4 şubat 2016 tarihli birgün gazetesinde "amedspor" başlıklı köşe yazısı yayınlanan gazateci
alıntı--
Futbolun asla sadece futbol olmadığını en çarpıcı biçimiyle Yugoslavya öğretti bana; şimdi yerinde yeller esen, bölündüğü yetmezmiş gibi daha da bölünme sinyallerini veren o güzelim eski ülke.
Alkol ve ölüm kokan marşlarıyla İngiliz ve İtalyan holiganlarını taklit eden Yugoslavya holiganlarının, parçalanma sürecinde nasıl birer “hızlı vatansever”e dönüştü(rüldü)klerine bizzat tanık oldum. Sırbistan’da Kızıl Yıldız ve Partizan, Hırvatistan’da Dinamo Zagrep ve Hajduk Split taraftarları milliyetçilik konusunda birbirleriyle yarışıyor, stadyumları şoven marşlar ve sloganlarla inletiyorlardı. Böylece keskinleşen taraftarlar, zamanla, parçalanan Yugoslavya’nın farklı cephelerinde birbirlerine ve masum sivillere vahşice saldıran zalim “bölücüler” oldular.
En kanlı Sırp katliamlarının sorumlusu paramiliter “Kaplanlar”ın komutanı Arkan, “Hemen o maçtan sonra örgütlenmeye başladık. Zagrep’teki o maçta savaşın yaklaşmakta olduğunu gördüm. … Baştan itibaren disiplin üzerinde durdum. Futbol taraftarlarının nasıl olduğunu bilirsiniz. Gürültücü, içkici ve dağınıktırlar. Bunlara son verdim. Saçlarını kestirdim, düzenli tıraş olmalarını sağladım ve içkiyi bıraktırdım” diyerek, 13 Mayıs 1990 tarihli Dinamo Zagrep-Kızıl Yıldız maçı sonrası Kızıl Yıldız taraftarlarını gerçek savaşa hazırlamaya karar verdiğini anlatır.
Türkiye Yugoslavya değil. Tribünlerden kaderimizi belirleyen paramiliter gruplar çıkmayabilir. Ancak, bu ülkenin ruhen bölünmesinde “tribün vatanseverleri”nin önemli bir payı olacak/oluyor.
alıntı--
yazının tamamı için :
http://www.birgun.net/haber-detay/amedspor-102734.html
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?