will you ll never walk alone

forzaquila
2011 yapımı bir film, will: you'll never walk alone.filmin yapımcılığını üstlenen şirket galatafilm,yani ingiliz-türk yapımı.hatta türk yapımcılar filmle ilgili four-four-two'ya röportaj verdiler birkaç ay önce,film 'mart-nisan-mayıs gibi gösterime girer' dediler ama zannetmiyoruz,o yüzden biz de indirdik filmi,neyse; gelsin bir kere de sinemada izlerim.
filmde paris'li sahneler de istanbul'da çekilmiş.
filmin hikayesi aşağı yukarı şöyle; küçük bir çocuk olan will,bir gün yıllardır görmediği babasıyla tekrar buluşur,babası ona paha biçilemez bir hediye verir; 2005 şampiyonlar ligi finaline bir bilet.daha sonra babası kaybolur will'in[ybkz]swh[/ybkz] will istanbul'a gitmeyi kafasına koyar ama nasıl olacaktır di mi ama? yol uzundur,işte will'in bu yolda başına gelenler ve efsanevi finalde son bulan macerasını konu alıyor film.

filmde kenny dalglish,jamie carragher ve steven gerrard da rol alıyor,hatta mustafa denizli bile var.küçük will'in carragher forması giymesi de klasik liverpool taraftarının yansıması aslında,'we all want a team of carraghers' diye tezahürat yapıp arma için savaşan oyuncuyu baş tacı eden ruh halinin işte.

film britanya ve irlanda'da gösterime girdi fakat avrupa ülkelerindeki durum yaş gibi gözüküyor,internetten indirilebilir,ben şahsen indirdim fakat izlemedim,scouse accentten dolayı bir şey kaçırmadan izlemek için ingilizce altyazı aradım bulamadım.

filmin trailerı;http://tinyurl.com/crxslw2
bir başka liverpool filmi için; 15 minutes that shook the world
forzaquila
15 haziran 2012'de türkiye'de vizyona girecek yapım.
allah belamı vere ki ben mal gibi daha geçen hafta izledim bu filmi ingilizce altyazısıyla.

ama yine de ailemle gideceğim liverpool formasını giyip.
bu arada filmin türkçe ismi 'will/babam için' olarak belirlenip konusu baba-oğul filmi gibi gösterilmiş.
ilk kez izlediğimde ağladığım nostalji dalglish sahneleri falan vardı şimdi ağlamam tabi.
newcastle
türk ingiliz ortak yapımı, kadrosunda türk oyuncular da barındıran[ybkz]swh[/ybkz] film.

hayatımda izlediğim en kötü futbol filmi olabilir. tamam birkaç sahnede benim de gözlerim dolmuş olabilir ama liverpool fc taraftarı olmak lazım sanırım filmden tat alabilmek için.[ybkz]swh[/ybkz]

elde böyle güzel malzemeler olmasına rağmen[ybkz]swh[/ybkz][ybkz]swh[/ybkz] hiç özenmeden, sanki filmin alelacele çekilmesi gerekiyormuş gibi işlenmiş bir konu karşımıza çıkıyor. çok ciddi mantık hataları, yüzeysel flashback ler, üstünde kafa yorulmamış basit dialoglar falan baya düşürmüş filmin kalitesini. ayrıca film türk salonlarına neden altyazılı değil de türkçe dublajlı verilmiş bilmiyorum ama kafama yatmadı, hoşuma da gitmedi.[ybkz]swh[/ybkz]

---------------kendince spoiler---------------

gerçi işte dediğim gibi, liverpool fc taraftarı olsaydım kenny dalglish göründüğü an götüm tavana vururdu muhtemelen. o sahnede ben bile kenny abinin görüneceğini bilmediğim için "ananı avradını..." diye tepki verdim mesela.

---------------kendince spoiler---------------

son olarak, will rolündeki o ana karakter var ya... ısır o eşşek sıpasının yanaklarını. o ağladıkça benim de içim gitti.[ybkz]swh[/ybkz]
forzaquila
indirip bilgisayarda izlememe rağmen anne ve babamı alıp sinemada da izlediğim film. 'ağlamam' dedim ama sinemada daha çok ağladım.hatta annem de çok ağladı.

şimdi olay şu, film bir futbol filmi değil. konusunu futboldan alıyor ama futbol sahneleri falan yok sonuçta. babam ve oğlum tadında bir film kendisi. biraz basite kaçılmış o ayrı, özenilmemiş gibi sanki, ama yine de duygulandıran bir film. bosna sahnesinde de ağladım mesela ben, will'in babasının stamford bridge'de dalglish'in son dakika golüyle kazanılan maçı anlattıktan sonra 'ama ben kenny dalglish değilim, her şeyi tek dokunuşla düzeltecek sihirli bir ayağım yok' dediği sahnede de ağladım. will sahaya çıktığında tribünler 'you'll never walk alone' diye inlerken de,
babam mesela kafayı filmin sonuna taktı. 'basit yapmışlar' diyor. adam maç sahnesi görmek istiyor, 3-0'dan gelen kupayı görmek istiyor ama film dediğim gibi bunun üzerine inşa edilmemiş.

zaten o konuyu ele alan bir sürü film, kitap falan var.

(bkz: 15 minutes that shook the world)

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol