hırsından yazarın nick başlığı altına hakaret içerikli entry giren yazar

hırsının yaptırmak istediklerini sözlüğün imkânlarını değerlendirerek yapmayı beceremeyen, aczinden ve sinirinden muhtemelen yumruklarını sıkarak tuşlara basan yazar.

anlaşılan o ki, ülkem sosyal medya kullanıcısına sağlam bir sözlük kullanım bilgisi falan vermek lazım. öyle 10 entry girip kabul edilince yazar oldum sanılıyor ama görülüyor ki o iş öyle değilmiş..

şimdi bak hırsından aciz kalmış arkadaşım, bunu bir sözlük eğitimi olarak algıla.. birincisi millet kartalsozluk'ü istediği niyetle kullanıyor olabilir. pikniğe gidilir, organizasyon yapılır. kaldı ki bunlar çok da güzel şeyler.. bu birlikteliğin beşiktaş'ımıza da çok katkıları olmuştur. sosyal sorumluluk bilinciyle kattıkları bir yana, yaptıkları besteler de bütün stad tarafından hep birlikte söylenmekte.. ben şahsen çok takdir ediyorum emeği olan herkesi..

lâkin bu kartalsozluk'ün de bir sözlük olduğu gerçeğini değiştirmiyor..

sözlük dediğin yerde benim nick'im sadece nick'tir. o kadar. yani ben burda bireysel fikirlerimle var olan sanal bir karakterim. ben bu sanallığımı bozmak istemezsem de kimse bozamaz. herkes için geçerli bu.

bu sanal kimliklerin olmasının da bir sebebi var. misal, senin yaptığın amaçsız saçma ve acizce hareket olan nick başlığı altına hakaret, küfür vs.. entry girmek gibi aptal saptal hareketleri önleyerek bir bilgi ve iletişim platformu yaratmak..

sözlük dili, sözlük içi başlık ve entry iletişimi, entryleri artı - eksi oylamalar, özel mesaj sistemi, anketler vs... bunlar hep sanal karakter olan yazarların bütün iletişimlerini gerçekleştirmek için sözlükte bulunan unsurlar..

misal sözlükte en çok hakaret içerikli entry yazan yazarlar listesi olsa ben top 3'e kafadan girerim. ama girdiğim hiç bir entry'de kimsenin adı geçmemiştir..

sen bütün bu fonksiyon ve sözlük imkânlarıyla yetinmeyip hırsından nick başlığı altına hakaret içerikli entry girdiğinde kendi seviyeni düşürmekten başka bir şey yapmıyorsun. sinirden tırnaklarını yeme seviyesine gelen bir yazar ve ter içinde titreye titreye entry giren bir yazar görüntüsüne acıma hissinden daha fazlasını yaratmıyorsun ne yazık ki..

açık söyleyeyim hele benim zikimden aşağı kasımpaşa.. istediğini yaz, hatta benim hatrıma bir kat daha fazlasını yaz.. ana bacı sövsen bile zerre umrumda olmaz. çünkü ben standart bir sözlük kullanıcısıyım. öyle olmasaydım işler değişirdi tabi..

seni bu aciz duruma iten bir çok neden olabilir. o nedenlerden biri de yanlış bilgi veren entrynin uyarılması ve bunu komplex yapman kendine yedirememen olabilir mesela..

şimdi burası sözlük arkadaşım. yani insanların bilgi ve yorum paylaştığı yer. biz sözlük formatına uygun olmayan bir entry girince ne oluyor? hemen admin siliyor değil mi? neden? çünkü tanım, bkz. değil falan filan.. yani ya bilgi verirsin ya yorum paylaşırsın..

yorumu istediğin gibi paylaşırsın, senin yorumun, senin fikrindir.. en doğal hakkındır. kimse bişey diyemez. ki bu konuda sözlükte çokça tartışma yaşandığına herkes tanık olmuştur..

ama bilgi içerikli entry girerken bir soluk alacaksın. düzgün gireceksin. nihayetinde sözlükler çok insan tarafından referans alınan gayriresmi kaynaklardır.

bilgiyi yanlış girdiğinde de uyarı şeklini seçme lüksün yoktur mına koyim. şekline şikayet edeceksen o bilgiyi girme. kimse kafana silah dayayıp zorla sana "bilgi içerikli entry" gir demiyor.

uyarılma şeklinde, girdiğin yanlış bilginin insanlarda uyandırdığı hassasiyet düzeyine göre değişir. misal pi sayısı 3,16 diye bir entry girersen başka, türkiye'nin cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan'dır diye bir entry girersen başka türlü uyarılabilirsin. kutsal inançlar hakkında başka, yeni ölmüş insanlar hakkında bilgi entry girerken insanların hassasiyet durumuna göre başka türlü uyarılabilirsin..

ama eğer seni uyaran kişi gerçek bir sözlük yazarıysa bunu asla senin nick başlığın altına "cahil yazar" gibi bir entry girerek yapmaz, yapmamalıdır. sen cahil olabilirsin, "yeeaa abi gözümden kaçmış bık bık" falan diyebilirsin, ya da hiç de cahil olmayabilirsin falan her durumda bu yapılmamalıdır. çünkü burası sözlüktür ve bu tutum sözlük formatına ay-kı-rı-dır. zira sanal kimliğe sahip "olmayan" bir kimseye direkt hakaret etmek hedefi olmayan bir hareket ve düpedüz aptallıktır.

bi de hem özelden mesaj yazıp hem nick başlığım altına o şekil entry girmek de nedir lan? ya mesaj atarsın, ya entry girersin. mesaj atcaksan entry girme, entry girceksen mesaj yazma.. amacın ne amk..

bütün bu sebeplerden dolayı nick başlığı altındaki yorumlara cevap vermiyorum. verilmez zaten. yazarın bir diğer yazarla bir derdi varsa özel mesaj sistemi bunun için yeter de artar bile.. ordan kavga edilecek olsa burası sözlük olmaktan çıkar, senin gibilerin türediği avam kamarasına döner..

ancak anlaşılan bu tip ergen yazar profilinin hırsını tatmin etmeye özel mesaj sistemi yetersiz kalıyor..

ha bi de, bir entry'mizi editlerken bunun nedenini belirtmemiz lazım yazar arkadaşım. madem utanmıyorsun cahilliğinden cüheylalığından, madem gözünden kaçmış bık bık bık, sebepsiz edit yapılmaz. alta "edit:" dersin sebebini yazarsın..

bir uyarıyı sindiremeyen yazarın bu eğitim dersini nasıl karşılayacağı ise benim için şu an güzel bir sürpriz adeta..

bak eksi butonu orda, özel mesaj sistemi orda, sahip olup olmadığımı bilmediğin anam bacım avradım hepsi küfrüne hazır..

buyur gir özel mesaj sistemine gönlünce, hırsını çıkartana kadar, boşalana kadar, ter içinde kalana kadar küfret..

ha sadece boş yere cevap bekleme sikimde olmazsın haberin olsun..

ama öyle aklın sıra gerçekte var olmayan kişiliğime hakaret ederek abuk subuk hareketlerle sözlüğün formatına zarar verme.. belediye otobüsünde kavga ederken yanına destekçi çekmek için ucuz ucuz sesini yükselterek bağıran yaşlı teyzelere benziyorsun.. hem kendini küçük düşürüyorsun, hem sözlüğe yazık ediyorsun cahil arkadaşım..

edit: imlâ