disiplinsiz ve götü kalkık oyunculardır genelde bunlar. beşiktaş gibi bir camiada bulduğu forma şansını elinin tersiyle ittikten sonra pişman olurlar ama bu bir işe yaramaz artık.
genellikle ırkçılıkla bağdaştırılsa da ırkçılıktan çok daha ötedir. kadının parçalanmış saçlarıyla duvar köşesinde sinir kriziyle kendinden geçtiği anı görüp ben burada dayanamazken orada olayı gülerek izleyen orospu çocukları nasıl beceriyorlar bunu hayret ediyorum.
olay sonrasında dayak yiyen kadının transeksüel olmasından dem vurup kendilerini haklı çıkarmaya çalışan o iki kadının hangi cezaya çarptırılacağını bekleyip göreceğiz ama yine de pek ümitli olmamak gerek zira amerika'da eğer parasızsan bir hiç oluyorsun.
olay sonrasında dayak yiyen kadının transeksüel olmasından dem vurup kendilerini haklı çıkarmaya çalışan o iki kadının hangi cezaya çarptırılacağını bekleyip göreceğiz ama yine de pek ümitli olmamak gerek zira amerika'da eğer parasızsan bir hiç oluyorsun.
(bkz: ahh)
midesinden ziyade erkeğin ağzından geçen yoldur. ne kadar ağzına sıçarsanız o kadar iyidir.
25. yıl önce bugün gerçekleşen olay. günümüzde halen etkilerini görmeye devam ediyoruz. kanser vakalarının artışındaki en büyük etkendir bu olay. bugün hala nükleer santral kurulsun diyen, gözünü rant hırsı bürümüş başbakana biri bunu anlatsın. umurunda olursa tabi.
yazarlarımızın okumaya üşendiklerine inandığım kurallar bütünüdür. aksi takdirde uygulanması pek de zor değildir. her konuda en önde olmaya alışkın olan büyük beşiktaş taraftarı'nın şurada yazılı bir kaç kuralı uygulamaktan neden imtina ettiğini anlayabilmek gerçekten zor.
geçmişi bırakıp yoluna bakması gerekenler için dinlenesi şarkı. aylin aslım-gripin sözde düeti vardır bir de bu şarkının. birol sağa sola bakarak geçiriyor koca şarkıyı.
pazar gününün 1 mayıs'a denk gelmesi sebebiyle 30 nisan cumartesi günü oynanacak olan müsabaka. başlama saati 19:00 olarak belirlenmiş.
yine yoğun eleştirilere maruz kalmış. eleştirileri cevaplamak adına bir kaç kelam etmek gerekirse;
öncelikle belirtmek gerekir ki kartal sözlük moderasyonu'nun entry düzenleme yetkisi vardır. imla hatası nedeniyle yapılan hatalar her zaman düzeltilebilir. eğer yazar yazdığı yazıyı "ne yazmışım" diye kaydet düğmesine basmadan önce ya da bastıktan sonra okuyup yaptığı hataları kendisi düzeltmemişse imla hataları moderasyon tarafından düzeltilir. eğer ki bir yazar bundan alınıyorsa sözlüğe göndermeden önce entrylerini okumalı ve hataları varsa bunları kendisi düzeltmelidir.
ayrıca önceki dönemde moderetörlük yapıp da kendi tavırlarıyla sözlükten ayrılan kimselerin olmasına sebebiyet vermiş yazarlara bu husus belki de hiç söylenmedi o yüzden kendi hatalarından kimlerin sözlükten gittiğini bilmiyor olmaları doğaldır.
ve yine ayrıca format konusunda bize akıl vermeye çalışan arkadaşlara öncelikle teşekkür ederiz fakat aynı hassasiyeti kendi entryleirnde görmeyi de isteriz tabii ki. mesela sadece kopyala-yapıştır türden entry girip alıntı olduğunu dahi belirtmeden kendi entrysiymiş gibi sözlükte yayınlamak da formata pek uygun değil sanki.
ve son olarak; moderasyona iş bırakmak ya da bırakmamak yazarların elindedir. herkes kendi kapısının önünü temiz tutarsa moderasyona görev kalmaz zaten. moderasyon sözlük yazarlarının entrylerini silmeye ya da düzenlemeye meraklı değil. herkes sözlüğe göndermeden önce yazdığını 1 kez olsun okursa sorun da kalmayacaktır zaten.
öncelikle belirtmek gerekir ki kartal sözlük moderasyonu'nun entry düzenleme yetkisi vardır. imla hatası nedeniyle yapılan hatalar her zaman düzeltilebilir. eğer yazar yazdığı yazıyı "ne yazmışım" diye kaydet düğmesine basmadan önce ya da bastıktan sonra okuyup yaptığı hataları kendisi düzeltmemişse imla hataları moderasyon tarafından düzeltilir. eğer ki bir yazar bundan alınıyorsa sözlüğe göndermeden önce entrylerini okumalı ve hataları varsa bunları kendisi düzeltmelidir.
ayrıca önceki dönemde moderetörlük yapıp da kendi tavırlarıyla sözlükten ayrılan kimselerin olmasına sebebiyet vermiş yazarlara bu husus belki de hiç söylenmedi o yüzden kendi hatalarından kimlerin sözlükten gittiğini bilmiyor olmaları doğaldır.
ve yine ayrıca format konusunda bize akıl vermeye çalışan arkadaşlara öncelikle teşekkür ederiz fakat aynı hassasiyeti kendi entryleirnde görmeyi de isteriz tabii ki. mesela sadece kopyala-yapıştır türden entry girip alıntı olduğunu dahi belirtmeden kendi entrysiymiş gibi sözlükte yayınlamak da formata pek uygun değil sanki.
ve son olarak; moderasyona iş bırakmak ya da bırakmamak yazarların elindedir. herkes kendi kapısının önünü temiz tutarsa moderasyona görev kalmaz zaten. moderasyon sözlük yazarlarının entrylerini silmeye ya da düzenlemeye meraklı değil. herkes sözlüğe göndermeden önce yazdığını 1 kez olsun okursa sorun da kalmayacaktır zaten.
adı beşiktaşla anılmaya başlayan oyuncu. bu kadarı bile midemi bulandırmaya yetmiştir. yönetimin böyle bir hata yapmayacağını umuyorum. bu adamla şampiyon olacaksak atınç nukan'la küme düşelim daha iyi.
bayern münih'te devam etmek istemediğini söyleyen türk futbolcu. türkiye'de forma giyebileceğini de söylemiş. yerli oyuncu statüsünde yapılabilecek en iyi transferlerden biri olur kendisi.
savunma oyuncusu sıkıntısı çektiğimiz şu dönemde kesinlikle kadroda tutulması gereken futbolcu. şu an için yerli stoperler arasında ondan daha iyisini bulmamız pek mümkün görünmüyor zaten. kendisi de beşiktaş'ta devam etmek istediğini her fırsatta söylüyor. umarım takımda kalır.
kadın ya da erkek ayırmaksızın insanlar abartmayı severler.[ybkz]swh[/ybkz] kadınların ve erkeklerin abartma konuları bazen kesişebildiği gibi kimi zaman da cinsiyetlerinin özelliklerine göre farklılık gösterebilir.
bu bağlamda bakıldığında erkeklerin abartmayı en sevdikleri konuların başında seks performansları gelir. sanki hepsi birer rocco siffredi'ymiş gibi anlatırlar. halbuki pek çoğu şahin k kadar dahi değillerdir.
bu bağlamda bakıldığında erkeklerin abartmayı en sevdikleri konuların başında seks performansları gelir. sanki hepsi birer rocco siffredi'ymiş gibi anlatırlar. halbuki pek çoğu şahin k kadar dahi değillerdir.
beşiktaş'ı kişi ve olaylardan bağımsız ve en önde tutmaktır. lakin bu kişi ve olaylara sadece beşiktaş için takılınmyacağı anlamına gelmez. şerefsizlik nadiren de olsa beşiktaşlılarda da görülebilen bir olgudur, böylesi bir durumda sırf beşiktaşlı olduğu için kişinin şerefsizliği hoş görülemez. bu beşiktaş'ın önceliğini hiç bir şekilde zedelemeyecektir zaten.
peşin not: yazılan bu entry'nin hiç bir sözlük yazarı ile bağlantısı yoktur.
peşin not: yazılan bu entry'nin hiç bir sözlük yazarı ile bağlantısı yoktur.
