(bkz: içiyom ben yaa)
(bkz: sen kaç beni tanıdılar)
genellikle boğma yoluyla icra edilirdi. bunun sebebi öldürülen kardeşin asil kanının yere dökülmemesiydi. sen kardeşini öldür ama kanına kıyama, vay amk ya.
tutuklama kararlarının pek çoğunun temel gerekçesidir. esasen son derece muğlak bir kavram olduğundan kişisel yorumlara ve bazen de art niyetle kullanılmaya uygundur.
delil; dava konusu yapılan hakkın gerçekten var olup olmadığının anlaşılması için bu hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı vakıalar hakkında mahkemeye kanaat verilmesi işlemidir. hukuk davasında delillerin toplanması tamamiyle hakimin işidir. fakat ceza davasında delil toplama işi esas itibariyle cumhuriyet savcılarındadır. hakimlerin de delil toplama yetkisi tabii ki vardır ama savcı iddianame düzenlemek için yeteri kadar delile ulaşmak zorundadır. yani cumhuriyet savcısı soruşturmayı başlatır, delillere ulaşır ve karşıdaki kişinin suçluluğuna yetecek oranda delil bulur ise bu durumda iddianamesini hazırlayarak davayı açar.
anlaşılacağı gibi delillerin toplanması öncelikle soruşturma aşamasında yapılır, bu nedenle kovuşturma aşamasına gelmiş ve belli bir süredir yargılaması devam eden bir davada halen delillerin toplanmamış olduğunu savunmak pek de mantıklı olmayacaktır. zira bir kere savcı yeteri kadar delil bulamamış olsa idi bu durumda zaten dava açmaya gerek duymayacaktı. bir kişiyi 3 yıl boyunca tutuklu yargılayıp, halen delilleri karartma şüphesinden bahsedilirse bu durum da şüphesiz ki devletin acizliği anlamına gelecektir. 3 yıldır tutukladığı kişinin işlediği suça ilişkin delilleri toplayamayan devlet görevini yerine getiremiyor demektir. adil yargılanma hakkı kişinin aynı zamanda mümkün olan en hızlı şekilde yargılanmasını da içerir. geç gelen adaleti adalet olarak kabul etmek mümkün olmayacaktır. bu sebeple "delillerin karartılması ihtimali" ibaresini her kafamıza estiğinde değil gerçekten böyle bir durum var olduğunda kullanmak daha makul ve mantıklı olacaktır.
delil; dava konusu yapılan hakkın gerçekten var olup olmadığının anlaşılması için bu hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı vakıalar hakkında mahkemeye kanaat verilmesi işlemidir. hukuk davasında delillerin toplanması tamamiyle hakimin işidir. fakat ceza davasında delil toplama işi esas itibariyle cumhuriyet savcılarındadır. hakimlerin de delil toplama yetkisi tabii ki vardır ama savcı iddianame düzenlemek için yeteri kadar delile ulaşmak zorundadır. yani cumhuriyet savcısı soruşturmayı başlatır, delillere ulaşır ve karşıdaki kişinin suçluluğuna yetecek oranda delil bulur ise bu durumda iddianamesini hazırlayarak davayı açar.
anlaşılacağı gibi delillerin toplanması öncelikle soruşturma aşamasında yapılır, bu nedenle kovuşturma aşamasına gelmiş ve belli bir süredir yargılaması devam eden bir davada halen delillerin toplanmamış olduğunu savunmak pek de mantıklı olmayacaktır. zira bir kere savcı yeteri kadar delil bulamamış olsa idi bu durumda zaten dava açmaya gerek duymayacaktı. bir kişiyi 3 yıl boyunca tutuklu yargılayıp, halen delilleri karartma şüphesinden bahsedilirse bu durum da şüphesiz ki devletin acizliği anlamına gelecektir. 3 yıldır tutukladığı kişinin işlediği suça ilişkin delilleri toplayamayan devlet görevini yerine getiremiyor demektir. adil yargılanma hakkı kişinin aynı zamanda mümkün olan en hızlı şekilde yargılanmasını da içerir. geç gelen adaleti adalet olarak kabul etmek mümkün olmayacaktır. bu sebeple "delillerin karartılması ihtimali" ibaresini her kafamıza estiğinde değil gerçekten böyle bir durum var olduğunda kullanmak daha makul ve mantıklı olacaktır.
#100256
bir pavyon eğlencesi sırasında başkentli resul'e paraları bayılması sebebiyle, resul abimizin muhtemelen don üretici şahısa seslenme biçimi. öncelikle "kardeşim varsa daha getir gredi gartı yatacak" şeklinde söz konusu şahsı gazlayan resul abimizin, paraların devamının da gelmesi üzerine orgazm olmuşcasına "adamımsın la doncuuuuuuu" diye höykürmesine neden olmuştur.
söz konusu doncu şu videonun 2:13 saniyesinde görülebilir.
http://www.youtube.com/watch?v=LYUwxMtlFkc
söz konusu doncu şu videonun 2:13 saniyesinde görülebilir.
http://www.youtube.com/watch?v=LYUwxMtlFkc
fiyatları sanıldığının aksine gayet makuldür. mezeleri de oldukça güzeldir.
beşiktaş'ımızın 2011-2012 sezonu göğüs reklamı olacağı iddia edilmektedir. cola turka'ya göre 10 kere tercih edilesidir bana göre.
tam 6 yıl oldu aramızdan ayrılalı. bedenin belki çoktan toprak oldu ama şarkıların hala bizimle, huzur içinde uyu.
açılan başlık nik altı başlığı ise olması ihtimali çok daha kuvvetlidir. bir yazarın kim odluğunu merak edip nik altını okumak istersiniz ama bakarsınız ki hakkında hiç entry girilmemiş. yazık la kimin çocuğuysa diye içinizden geçirip nik altı başlığını açarsınız. aradan geçen zamanda aranızda çıkabilecek türlü fikirsel uyuşmazlık sonucunda kendi açtığınız başlıkta ayarı verir, rahatlarsınız.
olur öyle.
olur öyle.
beşiktaş'In olmazsa olmazıdır bu branşlar. başkanımızın kapatabilmekten bahsetmesi dahi utanç vericidir bana göre. futbol takımı ne kadar beşiktaşsa engelli basketbol takımı da o kadar beşiktaştır. hiç bir başkan kendince önemsiz gördüğü branşları kapatma yetkisinde olamaz.
akp sempatizanlarının pek hoşuna giden nane. yalnız bilmiyorlar ki adalet sisteminin iktidara bağımlı hale gelmesi bu kadar sevinilecek bir durum değil. gün olup akp hükümet olamadığında gelecek yeni iktidar da pek kolay şekilde kendi yargısını oluşturacak. işte o zaman hak,hukuk, adalet gibi kavramlarını telaffuz edip ağlamaya hakkınız olmayacak.
biraz olsun insani duygulara haiz olmak yeterli halbuki bu tür olaylarda zafer kazanmış havası yaratmamak için. suçlarını bile bilmeyen insanlar 3 yıldır tututklular. tüm deliller toplanmış olmasına rağmen halen delil karartma şüphesi sebebiyle hem de. ortada toplanmamış delil mi kaldı ki karartılsın? ayrıca bu adamlar milletvekili, kaçma şüpheleri falan da yok.
tüm bunlara rağmen sevinmeye devam edebiliyorsanız edin tabi, ama unutmayın ki ayarını bozduğunuz kantar gün gelir sizi de tartar.
biraz olsun insani duygulara haiz olmak yeterli halbuki bu tür olaylarda zafer kazanmış havası yaratmamak için. suçlarını bile bilmeyen insanlar 3 yıldır tututklular. tüm deliller toplanmış olmasına rağmen halen delil karartma şüphesi sebebiyle hem de. ortada toplanmamış delil mi kaldı ki karartılsın? ayrıca bu adamlar milletvekili, kaçma şüpheleri falan da yok.
tüm bunlara rağmen sevinmeye devam edebiliyorsanız edin tabi, ama unutmayın ki ayarını bozduğunuz kantar gün gelir sizi de tartar.
doğru düzgün bir bok üretmeden piyasa içinde tutunabilmesinin teşekkürünü dün akşam açık seçik yapan yönetmen. sanat düşmanı kimselere teşekkür eden sanatçıdır aynı zamanda. bir de ülkede her 100 kişiden 6sı cemaatçi derler. adamın arkasında alkışlayan kalabalığa bakıp ona göre konuşmak lazım.
düzenledikleri kampanya ile çocukalrın eğitimine destek veren kuruluş. "eğitim" yazıp 3353'e gönderilecek her 6 sms bir çcouğun 1 yıl boyuncaki eğitim masraflarını karşılamış olacak. ayrıca bu akşam saat 23:00'de kanal d'de yayınlanacak programlarına pek çok ünlü katılacak. detaylar için;
http://www.tegv.org/teleton
http://www.tegv.org/teleton
en uzun gün ve dolayısıyla en kısa gecedir. bu sebeple tek gecelik ilişki açısından pek tercih edilesi değildir.
hakimleri ve savcıları akp'ye yakınlık uzaklık derecesine göre atayan, akp'ye yakın olmayan hakim ve savcıları eşinden ve çocuğundan ayırmak pahasına saçma sapan yerlere atamakta beis görmeyen kurum. günümüzde tamamiyle akp'Nin güdümünde hareket etmektedir.
bahname sayesinde edindiğimiz enfes bilgilerden yalnızca biri. dikkate almakta fayda var.
bu dakika içinde beşiktaş'ın atacağı galibiyet golü tadından yenmez olur her zaman. tabi sonrasında aşağı doğru düşmeler ve bir kaç kişinin hastanelik olması da mümkün.
rot balans ustası tadında verdiği ayarlarla sözlüğe hızlı bir giriş yapan yazar. dilbilgisi kurallarına olan hassasiyeti üst seviyede.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?