taksim gezi parkı direnişi

benim canıma tak eden direniştir. doyacaklarını bilsem gidip canımı vereceğim, doymazlar.

2 temmuz 1993 sivas katliamı benzeri katliamların yaşanması için, [ybkz]swh[/ybkz] yine bizzat devlet tarafından, gereken her şeyin yapıldığı direniş. böyle bir şey olmadıysa, bu, sosyal medya sayesinde. 20 yıl önce bu teknoloji olsa, her şey çok farklı olabilirdi. şu an bu teknoloji olmasa, bundan 3 hafta kadar önce, rize'de tarih tekerrür edecekti.

destek veren sanatçıların da, açıkça cezalandırıldığı direniş.

- Mersin'de düzenlenen ve Başbakan Erdoğan'ında katıldığı 17. Akdeniz oyunlarında sahneye çıkan Enbe Orkestrası solisti Berkay Özideş eline çizdiği Çarşı simgesi nedeniyle işinden oldu.

- Gezi Parkı eylemleri boyunca Taksim'de olan ve attıgı twittler ile gündeme gelen Aylin Aslım'ın konseri iptal edildi.

- Türk Halk Müziği Sanatcısı Sevcan Orhan bu yıl 21. si düzenlenen Malatya Fuarı Uluslararası Kültür Sanat ve Kayısı Festivalinde sahneye çıkacaktı ancak Gezi Parkı eylemlerine destek verdiği için programı iptal edildi.

- Twitter'dan Geziye destek vere Gülben Ergen'in Büyük Ankara Festivali kapsamında vereceği konser sebepsiz yere iptal edildi.

- Gezi'ye destek vermek için Kanal T 'deki programını iptal eden Yıldız Tilbe'nin işine son verildi.

- ATV'de yayınlanan Huzur Sokağı dizisinin senaristi Alev Toprakoğlu da Facebook'tan Gezi Parkı'na destek verince işinden oldu.

- Saba Tümer'in sunuculuğunu yaptığı program Yaşar Nuri Öztürk'ün hükümeti eleştirmesi üzerine reklama girdi ve yayından kaldırıldı.

- Memet Ali Alabora Gezi Parkına ilk günden belli verdiği destek verdiği için AKP tarafından hedef tahtasına konuldu.

- Oktay Kaynarca'nın, Gezi Parkına destek verdiği için, 20 bölümü çekilmiş yarışma programı kaldırıldı.

http://www.gundempolitika.com/guncel/geziye-destek-veren-sanatcilara-akp-cezasi-h1516.html

gezi parkı, çevrecilik değil çArşının yeniden doğuşu olarak adlandırıyorum onu ben

direnişe konu olan parkın ibb tarafından sürekli çiçek dikiyoruz çimleri yeniliyoruz açıklamaları yaparak parkı halka açmamak adına direnişe geçtikleri park park an itibariyle kuşlara ve puştlara serbest .

biri polis memuru olmak üzere 4 kişinin hayatını kaybettiği, 7000'den fazla kişinin yaralandığı, 12 kişinin gözünü kaybettiği ve berkin elvan'ın 19 gündür komada olmasına sebep olan olayların yaşandığı direniş. tüm bu ölenler ve yaralananlarla ilgili, hükümet cephesinden ne bir başsağlığı mesajı verilmiş ne de geçmiş olsun denilmiştir. üstelik berkin elvan, olaylarla hiçbir ilgisi olmayan, 14 yaşında bir çocuk. polisin, yetkilerini aşarak, gaz fişeğini havaya değil de yere paralel doğrultarak ateşlemesi nedeniyle şimdi komada. ona da çok gördüler bir geçmiş olsun mesajını. oysaki 1 aydır ortalığı ayağa kaldırdıkları ama ne hikmetse kanıtlayamadıkları, başörtülü kadına dayak olayı duyulduğu anda, direniş cephesi bu olayı kınamış ve sorumluların bulunmasını istemişti, kanıt falan sorgulamaksızın.

işin bir de şu boyutu var; taciz olayının, başörtülüsü-başı açığı olmaz. nihayetinde kadına taciz söz konusu. ancak, "benim başörtülü bacılarıma saldırdılar" diyen ve onu destekleyenler bu olayı kınarken, gözaltında ağza alınmayacak sözlerle ve fiziksel olarak da tacize uğrayan kadınları görmüyorlar bile. hatta muhtemelen, yaşayanların bizzat anlattığı bu olaya inanmıyorlardır bile. zaten hükümetin bu konudaki samimiyetini, bu taciz olayından 10 gün sonra bdp'nin verdiği, kadın ve çocukların tacizlere karşı korunması konusundaki düzenleme önerisini reddetmesinden de anlayabilirsiniz. bu kadar duyarlıysan, koru o zaman kadınları? son 10 yılda kadın cinayetleri tavan yapmış, adım at o zaman bu konuda? hadi akp artık şaşırtmıyor da, kabataş olayını kınayıp da polis tacizinin lafını bile etmeyen direnişçi arkadaşlar üzdü beni esas. bunun adı ikiyüzlülük.

olmadık insanları, olmadık alanlarda bir araya getiren direniş
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151517638513285&set=a.10150552254948285.391099.666303284&type=1&theater

gün itibariyle mahkeme kararıyla eylem yapmak isteyen halka yine tomalarla cevap verilmiştir. ayrıca amk mısır'ını "mısır direniyor" başlığıyla son dakika, her sanıye, canlı yayınla haber yapan bu bir avuç şereften yoksun medya yine tınlamıyor. allahım tamam onlara da üzülüyoruz darbenin her türlüsüne de karşıyız allah da yardımcıları olsun ama sen ülkene bak önce ülkene. hem mısır'dan önce git türkmenistan'a bir yardım eli uzat!

ayrıca kim bu eli satırlı adamlar bir daha din demeyin iman demeyin siktirin gidin.

http://www.youtube.com/watch?v=RmhEysq2g7o&sns=tw

günlerce süren hala devam eden direniştir. onurludur, temizdir ellerinde satırlarla kızlara vurup tekme sallamazlar. bazıları ülkenin her köşesi işgal etmiş olmalarına rağmen hala bu kadar korkuyor bu direnişten yalanlar söylüyorlar, şiddet, iftira, korkutma hepsi var ama hala direniyor insanlar çünkü muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur kansızlar bir gün bunu anlayacaklar.

her geçen gün; hayatın değişik alanlarında karşımıza çıkan direniş.
(bkz: yer yüzü sofraları)

direnişin dördüncü şehidi ali ismail korkmaz oldu. katili, onu öldüresiye döven polisler ve ilk tedaviyi yapmayı reddedip, beyin kanaması geçirmesine seyirci kalan doktorlar. 19 yaşındaydı. unutursak kalbimiz kurusun.

hükümetin yıldırma politikasının devam ettiği direniş. bu sabaha karşı, mersin'de ev baskınları yapılmış ve 7 kişi gözaltına alınmış. mersin'in seçilme nedeni belli; akdeniz oyunları açılış ve kapanış töreni esnasında yapılan protestolar... bu arada ergenekon ve balyoz davaları sürecinde yaşananların bire bir aynısı yaşanmaya başladı. demek ki daha akılalmaz saçmalıkta "delil"ler de çıkacak bu ev baskınlarından ve el konulan bilgisayarlardan. microsoft office 2007 ile yazılmış dosyanın, 2003'te yazıldığı iddia edilerek delil olarak mahkemeye sunulduğunu ve mahkemenin bunu kabul ettiğini de gördü sonuçta bu gözler.

bayrak sattığı için 6 temmuz'da gözaltına alınan ali sarıçiçek'in eşi merhamet sarıçiçek konuşuyor, kulak ver:

http://www.baskahaber.org/2013/07/bayrak-satcs-esi-tutuklanan-merhamet.html

bu sabaha karşı, bir şafak baskını daha gerçekleşmesine gerekçe olarak gösterilen direniş. aralarında liseli ve üniversitelilerin de bulunduğu 13 kişi gözaltına alındı, 56 kişinin evine arama kararı çıktı. baskınlarda, her zamanki gibi kitaplara el konuldu. halkevleri, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

"İstanbul’da bu sabah yaklaşık 100 eve yapılan baskında birçok kişi gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre gözaltılar hala devam ediyor. Yaşanan AKP faşizmidir. Mayıs ayının son günlerinde başlayan, hala devam eden ve milyonlarca insanın katıldığı eylemler gözaltı ve tutuklama terörüyle bastırılmak isteniyor.

Direnişin başından bu yana her türlü yalana, iftiraya başvurmaktan çekinmeyen iktidar, aynı zamanda halkın üzerinden şiddeti de eksik etmedi. Başbakanın destan yazdı dediği polis saldırılarında insanlarımız hayatını kaybetti, birçok arkadaşımız gözünü kaybetti, sakatlandı, hala hayati tehlikesi devam eden insanlarımız var.

İktidar bu vahşetin üzerini örtemez. Taleplerimizin arkasındayız; katiller cezalandırılmalıdır. Polis şiddetinin sorumluları derhal görevden alınmalı, cezalandırılmalıdır. İktidar meydanlarda uyguladığı vahşeti, gözaltı ve tutuklama terörünü derhal sonlandırılmalıdır.

