bir çoğumuzun gururla bahsettiği, kimilerinin beşiktaş taraftarı olmasına vesile olan, ve diğerlerinden ayıran en önemli alışkanlıktır. kimi zaman bir gezegene, kimi zaman deprem mağdurlarına, kimi zamanda ırkçılığa tepki olarak açılan pankartlar, yapılan tezahüratlar ile vücut bulur. buraya kadar her şey normaldir ama, bu tür alışılagelen tribüncülük anlayışı dışında yapılan hareketler bazı kesimlerde farklı beklentilere de yol açabiliyor. ne kadar sosyal sorumluluğu olan insanlar olsakta, tribünün bir duruşu vardır, tribünler arası mevzular vardır. her şey iyi olsun, bütün taraftarlar kardeş olsun gibi bir düşünce hayaldir. evet bunu okuyan kii yazarlar bana şu an cahil, barbar, dar kafalı diyebilirler ama unutmayın ki orası sosyal bir topluluktur ve tarihsel gerçekleri, dayanakları vardır. holiganlıktı, sebepsiz yere kavgaydı anlattıklarım dışındadır, fakat si bize gelin, biz size gelelim, her şey güllük gülüstanlık olsun demek, en hafif anlatımıyla iyi niyettir. toplumun, tribün denen sosyal olgunun gerçeklerini görmemektir.
son olarak evet ben sizin kadar ileri düşünemiyorum, gözümü hırs bürümüş ve fanatizme yenik düştüm. siz de artık bir parça gerçekleri görün.
beşiktaş tribünlerinin sosyal mesaj verme alışkanlığı
(bkz: huyumuz kurusun)
insanı bazen,sosyal mesaj falan hikaye acaba bunlar kendi şovlarını mı yapıyorlar diye düşündürür.
ingilizce yazılı pankartlar hakkında 'arkadaş hiç mi ingilizcesi iyi olan biri yok şu tayfada?' dedirten alışkanlıktır.
boğa protestosu asıl gösteriden rol çalmayacak denli az yer tutarsa kabulümdür.
boğa protestosu asıl gösteriden rol çalmayacak denli az yer tutarsa kabulümdür.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?