--alıntı--
"birkaç yıldır dimitris diamantidis’i beğeniyorum ama bu yıl euroleague’de oynadığı için khimki takımındaki zoran planinic’i de takip ettim. bu iki oyuncu da uzun oyun kurucular arasında ve bana faydalı olabilecek özellikleri olduğu için dikkatimi çekiyor. saha görüşleri çok iyi ve uzun olmalarına rağmen iyi dripling yapıyorlar. karşılarında onları savunan kısa oyuncular var ama onlar neredeyse hiç top kaybetmiyor ve bu durumdan hiç rahatsız olmuyorlar. ben ise zaman zaman kısa oyunculara karşı dripling sorunu yaşıyorum. özellikle zoran planinic’i izleyerek bu sorunuma karşı alabileceğim çözümleri öğrenmeye çalışıyorum. tecrübeleriyle karşılarında hiç kimse yokmuş, savunmasız oynuyormuş gibi bir duruş sergiliyorlar. bu iki oyuncu da benim idolüm.
benim şu an için gitmek istediğim herhangi bir takım yok. oyuncu ağabeylerim, “bir takıma gitmeyi çok isterin ve gidersin. ama beklentilerin büyük olduğu için orası sana kötü gelebilir” diyorlar. bu yüzden doğru yer, doğru zaman ve doğru insanlarla çalışmayı istiyorum. benim için şu an önemli olan gelişim. onun için de iyi oynayarak fazla süre almaya çabalıyorum. istanbul’da yetişmiş olsam veya seneye istanbul’a gidecek olsam hangi kulüpte oynardım? bilmiyorum… yakın gelecekteki hedefim euroleauge atmosferini yaşamak olduğu için belki bir sonraki ilk adım yurt dışı olur. zaman kaybetmek istemiyorum ama büyük konuşmamak, yaşayarak görmek lazım. insanın başına neler gelir, belli olmaz."
--alıntı--
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?