fani madida

doğum günü kutlu olasıca yazar. iyi ki doğmuş.

bana biraz kolaya kaçmak gibi geliyor bu söylem. zeki demirkubuz'u severim ve beşiktaşlılığına da inanırım. ama bence bu noktada yanlış düşünüyor. fenerbahçelisi galatasaraylısı beşiktaş kongre üyesiyken, zeki demirkubuz gibi sağlam beşiktaşlılar tam da bu sebeple kongre üyesi olmalıdır. bu kulüp artık kişilerin şahsi çıkarlarının oyuncağı olmaktan uzaklaşıp, beşiktaş'ın menfaatleri doğrultusunda yönetim sergileyecek kişileri göreve getirmelidir. bunun da yolu beşiktaş sevgisini yaşayan insanların taşın altına elini koymasıdır.

uzun bir zaman sonra "başkanımız" diyebildiğimiz bir kişi geldi kulübün başına. şu an maddi sorunlar aşılmaya çalışılıyor. bu başarıldıktan sonra sıra elbet kongre farelerinin temizlenmesine de gelecek. bu temizlik yapıldıktan sonra kongre üyesi olmak zaten kolay. önemli olan böylesi zor bir süreçte elinden geleni yapmaktır.

"benim tek oyum neyi değiştirir ki" diye düşünüyor da olabilir. ama en azından safı belli olur.

spor toto süper final 3. hafta maçı. başlama saati 19:00.

spor toto süper final avrupa ligi 3. hafta maçı. başlama saati 15:00.

ankara tandoğan meydanında icra edilecek konser. mustafa ceceli emekçilerle dayanışma konseriymiş adı da.

isteyen sanatçı istediği gün ve istediği yerde konser yapar buna diyecek bir şey tabii ki yok. ama eğer amaç 1 mayıs'ı bölmek, provokate etmekse o zaman buna itiraz edilir. 1 mayıs'ın ankara ayağının nerede başlayacağı ve biteceği belliyken adı cemaat ile anılan bir sanatçı ile alternatif alan belirlerseniz o zaman kutuplaşmanın dik alasını yapmış olursunuz. bülent arınç da "bizim dönemimizde kutuplaşma sona erdi" diye milleti kandırmak için fazladan salya sümük ağlama mesaisi yapmak zorunda kalır.

14 yaşındaki yunus yeltek isimli çocuk tarafından gerçekleştirilen eylem. hayvan vahşetine karşı biri olsam da kendisine saldıran bir köpekten kurtulmak için yapabileceği tek şey onu öldürmekse doğruyu yapmıştır.

(bkz: ayıboğan)

her yönüyle muhafazakarlaşan toplumumuzun önündeki son hedefidir.

bunu yapmak için sanatçılar sindirilir, sanatla ilgili kurumların başına sanattan zerre anlamayan bürokratlar getirilir. oynanacak oyunlardan tutun da o oyunlarda oynayacak oyunculara kadar bu bürokratlara yetki verilir. her şeye rağmen doğru bildiğini söylemeye gayret eden sanatçılar hakkında dava açılır.

sanat özü itibari ile isyan etmek,eleştirmek üzerine kuruludur. bu sebeple sanatın ve sanatçının yaratıcı olması onun eleştirel olması ile alakalıdır. ama siz sanatın yaratıcı olmasını değil de belli siyasi amaçlara hizmet etmesini istiyorsanız bunu umursamazsınız tabii.

özetle, her kuşu siktik bir leylek kaldı.

bursa emniyet müdürü ali osman kahya tarafından beyan edilmiş. insan kafayı seksle bozunca her yerde bunu görüyor tabi haliyle. söz konusu emniyet müdürü bursa eminiyet müdürü olunca akla bir de şöyle bir şey geliyor belki alakalıdır;

(bkz: bursa çocuğuyum her yerde sikişirim ben)

akp milletvekili oya eronat'ın zeynep altıok akatlı'yla komisyonda yaptığı konuşmasının ana fikri. halen bir insanlık ayıbını meşrulaştırma çabası içinde bazıları. üstelik işin asıl enteresan yanı bu kişinin meclis insan hakları ihlallerini araştırma komisyonunda olması. yani en duyarlı olması gereken akpli bu halde. gerisini varın siz düşünün artık.

http://t24.com.tr/haber/akp-hic-aziz-nesin-konusmasaydi-da-babam-sivasta-olmeseydi-dediniz-mi/202498

3. geleneksel kartal sözlük piknik organizasyonu'na sağlam katılım göstermesi muhtemel oluşum. şimdilik 4 kişilik katılım görülüyor. bu sayının daha da artacağı yönünde duyumlar da alıyoruz. neredeyse otobüs tutup gelicez yani o derece.

piknik denilince türk insanının vazgeçilmezleri arasında olan çizgili pijama atlet ve terliklerimizle gideceğimiz piknik olacak.

bu konuda bazı yazarlarımız oldukça hevesliymiş zaten.

doğum günü kutlu olasıca yazar. pek ortalarda görünmese de sözlük organizasyonlarının değişmez ismi olur her zaman. iyi ki doğmuş.

başkanımızın yardım kampanyası ile ilgili sesimizi duymuş olduğunu gösteren, bu açıdan umut veren açıklamadır. tabii umut verici tek kısım burası. onun dışında bahsettiği tablo oldukça karanlık.

