herkesin birbirini tanıdığı, her akşam birinin kapısında çekirdek yiyilip çay içmenin anayasanın ilk maddesi sayıldığı, her pazar bakkalında selamlaşmaların yaşandığı, kimin kahvaltı sofrasında ne var bilindiği, kahvaltı sonrası mahallede arabalarla birlikte sokağın da yıkanması, akşam işten dönenlerin eve gelene dek her kağı önünde durup ayaküstü biraz sohbet ettiği, kocaman bir aileyi kapsayan, onları terbiye eden kültürdür.
site diye bir yapının ortaya çıkmasından ötürü 12 yıldır hasret kaldığımdır. oysa ne çok özlüyorum zeynep' in her sabah "ömeeeeeeeeeeeerrrr" diye çığlık atışlarını, tikos amcanın "gidin başka yerde oynayın topunuzu keserim" demesini, kuzenlerimle ve arkadaşlarımla gece yarısı saklambaç oynamayı, beni aralarına aldıklarında korkunç hikayeler anlatmalarını...
hepsi yok, hiçbiri yok...
ben mi onları terkettim, onlar mı benden gitti.
ben mi kaçtım çocukluğumdan yoksa o mu istemedi beni bilmiyorum...
ama çocukluğumdan kalan yalnızca anılarım oldu...
yazık oldu oradaki 15 seneme, gelecekleri olmadı...
bilmediği bir ilişkiye teslim etti çocukluğum kendini... bilmedi ki yetişkin yanım hoyrattı benim. silip attı geçmişi hiç acımadan bir kalemde.
bana kala kala acısı kaldı...
ağrısı kaldı...
kocaman bir kalp yarası kaldı...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?