beşiktaş tribünlerinde son zamanlarda beni ifrit eden şeylerden biri... bu nasıl kardeşlikse, önüne gelenin erkeklik organı bir tek bize kalkıyor... bize karşı ayrı bir motive, bir hırs, sıradan skik bir anadolu takımı hüviyetinden inter, juventus hüviyetine bürünüyor inönü'ye çıkan mına koyayım... kalecilerin zaman geçireceği, yere yatanın kalkmayacağı geliyor...
mesela son karabük maçında karabük kalecisinin yerinde olsam, sırf bu takım taraftarı beni centilmence bağrına bastı diye, onların sevgisine nail olabilmek ve tarihe geçmek için almeida'nın golünü anında "gol" diye hakemi uyarır, verdirirdim o golü... kardeş dediğin bunu yapar... topun içeriden döndüğünü kabak gibi gördüğü halde sk görmüş taze gelin gibi o topu yakalamak için atlamaz...
inönü'de maç seyreden taraftar acilinden kendine gelsin... rakibi bağrına basmak yerine baskı kurmanın, ellerini ayaklarını titretmenin yolunu bulsun... yoksa çok bağra bastığımız bizi yer gider... şimdi siz bu karabüğü bir de bursa, fener karşısında izleyin... şu oynadıklarının kaçta kaçını oynayacaklar... iyi seyredin... oynamazlar demiyorum, oynarlar belki ama şu maça konsantre olduklarının kaçta kaçı kadar olacaklar acaba? yine dandik, skten bir hatayla son dakika 2*1 verirler her ikisine de...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?