kartal sözlük

uzun zamandır yazamadığım varlığını unuttuğum için kendimden utandığım sözlüktür.

toplumun her kesiminden birilerinin yazdığı; bu sayede gücünü yine içinden çıktığı insanlardan alan bağımsız toplanma mekanı. kapalı tribünü getirir aklıma, bu özelliği ile.

sabahtan bu yana bağlanamadığım oluşum.
umarsam benim yüzümdendir. genel bir arıza değildir.

son dönemlerde teknik sorunlardan dolayı yayında kesintiye uğrayan sözlük. yeni bir iyileştirme çalışması ile, daha sağlıklı bir sürece adım atacağız inşallah

(bkz: telefondan sözlüğe girmek)

18 eylül 2012 beşiktaş bursa nilüfer belediye maçı sonrası objektiflere şu şekilde yansımıştır.

http://www.thf.gov.tr/

http://www.bjk.com.tr/media/photos/1200X900_1204561367.jpg

son günlerde entry manyağı olan sözlük. yazarlarımız yemiyor içmiyor yazıyor efenim. ben buna iştirak gösteriyor muyum peki? hayır. üzülüyor muyum? evet.

yazamadığım her gün için ayrı ayrı içten içe üzüldüğüm sözlük. ben de isterim sürekli entry girmek, güncel konuları buraya taşımak, maç öncesi, sonrası bir şeyler karalamak ama olmuyor, hem de dünya kadar boş zamanım olmasına rağmen. kendime göre nedenim özgüven eksikliği . istanbul dışında olduğumuzdan organizasyonlarına katılma şansımız pek olmuyor, en azından gireceğim entrylerle sözlüğe katkı sağlamak istiyorum.

beşiktaş için atan kalplerin ortak noktası. beşiktaş için girişilen fiiliyata ev sahipliği sözlük. klavye başından ziyade; parkede, salonda, yeşil çimde, kaldırımda kısaca beşiktaş ın adı olan her yerde.
http://www.facebook.com/photo.php?fbid=10151084268942831&set=a.10151084268672831.435559.244927882830&type=1&theater

kısa bir teknik düzenleme sonrası yayın hayatına devam eden site.

dünkü sistemsel bakımdan dolayı sözlükler sıralamasına dahil edilemeyen sözlüktür.

---------------alıntı---------------
Bu ay, Kartal Sözlük ve Antisourtimes’ı listeye alamadık. iki sözlük de büyük ihtimalle bakımda. istatistiklerini göremediğimiz için sıralamaya alamıyoruz.
---------------alıntı---------------

http://www.sosyalmedyahaber.com/interaktif-sozlukler-eylul-2012-siralamasi/

çok güçlü ve bir o kadar da kutsal yazarlara sahip sözlük. istediği teknik adamı gönderebiliyor mesela, yine guti gibi bir tuğçuyu siktir edebiliyorlar.
ya da bunlara inandığınıza göre; size kolonya bile yarıyor.

her sözlük gibi, tartışmaların, laf sokmaların, türlü gerginliklerin de yaşanabildiği sözlüktür. format dahilinde olduğu ve kişi/kurumlara hakaret içermediği sürece, her türlü entry girilebilir ve her konuda fikir ayrılığı yaşanabilir. bu konulara beşiktaş bile dahil, hepimizin bildiği gibi. bu nedenle, bu tür gerginlik durumlarında panik yapmayı, "ay tamam yeter n'olur kavga etmeyin artık" tavrı takınmayı anlamsız buluyorum. sürekli sevgi kelebeği gibi takılıp şarkılar, marşlar söyleyecek değiliz. hayat böyle bir şey olmadığı gibi, sözlük de değil. bu tür çıkışlar, gergin tarafları daha da germekten başka işe yaramıyor. şuna da açıklık getirmek isterim; hiç kimsenin, "sözlük yönetimine salladı" diye yazarlığının silinmesi gibi şeyler söz konusu değil. hakaret sınırı aşılmadığı sürece tabi. daha önce başka sözlüklerde yazan ve sözlük formatına aşina olan arkadaşlar, zaten bu anlattıklarımı biliyor olmalılar. geriliriz, laf sokmalar, ayarlar havada uçuşur, sonra maç günü gelir çatar ve hepsi mazi olur. bu kadar. hatta vaktiyle yaşanan gerginlikler sonucu ortaya çıkan başlıklar bile mevcut.

(bkz: kurallar dahilinde sözlüğün ebesini sikmek)
(bkz: sözlük yazarlarının birbirine pata küte laf sokması)

en önemli bileşeni insan olduğundan mıdır nedir, belli periyotlarla huzursuzluk yaşanan mecradır. huzursuzluk her ne kadar kulak tırmalayan bir sözcük olsa da, aslında temelinde insan olan oluşumların besin kaynaklarından biridir. ha ben demiyorum ki, "yiyelim birbirimizi" ama öte yandan fikri çatışmalar her zaman meyve verir, çirkinleşilmediği sürece. kaldı ki, insanın olduğu yerde hata ve belli oranda huzursuzluk olması kaçınılmazdır.

mesela her tartışmada hortlayan birkaç başlık gözlemliyorum.

(bkz: kartal sözlük moderasyonu)
(bkz: seri eksi oy veren ibne)

ilk başlığın hortlamasını anlarım. dediğim gibi insanın olduğu yerde hata ve huzursuzluk belli oranda olabilir. eğer amacınız[ybkz]swh[/ybkz] aksaklığın düzeltilmesi yönünde katkı sağlamak ise özel mesaj yoluyla bu derdinizi karşı tarafa iletirsiniz, amacınıza ulaşırsınız. moderasyon adına konuşacak olursam bizim önceliğimiz bu. o nedenle yanlış, eksik ve/veya hatalı yazılan bir entry'den sonra moderasyondan gülücüklü, sempatik bir mesaj almanız; mesajı atan moderatörün ikoncan olmasından değil amaca yönelik hareket etmeye çalışmasındandır. şahsi eğilimim de bu yöndedir ve sizi temin ederim ki, bundan vazgeçmek gibi bir niyetim yoktur.

çünkü burası diğer sözlükler gibi binlerce üyesi olan bir ticarethane olmaktan çok uzak; yazarların büyük bir çoğunluğunun birbirini zaman içinde tanıdığı, birlikte zaman geçirdiği bir -deyim yerindeyse- aile ortamıdır. dolayısıyla diğer sözlüklerde görülen, direkt olarak entry silmek eylemini burada kimi zaman göremeyeceksiniz; daha önce kendi adıma söylemediysem söylemiş olayım.

son olarak bir kez daha şu anlamsız uyarıyı yapmadan geçemeyeceğim:

kırmayın, dökmeyin, ulaşmaya çalışın, iletişmeye çalışın; büyüklüğünüzden bir şey kaybetmediğinizi göreceksiniz.[ybkz]swh[/ybkz]

yaşanan tüm huzursuzlukların, kendisini fazlaca ciddiye almaktan kaynaklandığını düşündüğüm sözlük.

burada yüzlerce kullanıcı, onlarca da aktif yazar mevcut. bunun bir doğal sonucu olarak da; yazar sayısı kadar farklı karakter, farklı düşünce, farklı mizaç var. dolayısıyla belli mevzuların başlığında enteresan muhabbetler olması da, insanların girdikleri dialoglarda iletişim kuramamaları da, kimi yazarların birbirini sevmesi/sevmemesi de gayet olası durumlar.

asıl tuhaflığın "hepimiz aileyiz layla layla lay" samimiyetsizliğinde olduğu bu gibi durumların cereyan etmemesi için yegane çare, sözlükle aranıza bir miktar mesafe koymakta.

arada bir gir, oku-yaz, beğendiğini artıla, beğenmediğini eksile, sonra çık git.
yani öyle özel mesajda yahut sol frame'de feryat figan takılmakla, ona buna ayar vermekle geçmez günler.
dert sahibi olursunuz allah esirgesin.

en azından ben böyle düşünüyorum. yani, "artık" böyle düşünüyorum.
süt, ağız, yoğurt, bir müsibet, bin nasihat meseleleri falan işte. anlayın.

eleştirilmesi son derece doğal olan sözlük. ama eleştirirken biraz insaf kırıntıları serpiştirin bari içine.

eski konuları tekrar karıştırmak istemiyorum, kapandı gitti zaten ama "buranın bir şeye benzemesi için" şeklinde başlayan bir eleştiriyi üslup bakımından sorunlu bulunca sözlüğü fazla ciddiye almış oluyormuşuz.

diyeceklerim bu kadar.

herkes için farklı bir pencereden bakma imkanı sunan sözlük.

kişisel olarak fazla ciddiye almaktan korkulmaması gereken, bunun da ayıp ya da samimiyetsizlik olarak algılanmaması gereken sözlük.

bu cümleyi sabaha kadar temellendirip açabilirim ama sanki özünden uzaklaşmamak lazım konunun. özetle;

(bkz: sana göre süt bana göre çikolata)

şu sıralar giremediğim sözlük.

sözlüğü bir ihmal ettik neler olmuş neler. tamam gitmiyorum bundan sonra [ybkz]swh[/ybkz]

##232647