785432999439_914102398_n.jpg

liverpool'un suarez(3),nuri ve gerrard'ın golleriyle 5-2 kazanarak kara bulutları aradan kaldırma sinyali verdiği maç.
liverpool, yüzde 67 ile topla oynarken, suarez muhteşem golleri, nuri-gerrard-allen orta sahayı çekip çevirmesi, sterling,wisdom,suso gibi gençler de potansiyelleriyle göz doldurdu. brendan rodgers aklındaki sistemi oturtmuşa benziyor,helal sana brendan,arkandayım umarım yıllarca liverpool'un başında kalırsın;

maçın golleri;
suarez'in trivelasını izlemeyen çok şey kaçırır.
http://www.goalsarena.org/video/england-barclays-premier-league/29-09-2012-norwich-city-liverpool_en.html

16'da arturo vidal'in penaltısıyla, 19'da matri'nin plasesiyle 3-0 olan maç.

bayanlar baylar ve romalılar, fena dağıldık. bu sene juventus eze eze şampiyon. ulan zeman hiç savunma yaptırmıyorsun tam bir deli bilimadamısın ya.

11. dakikada pirlo'nun frikik golüyle juve'nin öne geçtiği maç.
http://www.thefirstrow.eu/watch/143901/2/watch-juventus-vs-as-roma.html adresinden izlenebilir.

yalnız pozisyon faul değildi be hakem,allah belanı versin!