http://www.bjk.com.tr/tr/haber/52106/kamuoyuna_duyuru.html

bence amaç yönetime sesimizi duyurmak olmalı. bunun için beşiktaş amaçlı yayın yapan web siteleri ortak bir bildiri yayınlayabilir mesela. amaç yönetimi bir bağış kampanyası için yönlendirmek olur. eğer ki sesimizi duyurup bağış kampanyası düzenlenmesinde etkili olursak bu durumda söz konusu bağış kampanyaısnı gündemde tutmak için elimizden geleni yaparız.

bazıları kampanyaya ne gerek var bağış yapacak zaten yapar gibi düşünebilir. fakat türkiye çapında ses getirecek bir bağış için yönetimin de katılacağı bir organizasyon gerekliliği şüphesiz.

yani bence ilk aşamada amaç beşiktaş web siteleri ile iletişime geçip ortak bir bildiri yayınlamak olmalı.

mayıs sonu itibari ile kesin katılım listemizin şekillenmesi gerekiyor. haziran ayı içerisinde sayıya göre araç ve mekan temini konularıyla ilgilenmemiz gerekecek çünkü. bu sebeple katılma durumu olan arkadaşlar bu başlık altında ya da özel mesaj yoluyla bize durumlarını bildirsinler.

"ben o kadar uzun vadeli plan yapmam ki yea" diyenler de katılma olasılıkları var ise bildirsinler, olur da vazgeçme durumu olursa çıkarırız listeden zaten sorun değil.

o zaman listeyi ufaktan şekillendirmeye başlayalım. şimdilik belki gelirimcileri de listeye dahil edelim, duruma göre değişiklik yapılır zaten.

başlık altında tarih netleştikten sonra gelme olasılıklarını bildiren yazarlarımız;

forzanrchy
seren1903
semt bizim aşk bizim
albatros
dingoc
konuşkankartal
simsiyah
la bebe
metalmilitia
primus inter pares
19seda03
avcarlıçürük
forvet faruk
siyahbeyazbiradam
kaptan
q7aresma
ecem
leia
gamzelim
meltem1903
ssm
babasınıntkımınıtutankız
amiga500

şeklindedir. ekleme ve çıkarmalar için bize müraacat ediniz.

edit: pi sayısı 3 ; "cumartesi olursa gelemem" cümlesi "pazar olursa gelirim" olarak kabul edilmiştir.

tepki vermekte bana göre haklı oldukları bir konuda konunun muhattabını alenen tehdit ederek, haklıyken haksız duruma düşen taraftar oluşumu.

http://www.ultraslan.com/Oku.asp?okuID=2541

2012-2013 sezonunda devam etmeyecekmiş. getirilmesi bile saçmaydı zaten.

22 nisan 2012 galatasaray fenerbahçe maçının ardından mehmet topuz tarafından fatih terim'e söylendiği iddia edilen beyanat. her iki takım da benzer karakterde oyuncular barındırdığı için birinin diğerini yermeye hakkı yok sanırım. söylenecek tek şey bu adam iyi ki beşiktaş'a gelmemiş.

son bir değişiklik olmazsa 17 haziran 2012 tarihinde yapılacak olan pikniktir. üniversite sınavının 2 hafta sürüyor olması sebebiyle ne yazık ki ayarlamamızı ona göre yapamıyoruz. 30 haziran-1temmuz haftasonu olması da ne yazık ki mümkün değil.[ybkz]swh[/ybkz] hadi beni siktir et de forzanarchy olmadan piknik organize etmek pek mümkün olmayacak.

yukarıda açıklanan tüm bu sebepleren dolayı[ybkz]swh[/ybkz] piknik tarihimiz 17 haziran 2012 pazar günüdür.

ne yazık ki iflasın eşiğinde olan kulübümüz.

söz konusu iflasa neden olacak borçların büyük kısmı son 8 yıl içerisindeki demirören yönetiminde gerçekleşti. kendisi futboldan çok anlıyormuş gibi tff başkanı oldu üstüne bir de. neyse bizden uzak oldu en azından.

kulüp olarak geçmişten tabii ki hesap sormalıyız. fakat görünen o ki bu borç geçmişten sorulacak hesaplarla ya da kemer sıkma politikalarıyla kapanacak gibi değil. borcu kapatmak için tüm camia bu işe el atmalı. bunun için kulübe maddi yardımda bulunmayı özendirmemiz ve belki de bir kampanya başlatmamız şart.

başta yönetim ve camianın önde gelen iş adamları olmak üzere bir bağış kampanyası başlatılmalı. bağış yapılmasını ya da ürün satın alınması özendirecek manevi önemi olan bazı etkinlikler de planlanabilir. kulübümüzün düze çıkmasını istiyorsak kısa vadede buna mecburuz. yoksa beşiktaş gibi koskoca bir kulüp iflas edecek.

bunu yaparken diğer kulüp taraftarlarının dilenmekten vs. bahsetmeleri şaşırtıcı olmaz. fakat sırf bu sebeplerle böyle bir organizasyondan kaçınmak da mantıklı değil. bırakalım kim ne söylüyorsa söylesin. biz beşiktaş'ımızı düze çıkaralım da gerisi mühim değil.

demirören yüzünden oluşan borçları biz niye ödeyelim gibi bir düşünce de olabilir. ona da peşinen cevap verelim. evet haklısınız demirören'in çığ haline getirdiği borçları ödemek hepimize koyacaktır. fakat hesap sormak o kadar da kısa vadeli bir iş değil. önce beşiktaş'ımızı şu bataktan kurtaralım sonra zaten yapılanların hesabı sorulur elbet.

umarım böyle bir etkinlik planlanır ve hayata geçirilir.