kıskanma meselesinin, kadın ve erkeğin hayatlarını dar etmesi raddesine geldiğinde meydana gelen durum. var böyle ilişkiler, birbirlerinin hayatlarını resmen karartan insanlar. işte diyorum bu bir hastalık, tam anlamıyla hastalık. bazılarının ilişki yaşama biçimi zaten kıskanmak üzerine. bir ilişkiyi neden yaşarsın? beraber mutlu olduğun, ondan uzakta yaptığın hiçbir şeyin anlamı kalmayacak kadar ona alıştığın, yanındayken kendin olduğun için vs. ama böyle tipler sürekli kavga kavga kavga. kazık kadar insansın gelmişsin 26 yaşında, 16lık ergen de değilsin ama vay efendim sınıf arkadaşından neden not almış diye kıskanıyor erkek, afedersin ama bu senin fesatlığın ve hastalığın arkadaşım. bu örneği çoğaltabiliriz tabi. sırf senin için pis diye, sırf sen 'ben de erkeğim erkeklerin ne olduğunu çok iyi biliyorum' diye konuştuğun için kadının beşeri ilişkilerini kısıtlıyorsun.
ilişkilerde kıskançlığın bir hastalık olduğunu savunmak
savunanı bırakıcaksın reis kıskanmayan sevgilimi olurmuş ya
temeli sahiplenme olgusuna dayanan duyguya ; geniş mezheplilerin attığı çamur.
hem çok sevip, hem sahiplenmiyecek kadar avrupalaşamadık daha.
olamayız da inşalla.
hem çok sevip, hem sahiplenmiyecek kadar avrupalaşamadık daha.
olamayız da inşalla.
normal seviyedeki kıskançlık ilişkiyi canlı tutar fakat ileri düzeydeki kıskançlık hem kıskanılanı boğar hem de kıskananı yorar. sonrası malum.
doğasına ters hareket eden birey savunmasıdır. zira insan ama şöyle, ama böyle kıskanır reyiz
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?