onun ben amına koyım. bu kadar adi aşağlık bu kadar karaktersiz iğrenç pislik yüzüne tükürülesi insan demektir.
ama gözünü sevdiğimin memleketinde daha böyle bir oluşuma ve kişiye rastlanılmamıştır. onun adı olsa olsa vatansever sporseverdir fekat bazı gözünü kibir bürümüşler göremezler bu gerçekleri.
terörist holigan
başbakanın götünden uydurduğu lakırdılardan biri. egemenler için zihin kontrolü yöntemlerinden biri de toplumda ortak düşman yaratmaktır. o yüzden gerek batıdaki ülkelerde gerekse bizimki gibi ikameci ülkelerde devlet başları da sürekli birilerini "terörist" ilan ederler. bunun amacı ortak bir korku yaratıp toplumun kenetlenmesini sağlamaktır. bizde tabi herşeyde olduğu gibi bu da karikatürleşmiş durumda. başbakan karşısında onu protesto eden kim varsa hepsini "terörist" ilan ediyor. metin lokumcu'yu da eşkiya ilan ederken aynı psikolojideydi.
---------------alıntı---------------
Bugün belki de Serenanın performansı kadar konuşulan konu da bakanların ıslıklanmalarıydı. Bazı vatandaşlarımız Eyvah dünyaya rezil olduk, Burası protestonun yeri mi herkes izliyor diyerek korkularını dile getirdi. Bu Türk kültürünün bir yansıması olabilir tabii, ailelerde sorunlar dışarıya yansıtılmaz. Ne kadar sorun olursa olsun komşu ziyaretlerinde gülümsenir.
iş iktidar eleştirmeye geldiğinde öyle değil pek. şimdi bu yazıyı politik bir yoruma çevirmek de istemiyorum ancak dünyaya rezil olma kısmı komik. Bu düşünce komik. Zira batının aldığımızı saydığımız medeniyetinde, insanların eleştirme hakkı mevcut. Devlet erkânı sadece Türkiyede eleştirilmiyor. Size yine tenisten bir örnek vereyim.
Avustralya Başbakanı Julia Gillard, bu sezon başında Avustralya Açık erkekler yarı finalini izlemek için tribündeki yerini almıştı. Tabii hükümeti yöneten kişiyi kameralar da çekecekti. Gillard maçın başlamasını beklerken dev ekranda belirdi. Konuşma yapmayacaktı. Sadece maçı izlemeye gelmişti ve kameralar ona yönelmişti. işte o anda Rod Laver Arenada ıslık ve yuhalama tufanı koptu. Avustralya halkı yönetimini beğenmediği başbakanını, konuşma bile yapmadığı sırada, sadece dev ekranda belirdi diye yuhaladı. Kimseye de rezil olmadı. Bunları aşabilmek lazım.
---------------alıntı---------------
http://tr.eurosport.com/onur-akmeric-rakete-fisildarken_blog162/onur-akmeric-rakete-fisildarken_post1620388/blogpostfull.shtml
Bugün belki de Serenanın performansı kadar konuşulan konu da bakanların ıslıklanmalarıydı. Bazı vatandaşlarımız Eyvah dünyaya rezil olduk, Burası protestonun yeri mi herkes izliyor diyerek korkularını dile getirdi. Bu Türk kültürünün bir yansıması olabilir tabii, ailelerde sorunlar dışarıya yansıtılmaz. Ne kadar sorun olursa olsun komşu ziyaretlerinde gülümsenir.
iş iktidar eleştirmeye geldiğinde öyle değil pek. şimdi bu yazıyı politik bir yoruma çevirmek de istemiyorum ancak dünyaya rezil olma kısmı komik. Bu düşünce komik. Zira batının aldığımızı saydığımız medeniyetinde, insanların eleştirme hakkı mevcut. Devlet erkânı sadece Türkiyede eleştirilmiyor. Size yine tenisten bir örnek vereyim.
Avustralya Başbakanı Julia Gillard, bu sezon başında Avustralya Açık erkekler yarı finalini izlemek için tribündeki yerini almıştı. Tabii hükümeti yöneten kişiyi kameralar da çekecekti. Gillard maçın başlamasını beklerken dev ekranda belirdi. Konuşma yapmayacaktı. Sadece maçı izlemeye gelmişti ve kameralar ona yönelmişti. işte o anda Rod Laver Arenada ıslık ve yuhalama tufanı koptu. Avustralya halkı yönetimini beğenmediği başbakanını, konuşma bile yapmadığı sırada, sadece dev ekranda belirdi diye yuhaladı. Kimseye de rezil olmadı. Bunları aşabilmek lazım.
---------------alıntı---------------
http://tr.eurosport.com/onur-akmeric-rakete-fisildarken_blog162/onur-akmeric-rakete-fisildarken_post1620388/blogpostfull.shtml
başbakanımız sayesinde lügatımızda yerini almayı başaran yeni bir kavram. teb bnp paribas wta championships bayanlar tenis tunuvası ödül töreni sırasında bakanları protesto eden izleyiciler için bu kavramı kullanmış başbakan. tabi başbakan kendisiyle aynı görüşte olmayan herkesi provakatör ya da terörist olarak kabul ettiği için pek de şaşırtıcı değil aslında.
bir de acaba o bakanların orada işi neydi? londra koskoca olimpiyat yaptı hangi bakanını gördük ekranlarda? sadece belediye başkanı 1 dakika bile sürmeyen bir konuşma yaptı o kadar. hani olimpiyat almak istiyoruz ya, seyircilere bok atmadan önce bir de kendimize baksak keşke. kameraların olduğu her yeri kişisel reklam amacı olarak görmekten vazgeçmeliyiz.
bir de acaba o bakanların orada işi neydi? londra koskoca olimpiyat yaptı hangi bakanını gördük ekranlarda? sadece belediye başkanı 1 dakika bile sürmeyen bir konuşma yaptı o kadar. hani olimpiyat almak istiyoruz ya, seyircilere bok atmadan önce bir de kendimize baksak keşke. kameraların olduğu her yeri kişisel reklam amacı olarak görmekten vazgeçmeliyiz.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?