kamyonu devirmek

kerami pestenkerani
mücevher gibi mavi gözlü, beyaz boyunlu bir kadınla yakınlaşıyorum. kadın genç bir karaca atikliğinde üzerime sıçrıyor. bir refleks belinden kavradım ve öpüşmeye başlıyoruz. o memo, bunlar nasıl meme? sanki nükleer başlıklı birer füze. göğsüme değiyorlar. tahrik oluyorum. kadını kucağımda götürürken yatak odasının kapısını ayağımla aralıyorum. kadını yatağa fırlattığımda ağırlığın değişmemesinden anlıyorum rüyada olduğumu. birlikte olacağız mamafih rüyadayım. rüyada sevişirsem ne kadının içine ne de dışarı boşalacağım; donuma boşalacağım. yine de zihnim istiyor bunu. bedenimi kasıyorum. sonunda seksin şahikasında vücudumu bırakıyorum ve oluk oluk çağlayan bir şelale misali tazyikle donuma boşalıyorum. çüküm donuma yapışıyor. sabah çişine kalktığımda bir yokluyorum muharebe alanını. yarım saate kurur diyorum ve bir sonraki yıkanmama kadar donumu değiştirmiyorum. eğer sevişmemişsem ya da tek kürekle mehtaba çıkmamışsam yıkanmama kadar bir defa daha kamyon devirebiliyorum. çünkü ben ayda bir ya da iki defa yıkanırım.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol