hoş gelmiş yeni nesil kartal kardeş. kendisine bir dörtlük armağan etmek istiyorum.
Munzur'um asi aktı hep,
Şahsına müsait.
Hırçındı Dersim gibi.
Direndi sularına ket vurana.
munzur
bu marka sular inanılmaz iyi ve kalitelidir. bulabilirseniz tüketmenizi tavsiye ederim. Bu arada benim gibi yeni nesil kartal kardeşim hoşgelmiştir.
Hoş bulduk kartaldaşlarım.
Herkese Munzurdan sevgiler ve saygılar sunuyorum.
Herkese Munzurdan sevgiler ve saygılar sunuyorum.
yazarlığı onaylanan 8. nesil kartal.
hoş gelmiş.
hoş gelmiş.
tunceli ile erzincan arasındaki sınırın bir kısmını teşkil eden sarp ve yüce dağdır. bu dağın tunceli tarafına bakan eteklerinde 40 civarı gözeden çılgınlar gibi su çıkar. bu sular kısa bir mesafede birleşerek munzur nehrini oluşturur.
ismini ise munzur adlı bir çobanın efsanesinden alır. bölge halkı çoban munzur'un ermişliğini anlatan bu efsaneye inanır.
özetle efsane şu şekildedir.
munzur zengin bir ağanın yanında çobanlık yapmaktadır. bir gün ağa hacca gider. aradan bir süre geçer ve çoban munzur bir gün süt kaynatan evin hanımına gelip ağam biraz süt istiyor der. evin hanımı herhalde garibanın canı çekti, ağanında burada olmadığını bilmiyor diye düşünür ve neyse bozamayayım deyip kaynattığı sütten bir kaba koyup verir. aradan bayağı zaman geçer ve ağa hacdan döner. döner dönmez munzur'u sorar. evin hanımı neden soruyorsun dediğinde ağa; hanım hiç sorma hacdayken canım bir süt çekti, bir de baktım bizim munzur bana sıcak süt getirdi sonrada verip ortadan kayboldu der. neyse önce hanım sonrada diğer ahali munzur'un ermişliğine kanaat getirirler. bu arada munzur hayvanları sağma işi ile uğraşmaktadır. tam elinde bir kap sütle eve doğru dönerken bütün ahali munzur'un elini ayağını öpmek için üzerine koşmaya başlarlar ve munzur korkup kaçar. kaçarken elinde taşıdğı sütten kırk yere döker. her döküldüğü yerden ise çılgınlar gibi süt beyazlığında su fışkırır. sonra ortadan kaybolup gider.
ismini ise munzur adlı bir çobanın efsanesinden alır. bölge halkı çoban munzur'un ermişliğini anlatan bu efsaneye inanır.
özetle efsane şu şekildedir.
munzur zengin bir ağanın yanında çobanlık yapmaktadır. bir gün ağa hacca gider. aradan bir süre geçer ve çoban munzur bir gün süt kaynatan evin hanımına gelip ağam biraz süt istiyor der. evin hanımı herhalde garibanın canı çekti, ağanında burada olmadığını bilmiyor diye düşünür ve neyse bozamayayım deyip kaynattığı sütten bir kaba koyup verir. aradan bayağı zaman geçer ve ağa hacdan döner. döner dönmez munzur'u sorar. evin hanımı neden soruyorsun dediğinde ağa; hanım hiç sorma hacdayken canım bir süt çekti, bir de baktım bizim munzur bana sıcak süt getirdi sonrada verip ortadan kayboldu der. neyse önce hanım sonrada diğer ahali munzur'un ermişliğine kanaat getirirler. bu arada munzur hayvanları sağma işi ile uğraşmaktadır. tam elinde bir kap sütle eve doğru dönerken bütün ahali munzur'un elini ayağını öpmek için üzerine koşmaya başlarlar ve munzur korkup kaçar. kaçarken elinde taşıdğı sütten kırk yere döker. her döküldüğü yerden ise çılgınlar gibi süt beyazlığında su fışkırır. sonra ortadan kaybolup gider.
üzerine onlarca türkü yazılmış ve maalesef bahsedilen harika doğası bozuldıktan sonra görebileceğim yer.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?