bedelli askerlik yapanların bilemeyeceği kavramlar

kep altı, mazot, has torun, p*ç torun, bu saatten sonra ben mi yapayım, içtima, mıntıka, bu şafağa asansörle inmedik, denetleme, g3 ve listenin daha da uzayıp gideceği kavramlar silsilesi.

[ybkz]swh[/ybkz]

atarsa beş, gir eve yerleş
atarsa altı, haftaya evde kahvaltı
atarsa dokuz, artik burda yokuz
safak olmus coni moni

bir de hayatiniz boyunca askerlik haricinde kimse ayaginiza kadar gelip uyusturucu ikram etmez, ben kullanmiyorum dediginiz zaman da gidip marlbora bulup onu ikram ederler, garip bi yer lan

son olarak da kogusta bir kandil gunu namaz kilan uzun donem arkadaslar ( memleketlerini soylemem irkcilik olmasin) beni de cemaate davet ederler, tatli bir dille reddederim, onlar namaz kilarken ben de yatagimda yatıp ayıp etmiyim, insanlrın ibadetlerine saygılıoluyum düşüncesiyle disari ciktim ,yildizlara bakarak sigara icirken icerden bir gurultu koptu, namaz kilan 9 kisilik grup birbirine girdi, sebebi ise imam namazi hizli kildiriyor, 3 kisi imama dalmis digerleri digerleri de bunlari ayiriyor, memleketlerini sormayin , size ipucu mesela izmirli degiller.

(bkz: sabır)

bedelli askerlik yapanların çok da umrunda olmayacak kavramlardır. hatta normal süreli askerlik yapan ben bile umursamıyorum açıkçası

habitus. sosyoloji okumuş olmaları lazım.

"şafak sıkıştırması"nın örnek olarak verilebileceği kavramlardır.

ayrıca; "ne kola, ne fanta... atarsa yedigün", "hayırdır askerliğin mi bitti?", "cop cop çekmek" hala kulağımda yankılanan cümlelerden.

bedelli bedelsiz askerlik yapmamış tüm kadınların da anlamayacağı kavramlardır. [ybkz]swh[/ybkz]

"şafak olmuş çek git bebeğim uzaklara" ve "şafak olmuş bili bili" cümlelerinin de aralarında olduğu kavramlardır.