152.5 bareminden alt oynadığım maç. bu maçı yazarken kupondaki diğer maçların geleceğini düşünmüyordum ama şu an çok farklı beklentilerle izliyorum maçı.
olympiakos çatır çatır atıyor, vidmarsız beşiktaş için söylenebilecek tek söz;
(bkz: kanadımı kırdılar uçamadım anne)
üçüncü çeyreği 57-46 geride tamamladığımız maç.
yüz milyonlarca euroluk şirketlere vergi kıyağı yapılırken ev alımına yüzde 18 vergi getirilen ülkede yaşamamıza sebep olan hareket. ülkede doğru giden tek bir şey olmaz mı? hisseli harikalar kumpanyası resmen.
açıklamasıyla üstat orhan veli'ye selam çakmış -şimdilik- fenerbahçe teknik direktörü;
ANLATAMIYORUM
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.
ANLATAMIYORUM
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz,
Gözyaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.
Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.
şimdi bu konuda şunu bir açıklığa kavuşturalım;
kartal sözlük'ün demirbaşı haline gelmiş ya da sözlükte belirli bir süredir yazan herkes çok büyük saygıyı hakketmekte ve yabancıların 'gloryhunter' dediği iyi gün taraftarı olmadığı aşikar insanlardır.
kartal sözlük, hali hazırda bir amatör branşlar tayfasına sahiptir ve bu tayfa elinden geldiğince hentbol maçlarına gider, antrenmanları ziyaret eder, gerekirse rakı masasında dahi beşiktaş'ın istikbalini düşünür, buna kafa yorar.
ha, beşiktaş taraftarı dediğin kümede, ki en azından 5-6 milyon insan vardır bu kümede, amatör branşları kambur olarak göreni de olur, quaresma'yı tüm yaptıklarına rağmen savunanı da olur, olcay şahan'ı, oğuzhan özyakup'u guti'ye quaresma'ya değişmeyeni de olur. homojen bir kitle olmamız söz konusu değil, herkesin de kendi doğrusu var.
x kişi amatör branşları gereksiz bulmasına rağmen her sene formasını kombinesini alıp futbol takımını karda çamurda destekleyebilir, ayrıca merak etmesin x kişisi, biz de fırsatını bulduğumuzda dondurucu soğukta takımı tribünden destekleyen insanlarız.
hentbol takımı her önemli maç kazandığında onlar kutlamalarını bitirip soyunma odasına gidene kadar salonu terketmeyen insanlarız. bunu övünerek söylemiyorum, çünkü onların fedakarlıklarına karşılık bizim salonu doldurup destek olmamız, maçın en kritik anında duyabilecekleri şekilde motive edici şeyler söylememiz bizim boynumuzun borcu. ama bu sözlükte amatör branşları takip eden hiç kimsenin samimiyetinden şüphe duyulamaz.
erkek basketbol takımı konusuna hiç girmeyelim isterseniz, basketbol takımı şampiyon olurken de yollardaydık, takım dağıtılıp kanatsız kuşa çevrildiğinde, avrupada fark yediğinde hala yollardayız. üstelik basketbol üzerine uzman yorumu şeklinde yazılar yazan yazarlara, bunu gerçekten dert edinmiş değerli insanlara sahip bu sözlük. ha ayrıca, ben kar yağışından dolayı yaşadığım ilçe istanbul'dan soyutlandığı için efes maçına gidemezken bu sözlüğün değerli yazarları kar kış dinlemeden, gerekirse trene binerek o salona gittiler, bunu sözlükte hiç dillendirmeden.
hayatında bir kere voleybol maçı izlemeyi geçin, olimpiyatları takip edip sözlüğe aktaran insanlar var bu sözlükte. yeni yıla nba maçı izleyerek giren, olimpiyatlarda brezilya ile oynadığımız kadın voleybol maçını izlemek için sabah 6'da uçağı olmasına rağmen uykusuz kalan var, var oğlu var, kartal sözlük çok değerli insanları, değişik görüşleri barındıran bir oluşum.
