katlanmak

huzur tribünde
sabrı son anına kadar yaşamanıza sebep olandır. mecburiyetler, alışkanlıklar vs. ama, bardağın son damlası taştığı an kaybolması için hiç bir sebep kalmamıştır artık.
ben öyle bi insan mıyım
kişinin, kimi zaman, kendine karşı göstermesi gereken sabır erdemidir.
öyle huysuz, öyle mutsuz, öyle umutsuz, öyle sıkkın, öyle bıkkın olursun ki bazen[ybkz]swh[/ybkz]; eğer kendinle savaşmaya bir başlarsan, memnun hissetmediğin hâlini arayacak hâle gelmen işten dahi değildir.
simsiyah
genellikle insanların menfaatleri doğrultusunda yaptığı eylemdir. menfaati olmadığı insanı pekala etrafından uzaklaştırabilen kişi, işin içine menfi çıkarlar girince çok afedersiniz seve seve! katlanmak zorunluluğu hissediyor.

hayat böyledir işte sizi kucağına çeker ve istemediğiniz birinin keyfine katlanmayı zorunlu kılar. misal şu yazımı okuyanların yarısından fazlası çalıştığı yerde en az bir kişiye (ki bu genelde kendisinden daha üst düzey bi çalışandır) katlanmak zorundadır. bu sizin öyle keyfiyetinizle işime gelene katlanırım işime gelmeyene götümü dönerim demekle olacak bir davranış değildir. bu sizin yapma zorunluluğunuzdur çünkü işyerinden maddi menfaatiniz vardır verdiğiniz emek sonucu.

en peşin edit: katlanmak ile eziyet edilmeyi, taciz edilmeyi ve daha farklı fiziki müdahaleleri karıştıran nesile aşina değilim baştan söyleyeyim.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol