beşiktaş'tan ayrılan futbolcuların gittiği takımlarda dikiş tutturamaması

(bkz: deivson rogerio da silva bobo)

(bkz: serdar özkan)

(bkz: jose kleberson pereira)

(bkz: matteo ferrari)
(bkz: hugo almeida)
(bkz: aydın karabulut)
(bkz: manuel fernandes)

(bkz: jose ernesto sosa)
(bkz: mario gomez)
(bkz: gökhan töre)
(bkz: ismail köybaşı)
(bkz: manuel fernandes)
(bkz: hugo almeida)

son olarak mario gomez ile vuku bulan durum. bundesliga'da gol siftahı yapamadı henüz. bir de gevşek gevşek ''şampiyonlar ligi'nde 6 maçta 0 çekecek bir takımda oynamak istemem'' tarzında şeyler saçmalıyordu.

(bkz: beşiktaş'tan ayrıldıktan sonra bir sikim olmayan oyuncular)

buradan ayrılan her futbolcunun kötü bir performans sergilemesi sıkıntılı bir durum. olaya marketing açısından baktığında problem yaratır. çok büyük paraların döndüğü futbol dünyasında devamlı yüksek bütçelerle mücadele edip yarışmacı bir takım olmak istiyorsak böyle çin malı gibi basit bir algı'ya maruz kalmamız gerek. beşiktaş olarak futbolcuya'da müşteri olarak diğer takımlarada birşeyler vaad edebilmesin. futbolcu açısından; yüksek seviyelere iyi futbolcu satmak bir alt seviyeden iyilerin seni tercih etmesi demek, diğer yandan senden futbolcu alanda memnun olmalı ki bonservis verme konusunda rahat davranabilsin, ne kadar çabuk form tutup takımlarına faydalı olurlarsa ben o kadar sevinirim.

güncel listenin arttığı futbolculardır. 2016/2017 için elbette erken; hele bir sezon sonunu görelim de.