ben bir entryde kullandığım 'top kafalı taraftarlar ve yöneticiler' tanımı herhangi bir yazarı incittiyse özür dilerim. ama yöneticilerden dilemem, o ayrı, bu ingilizcede sıkça kullanılan '-head' ile kelime oluşturma durumudur. footballhead dersin, işi gücü futbol olan anlamına gelir, potterhead dersin harry potter hayranı, metalhead dersin metal müzik tutkunu, bu asla bir hakaret değildir.
beşiktaş'ın elbette işi gücü,algısı futboldan ibaret taraftarları olabilir. ben onlara kırgın olsam da görüşleri budur ve asla onlara hakaret etme hakkım yoktur, ama yöneticilerin böyle olma lüksü yoktur.
sözlerim bunlardan ibarettir.
kartal sözlük'ün demirbaşı haline gelmiş ya da sözlükte belirli bir süredir yazan herkes çok büyük saygıyı hakketmekte ve yabancıların 'gloryhunter' dediği iyi gün taraftarı olmadığı aşikar insanlardır.
kartal sözlük, hali hazırda bir amatör branşlar tayfasına sahiptir ve bu tayfa elinden geldiğince hentbol maçlarına gider, antrenmanları ziyaret eder, gerekirse rakı masasında dahi beşiktaş'ın istikbalini düşünür, buna kafa yorar.
ha, beşiktaş taraftarı dediğin kümede, ki en azından 5-6 milyon insan vardır bu kümede, amatör branşları kambur olarak göreni de olur, quaresma'yı tüm yaptıklarına rağmen savunanı da olur, olcay şahan'ı, oğuzhan özyakup'u guti'ye quaresma'ya değişmeyeni de olur. homojen bir kitle olmamız söz konusu değil, herkesin de kendi doğrusu var.
x kişi amatör branşları gereksiz bulmasına rağmen her sene formasını kombinesini alıp futbol takımını karda çamurda destekleyebilir, ayrıca merak etmesin x kişisi, biz de fırsatını bulduğumuzda dondurucu soğukta takımı tribünden destekleyen insanlarız.
hentbol takımı her önemli maç kazandığında onlar kutlamalarını bitirip soyunma odasına gidene kadar salonu terketmeyen insanlarız. bunu övünerek söylemiyorum, çünkü onların fedakarlıklarına karşılık bizim salonu doldurup destek olmamız, maçın en kritik anında duyabilecekleri şekilde motive edici şeyler söylememiz bizim boynumuzun borcu. ama bu sözlükte amatör branşları takip eden hiç kimsenin samimiyetinden şüphe duyulamaz.
erkek basketbol takımı konusuna hiç girmeyelim isterseniz, basketbol takımı şampiyon olurken de yollardaydık, takım dağıtılıp kanatsız kuşa çevrildiğinde, avrupada fark yediğinde hala yollardayız. üstelik basketbol üzerine uzman yorumu şeklinde yazılar yazan yazarlara, bunu gerçekten dert edinmiş değerli insanlara sahip bu sözlük. ha ayrıca, ben kar yağışından dolayı yaşadığım ilçe istanbul'dan soyutlandığı için efes maçına gidemezken bu sözlüğün değerli yazarları kar kış dinlemeden, gerekirse trene binerek o salona gittiler, bunu sözlükte hiç dillendirmeden.
hayatında bir kere voleybol maçı izlemeyi geçin, olimpiyatları takip edip sözlüğe aktaran insanlar var bu sözlükte. yeni yıla nba maçı izleyerek giren, olimpiyatlarda brezilya ile oynadığımız kadın voleybol maçını izlemek için sabah 6'da uçağı olmasına rağmen uykusuz kalan var, var oğlu var, kartal sözlük çok değerli insanları, değişik görüşleri barındıran bir oluşum.
ben bir entryde kullandığım 'top kafalı taraftarlar ve yöneticiler' tanımı herhangi bir yazarı incittiyse özür dilerim. ama yöneticilerden dilemem, o ayrı, bu ingilizcede sıkça kullanılan '-head' ile kelime oluşturma durumudur. footballhead dersin, işi gücü futbol olan anlamına gelir, potterhead dersin harry potter hayranı, metalhead dersin metal müzik tutkunu, bu asla bir hakaret değildir.
beşiktaş'ın elbette işi gücü,algısı futboldan ibaret taraftarları olabilir. ben onlara kırgın olsam da görüşleri budur ve asla onlara hakaret etme hakkım yoktur, ama yöneticilerin böyle olma lüksü yoktur.
sözlerim bunlardan ibarettir.
taraftarı bunaltan sıkıntıdır. bak bu zor zamanlarımızda ashley cole, fabio coentrao gibi transfer istemiyoruz, ptt 1. lig'den gelecek genç ve yetenekli bir oyuncuya razıyım ben, yeter ki savunma yeteneği v bilgisi üst düzeye yakın, biraz da hücuma katkı verebilecek bir oyuncu olsun, arkası tarla gibi boş kalmasın.
bunalıyoruz yahu, yattığımız yerden kalkamıyoruz;http://sphotos-b.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/1774_4566950084678_1494804996_n.jpg
bunalıyoruz yahu, yattığımız yerden kalkamıyoruz;http://sphotos-b.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-ash4/1774_4566950084678_1494804996_n.jpg
transferi elinizdeki eski drogba formalarını değerlendirmek için muhteşem bir fırsattır.
http://www.talksport.co.uk/sites/default/files/imagecache/ts_magazine_big_picture/baKit030113.jpg
http://www.talksport.co.uk/sites/default/files/imagecache/ts_magazine_big_picture/baKit030113.jpg
dünya kulübü barcelona'nın resmi ismi Futbol Club Barcelona olmasına rağmen basketboldan hentbola hatta yakın zamana kadar beyzboldan sürat patenine kadar geniş bir yelpazede branşlara sahip olduğu düşünülürse beşiktaş için bir yük olarak görülmesini anlayamıyorum.
ayrıca borussia dortmund'un görüleceği üzere oldukça güzel kadınlardan oluşan bir kadın hentbol takımı bile vardır;http://www.bvb-handball.de/
her neyse, ingiliz kulüplerinin sadece futboldan ibaret olmasını önemli bulmuyorum. ingiltere'de futboldan sonra rugby gelir ve neredeyse her şehrin önemli sayıda destekçiye sahip rugby takımı vardır. özellikle wigan'ın rugby takımı futbol takımından daha fazla seyirci çeker maçlara. ingiltere'deki basketbol liginin çok amatör olduğunu da belirtelim.
toplam maliyeti futbol takımının ortalama bir oyuncusuna denk amatör branşlara göz dikmek beşiktaşlı olmanın özüne yakışmaz. bu takım için en ihtiyaç duyulan anlarda kaybolan, atlético madrid karşısında koşmaya tenezzül etmeyen quaresma için binlerce adam evlat acısı yaşarken onun yıllık ücretinin onda biri kadar maliyeti olmayan, üstelik o maaşlarını da aylarca alamayan ama buna rağmen fedakarlıkta bulunup sırf beşiktaş'ın ismini lekelememek için kalıp savaşan bütün kupaları kazanan beşiktaş hentbol takımının bana yaşattığı mutluluğu nasıl gözardı ederim?
adı bile jimnastik kulübü olan bir kulübün sadece futbola odaklanmasından nasıl utanç duymayız?
amatör branşlar beşiktaş'ın hayat damarlarıdır. gerçek beşiktaşlının gurur vesilesidir. amatör olan o sporcular değil onların amatör branş olarak adlandırılmasına sebep olan futbol topu kafalı yöneticilerdir ve taraftarlardır.
ayrıca borussia dortmund'un görüleceği üzere oldukça güzel kadınlardan oluşan bir kadın hentbol takımı bile vardır;http://www.bvb-handball.de/
her neyse, ingiliz kulüplerinin sadece futboldan ibaret olmasını önemli bulmuyorum. ingiltere'de futboldan sonra rugby gelir ve neredeyse her şehrin önemli sayıda destekçiye sahip rugby takımı vardır. özellikle wigan'ın rugby takımı futbol takımından daha fazla seyirci çeker maçlara. ingiltere'deki basketbol liginin çok amatör olduğunu da belirtelim.
toplam maliyeti futbol takımının ortalama bir oyuncusuna denk amatör branşlara göz dikmek beşiktaşlı olmanın özüne yakışmaz. bu takım için en ihtiyaç duyulan anlarda kaybolan, atlético madrid karşısında koşmaya tenezzül etmeyen quaresma için binlerce adam evlat acısı yaşarken onun yıllık ücretinin onda biri kadar maliyeti olmayan, üstelik o maaşlarını da aylarca alamayan ama buna rağmen fedakarlıkta bulunup sırf beşiktaş'ın ismini lekelememek için kalıp savaşan bütün kupaları kazanan beşiktaş hentbol takımının bana yaşattığı mutluluğu nasıl gözardı ederim?
adı bile jimnastik kulübü olan bir kulübün sadece futbola odaklanmasından nasıl utanç duymayız?
amatör branşlar beşiktaş'ın hayat damarlarıdır. gerçek beşiktaşlının gurur vesilesidir. amatör olan o sporcular değil onların amatör branş olarak adlandırılmasına sebep olan futbol topu kafalı yöneticilerdir ve taraftarlardır.
acie law, kyle hines , pero antic, printezis , spanoulis'in ana sıkıntıyı yaratacağı, sloukas, papanikolau, gecevicius, perperoglou'nun sürpriz belalı kontenjanında bulunduğu maç. ilk maçında caja laboral'a kaybetmeleri bu maça çok ciddi başlayacaklarını gösteriyor, istanbul'da 98-73 yenildikleri efes'i kendi sahalarında 75-53 gibi bir skorla yenmeleri de kafayı savunmaya yorduklarında ne kadar tehlikeli olduklarının kanıtı. tabi beşiktaş'ın grubun en düşük sayı ortalamalı takım olması, vidmar'ın bazen kenarda unutulup falker'ın potaya gidememesi, jerrels'ın birebirlerinden başka çaremizin kalmadığı anlar da akıllara gelince kan şekerim düşüyor, ben maça kadar uzanayım kitap falan okuyayım bari.
ne olursa olsun çıkıp savaşmamız gereken maç. bu takım deplasmanda cska'ya ilk yarıda 51 sayı atmayı da başardı, direnerek savunma da yapabilirsek başlarına bela olabiliriz.
ne olursa olsun çıkıp savaşmamız gereken maç. bu takım deplasmanda cska'ya ilk yarıda 51 sayı atmayı da başardı, direnerek savunma da yapabilirsek başlarına bela olabiliriz.
2010/11 sezonunda nec nijmegen formasıyla 23 golle hollanda gol kralı olup portekiz'in sporting lisbon takımına transfer olan belçikalı golcü.
kendisi 220 bin euro karşılığında gençlerbirliği'ne kiralanmıştır ve oldukça iyi bir transferdir. bakalım türkiye'deki etkisi ne yönde olacak.
kendisi 220 bin euro karşılığında gençlerbirliği'ne kiralanmıştır ve oldukça iyi bir transferdir. bakalım türkiye'deki etkisi ne yönde olacak.
vujacic'in felaket bir yüzdeyle oynamasına rağmen [ybkz]swh[/ybkz] efes'in çok rahat kazandığı maç. özellikle josh shipp çaldığı toplarla attığı üçlüklerle çok etkili oldu. savunma da sağlam olunca galibiyet rahat geldi.
yalnız benim takıldığım birkaç nokta var naçizane, paylaşayım, belki birileri beni aydınlatır;
salonda devre arası yayını.
beşiktaş maçlarında devre arasında salonda roksan kunter-ihsan bayülkenli bir devre arası analizi yapılıyor mu? yapılıyorsa da biz kaçırıyoruz demek ki.
tüm yorumcuların efes'i tabir-i caizse pırıl pırıl yapması. farklı yenilse dahi eleştiri dozajını düşük tutması.
