nilay yılmaz

“Gaddarlığın, namussuzluğun, adaletsizliğin olduğu yerde dostluk olmaz. Kötüler kendi aralarında toplanınca bu bir komplo olur, yoksa bir arkadaş topluluğu değil. Birbirleriyle konuşmazlar fakat birbirlerinden çekinirler. DOST DEĞİL SUÇ ORTAKLARIDIRLAR.“ - Etienne de la Boetie sözü ile gündeme gönderme yapan beşiktaşlı yazar.

"lobimiz yok bir yerlere gelemiyoruz "diyen hasan şaş`a ayar vermiş olan yazar.

alıntı--

‘Lobiyle de olmaz o iş’ başlıklı yazısında, Şaş’ın bu sözleri için, “Nerden baksanız elinizde kalan garip bir açıklama” yorumunda bulunan Yılmaz, “Emek harcamadan torpille bir yerlere gelmeyi alışkanlık haline getirmiş bir toplumun futbolcu eskisi de o toplumdan bağımsız düşünülemezdi zaten” ifadelerini kullandı.

alıntı--

fatih terim arda turan kavgası üzerine "biz bu boku niye yedik" diye sormuş gazeteci.yazısında fatih terim`in söylediği bir çok afilli lafı da yediğini hatırlatan kişi.

http://www.fanatik.com.tr/yazarlar/nilay-yilmaz/biz-bu-b-ku-niye-yedik/1261699

fanatik gazetesinde 7 ekim 2016 da "ha gayret! tff’yi de batıracak" başlıklı ibretlik bir yazı kaleme almış kişi.

http://www.fanatik.com.tr/yazarlar/nilay-yilmaz/ha-gayret-tff-yi-de-batiracak/1255732

madem öyle zamanında aynı şeyi yapan kulübü de eleştirmesi gereken köşe yazarı.

https://www.youtube.com/watch?v=l55HKEr0L00

enfes bir köşe yazısına imza atan gazeteci

http://www.radikal.com.tr/spor/antalyaspor-fenerbahce-macinda-muzik-isyani-reziller-1508298/

beşiktaş`lı spor yazarı bir dönem milliyet` e yakan top isimli köşeyi yazıyordu şimdilerde ntvspor.net ortamında... kendisini en son optik başkanın cenazesinde fatih camii sinde görmüştüm...yazılarını takip etmekte fayda var öyleki son yayınladığı kadınlar futbol`dan anlar yazısında ümit özat üzerinden kadınlar futboldan anlamaz klişesini kullanmakta beis görmeyenlere ince bir ayar vermiş ...bide

errrrkeekkkkkler...diye uzatmayaydı iyiydi

yazısının rahmetli kazım kanat ile ilgili bölümünü paylaşayım:

kazım kanat’ı anarken içimden geçenler...
basın hayatına girdiğim 2005 yılından beri kazım (kanat) abi, birçok yazımda başrol oynadı... bir beşiktaşlı olarak en çok cordoba hakkında yazdıklarına içerlemiştim ve belki de ona yanıt olarak en ağır yazıyı ben yazmıştım o zaman... arşivime bakıyorum da, daha sonraları da birçok yazıma konuk olmuş; ama benim aklımda cordoba yazısı kalmış... herkes forvetlere ya da oyun kuruculara hayran olur da, ben cordoba’ya hayrandım, belki de o yüzden... bu atışmalarımız sırasında bir gün benim hakkımda güzel cümleler kurmuştu köşesinde... oysa aynı gün, ben yine onun tv’de söyledikleri üzerinden eleştirmiştim onu... sonra çarşı için çektiğimiz asi ruh belgeseli için ilk defa buluşmuştuk... tv’deki hallerine hiç benzemeyen bir insanla karşılaşıp çok şaşırmıştım ve tv’nin gerçekten bir sahne olduğunun ve birçok insanın orada kendilerinden başka insanlara benzediğinin ayırdına varmıştım... benim tanıştığım adam, bırakın futbolcular, yöneticiler hakkında o ağır kelamı etmeyi, değil insanı bir karıncayı dahi incitmezdi çünkü... böyle başlamıştı onunla arkadaşlığımız... o benim hakkımda ne düşünürdü bilmem, ama ben çok sevmiştim o adamı...
ama kısa sürdü arkadaşlığımız... sonra göçüp gitti aramızdan... herkese boyun eğdiren kanseri yenip de zatürreden gitti... adı kaldı yadigar... dönemin beşiktaş yöneticileri tarafından ‘beşiktaş düşmanı’ ilan edildikten sonra, geçen gün şimdiki beşiktaş yöneticileri tarafından anıldı mezarı başında...
cenaze fotolarına baktım yine... bir beşiktaş formasının arkasında “kazım kanat 10” yazıyor...
ne mutlu onun gibi ölene...
ne mutlu ailesine...
bir camia arkasında duruyor...