20 nisan 2011 gaziantepspor beşiktaş maçı'nın gölgesinde kalacak ve dünya basını tarafından pek ilgi gösterilmeyecek maç olacaktır.[ybkz]swh[/ybkz]
normalde yapılmayacak olsa da arkadaşı kırmamak adına yapılan eylemlerdir. sözlükte anket başlık açmak gibi.
ronaldo'nun penis fobisinden kaynaklı olabilir.
http://www.incicaps.com/resimler/1gm1bbth.gif
http://www.incicaps.com/resimler/1gm1bbth.gif
ysk tarafından verilen bu kararın yasal olduğunda şüphe yok. fakat bu karar ne kadar hukukidir, tartışılması gereken nokta bu olsa gerek. yani bir yasa hükmüne dayanarak verilen bir karar yasal olmakla birlikte, eşitlik, temel özgürlükler, insan hakları vb. temel hukuk normlarına aykırı ise hukuki olmaktan uzak olacaktır.
kararın bu kadar tartışma yaratması hem kanun maddesinin yetersizliğinden hem de uygulayıcı konumundaki ysk'nın yanlışlarından ileri gelmektedir. yani bu zamana kadar gülten kışanak'ın kızlık soyadı ile adli sicil sorgulaması yapmayan ysk bu seçimde böyle arama yapmayı da akıl etmiş ve milletvekili olmasının mümkün olmadığı kanaatine varmıştır.[ybkz]swh[/ybkz] aynı adli sicille milletvekilliği yapmış olan kimse bu seçimde aday olamıyorsa buna itiraz etmesi gayet olağandır.
sorunun biraz da kanun maddesinden kaynaklandığı açık. kanunla böyle bir yasak getirilmesi halk iradesini ortadan kaldırmak gibi görülebilse de esasen böyle bir yasak da olmaz zorundadır. zira böyle bir yasak olmadığında abdullah öcalan dahi milletvekili olup meclise girebilecektir ki bu durum söz konusu olduğunda kimse "halk iradesiyle girdi, hakkıdır" demeyecektir sanırım.
sonuç olarak bir daha bu sorunlarla karşılaşmamak için yapılması gereken; milletvekili olma engellerini düzenleyen kanun maddesinin oldukça hassas bir şekilde düzenlenmesi ve akpli,chpli ya da bdpli ayırmaksızın herkese eşit bir şekilde uygulanmasıdır. aksi takdirde kimse verilen kararların adil olduğuna inanmayacaktır.
kararın bu kadar tartışma yaratması hem kanun maddesinin yetersizliğinden hem de uygulayıcı konumundaki ysk'nın yanlışlarından ileri gelmektedir. yani bu zamana kadar gülten kışanak'ın kızlık soyadı ile adli sicil sorgulaması yapmayan ysk bu seçimde böyle arama yapmayı da akıl etmiş ve milletvekili olmasının mümkün olmadığı kanaatine varmıştır.[ybkz]swh[/ybkz] aynı adli sicille milletvekilliği yapmış olan kimse bu seçimde aday olamıyorsa buna itiraz etmesi gayet olağandır.
sorunun biraz da kanun maddesinden kaynaklandığı açık. kanunla böyle bir yasak getirilmesi halk iradesini ortadan kaldırmak gibi görülebilse de esasen böyle bir yasak da olmaz zorundadır. zira böyle bir yasak olmadığında abdullah öcalan dahi milletvekili olup meclise girebilecektir ki bu durum söz konusu olduğunda kimse "halk iradesiyle girdi, hakkıdır" demeyecektir sanırım.
sonuç olarak bir daha bu sorunlarla karşılaşmamak için yapılması gereken; milletvekili olma engellerini düzenleyen kanun maddesinin oldukça hassas bir şekilde düzenlenmesi ve akpli,chpli ya da bdpli ayırmaksızın herkese eşit bir şekilde uygulanmasıdır. aksi takdirde kimse verilen kararların adil olduğuna inanmayacaktır.
kürkçü dükkanına geri döndü
bir süre önce sözlüğe veda ederek sözlükle yollarını ayıran ankaralı yazar şizofren kartal sözlük'e geri döndü. dönüşüyle ilgili sorulara içtenlikle yanıt veren şizofren "gidişimiz suskun olmuştu ama dönüşümüz muhteşem olacak" dedi.
şizofren'in ankara gece hayatına kendisini kaptırdığı tüm parasını ankara pavyonlarında bitirdikten sonra kartal sözlük'e geri dönme gereksinimi hissettiği de gelen bilgiler arasında.
şizofren'in bu halini gören yazarlar "tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır" demekten kendilerini alamadılar.
bir süre önce sözlüğe veda ederek sözlükle yollarını ayıran ankaralı yazar şizofren kartal sözlük'e geri döndü. dönüşüyle ilgili sorulara içtenlikle yanıt veren şizofren "gidişimiz suskun olmuştu ama dönüşümüz muhteşem olacak" dedi.
şizofren'in ankara gece hayatına kendisini kaptırdığı tüm parasını ankara pavyonlarında bitirdikten sonra kartal sözlük'e geri dönme gereksinimi hissettiği de gelen bilgiler arasında.
şizofren'in bu halini gören yazarlar "tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır" demekten kendilerini alamadılar.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?