şovenizm. evet, yıl olmuş 2013, ama anadolu efes, devre arasında dansçı kızlara 10. yıl marşıyla bayrak şov yaptırıyor. kendileri de biliyordu herhalde karşılarında bir yunan takımı olmasa o salonun o kadar dolmayacağını, ama sırf böyle küçük kazançlar için bayrak gibi 10.yıl marşı gibi önemli değerleri meze etmek çok büyük ayıp. yıl olmuş 2013 yahu, kardak krizi günlerinde miyiz allah aşkına?
imkanlar, imkanlar, imkanlar.
anadolu efes, gazetelere yarım sayfa ilan veriyor; 'komşu kusura bakma gürültülü olacak' falan diye klasik türk-yunan çekişmesi yaratıyor, sonra ücretsiz otobüs seferleri düzenliyor, ücretsiz bayraklar şunlar bunlar derken salonu dolduruyor. buna kızmıyorum, imkan var ve yapılıyor. ben de işim gücüm olmasa, evim uzak olmasa yanımda arkadaşımla gider keyifle maçı izlerdim.
benim en üzüldüğüm nokta tarihinde ilk kez euroleague oynayan beşiktaş'ın yarı yarıya boş salonda top 16 oynuyor olması. tamam efes maddi güce sahip iyi hoş da, sen beşiktaşsın yahu. sen bu salonu doldurabilmelisin, doldurman için illa galatasaray veya fenerbahçe'ye karşı oynamamız mı lazım?
yalnız benim takıldığım birkaç nokta var naçizane, paylaşayım, belki birileri beni aydınlatır;
salonda devre arası yayını.
beşiktaş maçlarında devre arasında salonda roksan kunter-ihsan bayülkenli bir devre arası analizi yapılıyor mu? yapılıyorsa da biz kaçırıyoruz demek ki.
tüm yorumcuların efes'i tabir-i caizse pırıl pırıl yapması. farklı yenilse dahi eleştiri dozajını düşük tutması.
şovenizm. evet, yıl olmuş 2013, ama anadolu efes, devre arasında dansçı kızlara 10. yıl marşıyla bayrak şov yaptırıyor. kendileri de biliyordu herhalde karşılarında bir yunan takımı olmasa o salonun o kadar dolmayacağını, ama sırf böyle küçük kazançlar için bayrak gibi 10.yıl marşı gibi önemli değerleri meze etmek çok büyük ayıp. yıl olmuş 2013 yahu, kardak krizi günlerinde miyiz allah aşkına?
imkanlar, imkanlar, imkanlar.
anadolu efes, gazetelere yarım sayfa ilan veriyor; 'komşu kusura bakma gürültülü olacak' falan diye klasik türk-yunan çekişmesi yaratıyor, sonra ücretsiz otobüs seferleri düzenliyor, ücretsiz bayraklar şunlar bunlar derken salonu dolduruyor. buna kızmıyorum, imkan var ve yapılıyor. ben de işim gücüm olmasa, evim uzak olmasa yanımda arkadaşımla gider keyifle maçı izlerdim.
benim en üzüldüğüm nokta tarihinde ilk kez euroleague oynayan beşiktaş'ın yarı yarıya boş salonda top 16 oynuyor olması. tamam efes maddi güce sahip iyi hoş da, sen beşiktaşsın yahu. sen bu salonu doldurabilmelisin, doldurman için illa galatasaray veya fenerbahçe'ye karşı oynamamız mı lazım?
hakkında 13 ocak 2012 manchester united liverpool maçına yetişemeyeceği haberleri yayılan oyuncu.
(bkz: ay hadi inşallah)
yasal uyarı: bir oyuncunun sakatlanmasını/mevcut sakatlığının uzamasını dilemek çok büyük zalımlıktır ama rooney 2 hafta daha dinlensin, sonuçta hiçbir şey sağlıktan önemli değil.
(bkz: ay hadi inşallah)
yasal uyarı: bir oyuncunun sakatlanmasını/mevcut sakatlığının uzamasını dilemek çok büyük zalımlıktır ama rooney 2 hafta daha dinlensin, sonuçta hiçbir şey sağlıktan önemli değil.
henüz 18 yaşında büyük beklentilerle internacional'dan transfer olduğu ac milan'da sakatlıklardan yakasını kurtaramayan genç ve yetenekli golcü.
brezilya'nın corinthians kulübüne transfer olarak yuvaya dönen ünlü brezilyalı oyuncular kervanına katılmıştır.
http://tinyurl.com/adokp2l
brezilya'nın corinthians kulübüne transfer olarak yuvaya dönen ünlü brezilyalı oyuncular kervanına katılmıştır.
http://tinyurl.com/adokp2l
sol bek transferi konusunda ali ağaoğlu'na taş çıkaran teknik direktörümüz.
'bu değil, bu da değil, bu hiç değil...beni anlamıyorsunuz!'
'bu değil, bu da değil, bu hiç değil...beni anlamıyorsunuz!'
konuyla ilgili olanlar için basit bir dille anlatılmış bir video;
http://tinyurl.com/a29r6uv
http://tinyurl.com/a29r6uv
ptt 1. lig'in maddi açıdan en geniş imkanlı takımı. mustafa denizli'nin gelişinin ardından ilk transfer florin cernat oldu, ceyhun gülselam, kadir arı, atınç nukan gibi genç oyuncuların kiralanması gündemde. bir de iki forveti uche kalu ve ousman jallow sakatlıkları atlatıp form tutarsa bu takımı kimse tutamaz.
forma almak isteyen taraftarlarını şaşırtan kulüptür ayrıca;http://tinyurl.com/aswmkq9
[ybkz]swh[/ybkz]
forma almak isteyen taraftarlarını şaşırtan kulüptür ayrıca;http://tinyurl.com/aswmkq9
[ybkz]swh[/ybkz]
veteran golcü mehmet yılmaz ile anlaşan kulüp.
memeliler arasındaki en yüksek eşcinsellik oranına sahip tür imiş.
http://9gag.com/gag/6224430
'nananana buttman' şakalarını duyar gibiyim.
bu arada, hayvancıklar göremiyor ki, tuttuklarını...
http://9gag.com/gag/6224430
'nananana buttman' şakalarını duyar gibiyim.
bu arada, hayvancıklar göremiyor ki, tuttuklarını...
raul meireles vakası sonrası an itibariyle aziz yıldırım ve ünal aysal'a 21, sadri şener'e de 30 gün hak mahrumiyeti cezası vermiştir.
şaşırdınız değil mi? ben de şaşırdım beşiktaş'a ceza gelmemesine, bari manuel fernandes'e 3 maç ceza verseydiniz alışmıştık.
şaşırdınız değil mi? ben de şaşırdım beşiktaş'a ceza gelmemesine, bari manuel fernandes'e 3 maç ceza verseydiniz alışmıştık.
bugün oynanan ac milan-pro partita hazırlık maçında bazı seyircilerin ırkçı hareketleri sonrası topu kapıp tribünlere şutlamış, ardından formasını çıkarıp olaya tepki göstererek maçı terketmiştir, tabi maç da iptal olmuş gibi görünüyor.
hepimiz kevin-prince'iz, o maymun sesi çıkaranların allah belasını versin.
http://tinyurl.com/as7e9ey
edit: italyadaki ırkçılık olayı gerçekten haddini aştı, eski statlardan önce buna el atılması gerekiyor.
---------------alıntı---------------
Non LFC:
Boateng kicks the ball at Pro Partita fans for making monkey sounds and chanting ''Born a monkey, die a monkey'
---------------alıntı---------------
hepimiz kevin-prince'iz, o maymun sesi çıkaranların allah belasını versin.
http://tinyurl.com/as7e9ey
edit: italyadaki ırkçılık olayı gerçekten haddini aştı, eski statlardan önce buna el atılması gerekiyor.
---------------alıntı---------------
Non LFC:
Boateng kicks the ball at Pro Partita fans for making monkey sounds and chanting ''Born a monkey, die a monkey'
---------------alıntı---------------
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?