Şu ana kadar onunla ilgili söylenmiş her şey ama her şey bir kenara, bir gün oturup sohbet etmek istediğim insandır.
Beşiktaşlı olamamış, olmasın da zaten.
Aslında bu muameli yapanlarla, futbolla ilgilenip de hiç bi bok anlamayan insanları kıyaslasak ikincisini tercih ederim.
Bir de bu adamın çok "efendi" olduğunu söylerler ya o kısmı hepten ironik.
Anlayamıyorum. Herkes bu adama efendi falan diyor. Herkes dediysem yandaş spor medyasından bahsediyorum tabii. Ama ben bu adamın hiç de efendi olduğuna katılmıyorum. Mızıkçı çocuklar gibi sürekli isyan halinde, sürekli bir laf sokma ve asık suratlılık. Her açıklaması bir başka olay. Gözümde futbolcusu Emre'den bir farkı yok.
Sanlı kaptanın öğütlerini ve kızgınlıklarını dinlerken, utancımızdan yere bakarak dinlediğimiz program. "Aferin çocuklar, aferin böyle oynayın, size de aferin kadın taraftarlar, ne güzel küfürler ediyorsunuz, valla böyle giderseniz erkekleri sollarsınız. Aferin..."gibilerinden...
ibleslerle savaşan bu iki kardeşin, onca masrafının nasıl karşılandığını merak ettiğim dizidir. Acaba bir yerlerde bunu anlattılar da ben mi kaçırdım. Her şey bir yana bayılarak izlediğimiz zeka ürünü bir dizi.
Beşiktaş'ı sevmediğini hatta pek çok yorumundan anladığım kadarıyla kendinden başka hiçbir futbolcuyu da sevmediğini düşünüyorum.
içi boşalmış, anlamını yitirmiş, reklam malzemesi olmuş, en kötüsü de kutlanacak bir gün gibi yaklaşılmış gündür.
Neden bu kadar olumlu bakıyorum bilmiyorum ama içimden bir ses yeneceğimizi söylüyor.
Ankara üniversitesi'nden bağımsızmışcasına takılan fakülte. Tiyatro Bölümü'nde 4 yılımı geçirdiğim, katkıları bol, hocaları sağlam olan fakültemdi. Ama yine de kurtulduğuma seviniyorum. 4 yıldan fazlası bayar zannımca.
Küçükken konser tiyatro, sergi vs için gittiğim, üniversite yıllarında da arkadaş çevresiyle birlikte kimi zaman sabahlara kadar içinde bulunduğum üniversite. Biyoloji bölüm binasında sincaplarla karşılaşabilir, ormanında kaybolabilirsiniz.
Bunu giydikten sonra ister Arap baharından ister Türkiye'nin sosyo ekonomik durumundan bahsedin, ciddiye alınmazsınız.
ayın yarısını bu düşünceyle diğer yarısını da bunun tersini düşünerek geçiriyorum. Ama en çok aklıma yatanı evden çalışmak evet evet en güzeli bu olsa gerek.
özellikle de derbilerde daha da önem kazanan soru.
Uzak mesafe ilişkisi gibidir. Ama yine de sevilir.
Pek çok insan için sevindiri fakat; eğrisi doğrusu olan bir ameliyat. Aynaya her baktığında bir yabancı göreceksin nihayetinde.
üniversitenin son yılında ki, bu 23 yaşıma denk düşer. Gece gündüz izlediğim, evdekilerin de beni izlemesine neden olan kanal.
Kaliteden anlar.
Bir dişi kartal olarak gideceğim maçtır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?