fikret orman

ederson
demirören'in lanetiyle beşiktaşlı olmuş beşiktaşlılar tarafından yerden yere vurulan beşiktaş başkanı.

böyle bir dönem için biçilmiş kaftandır kendisi. realist ve çalışkan biri herşeyden evvel. bu son gezi parkı olayları konusunda söyledikleri de tamamen mecburiyeten söylediği şeyler açıkça. stad konusu bu tür konularda o kadar elimizi bağlıyor ki, şu son prosinecki olayında da kayseri başkanı recep mamur'un başbakana gideriz diye tehdit etmesi bile durumu açıkça ortaya koyuyor bence.

eleştirenleri gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum. beşiktaş'ın menfaatleri uğruna politik yaklaşmak zorunda olduğu konular dışında ne dediyse yaptı bu adam. bugün yıllardır boş vaatlerini dinlediğimiz stad yıkılıyor, kulübe yeni gelirler sağlanıyor, futbolda profesyonelleşiliyor, kartal yuvası nitelik ve nicelik bakımından yükseltiliyor, borçlar yapılandırılarak ödeniliyor, kulübün itibarını zedeleyen davalar kapatılıyor vesaire. henüz 1 senesi yeni doldu bu adamın, daha ne yapmalı kendisini sevdirmesi için?

kendisini eleştirenler basketbol ve futboldan vuruyor sadece. yahu bir düşünün, sponsor konusunda eleştiriyorsunuz ama 3 kupalı efsane sezonda dahi yd kendi şirketiyle sponsor olmasaydı yine sponsor bulunamayacaktı o takıma! çabuk unutuyoruz bazı şeyleri. futbol takımı konusunda hatalar yaptığını kendisi de itiraf etti katıldığı tv programlarında, bu yüzden önder özen'i getirdi zaten. ama eleştiri konusunda mantıksız davranan arkadaşlar bu sefer de fenerli adamı getirdin diye vuruyor kendisine. levent ve seyit denen adamları da uzaklaştırdı yönetimden, hatta sonraki kongreler için bu leş adamların etkinliğini inanılmaz kısıtladı tüzüğü değiştirerek. yani hakikaten 1 yılda daha fazla ne yapabilirdi söyleyin de bilelim. ayıptır, günahtır.

demirören döneminde koskoca kulüp öylesine itibarsızlaştırıldı, öylesine ekonomik olarak bitirildi ki o lafta anlaşılan sponsorlarla ha deyince anlaşılıyor mu sanıyorsunuz? kişisel garantilerle halledileceği söyleniyordu, halledilmesine halledilir ancak bu kulübün itibarını daha da dibe çeker, isimlere muhtaç bir beşiktaş tablosu ortaya çıkar giderek. bunu lafta hiçbirimiz istemiyoruz ama beşiktaş'ın sesi olarak anılan sanal ortamlardaki insanları da bimiyor değiliz.

kendisinin en büyük şanssızlığı ne yazık ki ünal aysal başkanlığındaki galatasaray'ın yükselişidir. ekonomik durum itibariyle benzer olduğumuz söyleniyor sürekli olarak ancak olayın görünen yüzü çok farklı. adamlar stadını yaptı ve borsa manipülasyonu ile kulübe sıcak para girişi sağladı. bizim bunu yapabilmemiz nereden bakarsanız bakın imkansız ve kulübe yakışmayacak derece etik dışı. stad dışı gelirleri bizden çok iyi durumda, bizimse yd sağolsun gelirlerimizin yarısından fazlası hala temlikli durumda. kurtuluş zengin başkanda olsaydı memlekette demirörenlerden zengin kaç tane aile var sorarım?

ha bir de komplo teorisyeni olarak ilan edilmeyeceksem, ünal aysal ve galatasaray'ın yükselişi ve aynı oranda f.bahçe'nin düşüşü pek bir manidar değil mi?

özetle beşiktaş'a yakışan adamdır fikret orman, başkanın sözlük karşılığıdır.

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol