bir türlü ısınamadığım yeni stadımızın ismi. farkındayım futbol artık endüstrileşti ve başarı için sağlam gelirlere ve iyi bir ekonomiye ihtiyaç var. ve yine fakındayım ki stad isim hakkı bu gelirin çok büyük bir halkası. hatta belki stadı toki yerine kendimiz yapabiliyorsak, isminin vodafone arena olması sayesindedir. ama yine de sindiremiyorum.
eskiden inönü'nün önünden geçen her takım taraftarı buranın beşiktaş'ımın, kartalımın yuvası olduğunu bilirdi. hemen fotoğrafını çeker, eşine dostuna gösterirdi. çünkü o ruhun yarısının burada, diğer yarısının da çarşı'da ve kazan'da olduğunu bilirdi.
şimdi artık öyle olamamasından korkuyorum. tt arena'ya bakan hiç kimsenin "işte bak burası galatasaray'ın yuvası" dediğini duymadım. "ne güzel stad" diyorlar sadece. oysa ben inönü'ye daha önce gelme fırsatı olmayan bir arkadaşımın istanbul'a gelir gelmez inönü'nün oraya gitmek istediğini, "olum yıkıldı birşey yok ki" dememe karşın ısrar ettiğini ve beleştepe'den şantiye çalışmalarını izleyip sigara içtiğini, derin derin havayı soludğunu ve stadın tozundan toprağından almaya çalıştığı unutmayacağım. ve tabii biz oradayken ellerinde biralarla stadı izleyen takımdaşlarımı...
şimdi artık öyle olmamasından çok çekiniyorum. orada beşiktaş armasından fazla vodafone reklamı görmekten ve orada semtle bir türlü bütünleşemeyen bir yapı olarak kalmasından korkuyorum. neticede ne kadar güzel olursa olsun, içinde o ruhu bulamamaktan çok korkuyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?