göksel gümüşdağ

barcelona kartali
istanbul başakşehir futbol kulübüne karşı bakış açımı tamamen değiştirmiş olan futbol adamı.

yaşadığımız şu 3-4 yıllık süreçte ezeli rakip, ebedi dost diye bildiğimiz kulüpler dansöz gibi kıvırarak bize sırtlarını döndüler. neredeyse tamamı beşiktaş jk kongre üyesi olan kasımpaşa spor kulübü yöneticileri işi yokuşa sürmek için ellerinden geleni yapıp, sonunda bizi bu zor günlerimizde başlarından attılar. ancak sayın göksel gümüşdağ "beşiktaş kalan maçlarının hepsini başakşehir fatih terim stadında oynayabilir" dedi. tabii ki babasının hayrına yapmıyor bunu. stat kullanım bedeli ne ise ödeniyor ancak yukarıda sıraladığımız kulüpler bu bedel karşılığında bile bu fikre yanaşmadılar. "en azından avrupa kupası maçlarımızı sizin stadınızda oynayalım" dedik "göt"lerden bir tanesine. bu "göt" çıktı "diğer 'göt' verirse biz de veririz" dedi. sanki bu "göt"lerden g*t istedi beşiktaş.

başakşehir kulübü bir yana dursun, ankara'da osmanlıspor isminde bir futbol kulübü "gelin bizim stadımızda oynayın" deyip, geçtiğimiz sezonun[ybkz]swh[/ybkz] en kritik haftalarını statlarında oynamamıza müsaade ettiler. hadi onları da geçtim, türkiye'nin diğer ucunda bulunan bir kulüp olan elazığspor "bizim sahamız beşiktaş'ın sahasıdır. istedikleri kadar oynayabilirler" şeklinde basın açıklaması yaptı. zira torku konyaspor da kapılarını bize açan kulüpler arasındaydı ancak orada oynanan trabzonspor maçında taraftarın oluşturduğu atmosferi gördükten sonra kimsenin beşiktaş'la orada tekrar oynama g*tü yemedi.

bunlar bir kenara, koskoca istanbul kentinde beşiktaş gibi bir kulüp, kalecimizin de dediği gibi sadece ismi güzel olan atatürk olimpiyat stadına mahkum oldu. dahası, tribünlerin bakım ve onarım çalışmaları beşiktaş'ın oynadığı bazı önemli maç günlerine denk getirildi. o statta oynarken en çok cuma ve pazartesi maçını dört büyükler arasında beşiktaş oynadı. tribünlerin ilk birkaç sırası güvenlik(!) nedeniyle boş bırakıldı vs. vs.

bu kulübün üzerindeki hakkım basit bir taraftar kadardır. yani bütçem el verdiğince resmi ürün satış mağazasından[ybkz]swh[/ybkz] alış veriş yapmaya çalışırım. vaktim el verdiğince maçlarına gitmeye çalışırım. gidemediğim maçlarda ekran karşısında tırnaklarımı yerim falan...

kulübün mevcut yöneticilerinden, bir sonraki dönemin yöneticilerinden ve hatta 10 dönem sonraki yöneticilerinden bile tek istediğim bize layık görülen bu muameleyi iyisiyle, kötüsüyle unutmamalarıdır. yapılan kötülükler gibi, yapılan iyiliklerin de hatırdan çıkarılmamasıdır. bize el verip, arka çıkan, bütçeleri küçük ama kalpleri büyük bu kulüplere gerekli jetslerin yapılmasıdır. açılış maçında bu kulüplerin temsilcileri maçlara mı davet edilir, sezon öncesi bu takımlarla o statta hazırlık maçları mı düzenlenir artık orasını bilemeyeceğim ancak karşılıksız bırakılmaması gerektiği konusunda tüm taraftarımızın hemfikir olduğundan en küçük kuşkum yoktur.

sen gitmeden önce "beşiktaş'ı üzmesinler" dedin başkanım. sözünü dinleyenlerin olduğunu görmek, nicelik olarak az da olsa güzel bir his. umuyorum ki mekanın cennet bahçelerinden biridir...
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol