ekonomik büyüme

bir ekonomide zaman içinde mal ve hizmet üretimi miktarında artış olmasıdır. ama kötü giden ekonomilerde düşüş de olabilir. bir ülkenin gelişimi hakkında belki en önemli istatistiktir.

2013'ün ilk yarısı için önemli ülkelerin ekonomik büyüme oranlarını verecek olursak;

almanya %0.1
fransa -%0.2
ispanya -%0.5
italya -%0.5
ingiltere %0.3
amerika %0.6
türkiye %3.0

hala diri ve yükselen bir ekonomi. maşallah.

her ülkenin sürekli ve istikrarlı şekilde gerçekleştirmek istediği durumdur.hükümetin genişletici para ve maliye politikaları sayesinde olur. ama ekonomik büyümeleri diğer ülkelerin büyüme oranlarına göre karşılaştırmak büyük yanılgı olur. akp hükümeti bunu çok güzel yapıyor ve göz boyuyor.

misal almanya'nın %3 çin'in %1 büyüdüğü bir ortamda türkiye'nin %10 büyüdüğünü gazeteden okuyunca "vaaauuvvvaamuğagoyim be iyi iş ha" deriz.

fakat çok basit bir şeyi düşünmeyiz atlarız, nasıl olsa bizim yerimize düşünenler var deriz.atladığımız konu şudur efendim;
almanya'nın ve çin'in ekonomisi türkiye'den büyük. diyelim ki almanya'nın ekonomik büyüklüğü 10000 birim, çin'in ekonomik büyüklüğü 40.000 birim, türkiye'nin ki de olsa olsa 2000 birim falandır. almanya %3 büyümesi demek 300 birim büyüme demektir. çin'in %1 büyümesi 400 birim büyümedir. türkiye'nin %10 büyümesi demek 200 birim büyümedir. yani görüldüğü gibi iş anlatıldığı gibi değildir.

ayrıca türkiyede yıllık büyüme özal döneminden yani yaklaşık 30 yıldır yaklaşık %5 büyümektdir, bu hükümet dönminde bu konuda bir artış yaşanmamaıştır, ancak sorun bu büyümenin hiç bir zaman üretim kaynaklı olmaması, olmayan bir paranın piyasalra aktarılması ile devam ettirilmesidir. yani gerçekçi bir büyüme değildir, nüfus artışı ve sıcak para ikilisi ile devam ettirilmektedir.dış ticaret açığının akp döneminde 20 kat arttığı düşünürse zaten her şey ortaya çıkar.

işte türkiyede ki ekonomik durum. bunu özellikle bir önceki entryimi eksileyen arkadaşa gönderiyorum. biraz okursa belki fikirleri değişir.

http://blog.milliyet.com.tr/imf-ye-olan-borc-kapatilirken--turkiye-nin-borc-stoku-1-trilyon-liraya-yukseldi/Blog/?BlogNo=415110&ref=fblike

aşağıdaki testi çözerek, var olup olmadığını kolayca anlayabileceğiniz büyüme.

http://birgun.net/haber/testi-cozene--talcid-bedava-1247.html

ekonomiyle ilgili kalkınma planları için amerika'dan özel olarak gelen kemal derviş'in planlarının 2002 ile birlikte tayyip erdoğan'a geçmiş olmasıyla beraber konuyu açan arkadaşta da gördüğümüz akçıların "vaay padişahım helal olsun sana" sözleriyle sonuçlanan durum.

sorgulamadan inanan meeeciler için anlatayım hemen.

paradan sıfır atılmasından tutun, bahsedilen ekonomik istikrara, halkı bankaya borçlandırmalara, faizlerin belirli bir seviyeye getirilmesine kadar hepsi kemal derviş döneminde planlanmış ve uzun vadeye yayılmış ekonomik kalkınma planıdır.

hatta durumu şöyle kanıtlayayım[ybkz]swh[/ybkz] akp hükumetinden önce paradan 3 sıfır atılmaya karar verilir ancak dönemin başbakanı bunun yetmeyeceği söyler ve biraz daha bekleyerek 6 sıfır atmaya karar verir. o "biraz daha bekleme" dedikleri tayyip erdoğan hükumetinin sıfırları attığı senedir. bu piyasanın uluslararası dalgalanmalarına göre bir yıl önce veya sonra olarak konuşulmuştur.

o kadar güçlü ve her şeyi kendisinin yaptığını sandığımız hükumetin amerika'da patlak verip avrupa'ya sıçrayan ekonomik kriz döneminde [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] ne kadar güçlü olduğunu [ybkz]swh[/ybkz] [ybkz]swh[/ybkz] gördük. yani aslında bizler gördük. piyasayı okumayı bilenler...

aslında akp hükumeti ekonomik büyümeyi sağlamaktan ziyade dört dörtlük yapılanmış ekonomik planını özellikle son dört yıl içerisinde batırmıştır. oysa hiçbir şey yapmasa, yetecekti, ki kendileri ilk hükumet döneminde öyle yapmıştır...

bir pastaya benzetirsek, pastanın çapındaki artış miktarıdır.