Bilinmelidir ki hiçbir baskı ve şiddet yöntemi halkın haklı talepleri için verdiği mücadeleyi engelleyemez."


hiç beklemediği bu büyük direniş karşısında bütün ezberleri bozulan ve kimseyi korkutamayan, söylediği yalanlara kimseyi inandıramayan iktidar, en iyi bildiği şeyi yaparak çözmeye çalışıyor olayı: nitelikli, eğitimli ve örgütlü olan herkesi sindirmek. "flamalılar" ile başladı, öğrencilerle devam ediyor. kim bilir, belki bir şafak vakti bizim için de gelecekler. herhangi bir örgüte mensup değilsek bile, onlar nasıl olsa bizi ilişkili gösterecekleri bir örgüt bulacaklar. sonuçta önemli olan, ne için direndiğin değil; şartlar ne olursa olsun, asla direnmemen. sana sunulanı, sorgulamadan kabul etmen. sorgularsan, yok olursun. yüzyıllardır değişmeyen bir devlet geleneği bu. demokrasinin gereği.

geçen bir buçuk ayın bilançosu: 6 ölü, 7822 yaralı, 3244 gözaltı...

en sonunu değil de, şu andaki sonuç açısından bakarsak;

* türkiye, vicdanının sesini dinleyen insanlar tarafından dünyada ses getirmiştir.

* hükümet, her istediğini yapamayacağını anlamış, lakin kendi kitlesini harekete geçirecek söylemleriyle diktatörlükle yönetilen rejimler tarihindeki yerini fazlasıyla almıştır.

* muhalefet, kendi statik ve spastik söylemlerini dillendirmek yerine halkın haklı söylemlerini bile dillendiremeyecek kadar basiretsiz olduğunu bir kez daha göstermiştir.

* türk polisi, her devrin adamı olduğunu yine yeni yeniden göstermiş ve taraflı tarafsız hiçbir kesimi zerre gram şaşırtmamıştır.

* türk medyası, üzerindeki faşizan baskıdan yavaş yavaş sıyrılmış ve kitlelerin sesine kulak vermeye başlamıştır.

* dünya medyası, türkiye'deki eylemcilere aşırı sempatiyle yaklaşmış ve hiç beklemedikleri bu eylemelere lojistik destek vermiştir.

* halk, sesinin duyulmasını istemeyen malum çevrelerin oyunlarına sonuna kadar direnmiş ve ayakta kalmayı öğrenmiştir.

* gençlik, üzerine yapışmış asosyalliğinden ve sindirilmiş lümpenliğinden kurtulmayı geç de olsa başarmıştır.

* çarşı, türkiye'nin her kesiminden muhalifin kendisini takdir etmesini sağlamış ve ülkenin en güçlü sivil toplum örgütü olduğunu kanıtlamıştır.

* koyun, her zaman ki gibi otladığı yere bırakılan yem ile sessiz sakin idare etmiş ve çobanını görünce melemeye başlamıştır.

dün gece adana'nın akkapı mahallesi'nde gerçekleştirilen yürüyüşle devam eden direniş. tabii ki yürüyüşe yine polis saldırdı ve tabii ki halk direndi. barikatlar kuruldu, kalabalık dağılmadı. saatler süren direnişin sonunda, polis gece geç saatlerde çekildi. orada olan vatandaşlardan biri, şöyle özetlemiş geceyi:

"adana akkapidan bildiriyorum yaklasik yarim saat once catismalar polisin geri cekilmesiyle sona erdi. yasli teyzelerimizin bile su yedigi bu direniste 3 toma 8 akreple saldirdilar cok fazla sivil polis vardi biber gazi ses bombasi gaz bombasi attilar insanlar direk hedef alindi plastik mermi kullandilar geri cekilirken hizini alamayan toma surucusu halkla sozlu munakasaya girdi halkin protestosu sonucunda o da gitmek zorunda kaldi ayrica barikat icin bir kisi evindeki koltuk takimini balkondan asagiya atti. ayrica halk bu sicak adana aksaminda polisin suyla serinletmesinden dolayi cok mutluydu.."

https://fbcdn-sphotos-a-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn2/603300_1393238647560156_1483870788_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/994525_1393186600898694_294606181_n.jpg
https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.net/hphotos-ak-prn1/540706_1393186244232063_1033853848_n.jpg

ayrıca, bu olaylar üzerine redhack, adana vergi dairesi'nin internet sitesini; sector505 adlı hacker grubu da adana valiliği'nin internet sitesini hack'lediğini duyurdu.

http://www.radikal.com.tr/turkiye/gezi_cifti_anlatti_nazimin_siiri_gibiyiz-1143022

sonuna kadar bir okunmalı.

okuduktan sonra şu yapılanları savunabilen adama sempati beslemeye, "ehe ehe konuşsun çocuk yeaw" diyerek sırtını sıvazlamaya devam edersiniz umarım.