yabancı hayranlığı

sözlükte özellikle ralf rangnick başlığı altında artarak görülmeye başlamıştır. Kimsede demiyor ki futbolculuk kariyeri beş para etmez, teknik direktörlük kariyeri muamma bir alman için 5 yıl sabır göstericeğimize, rıza hocaya şifo hocaya bu sabırı gösterelim.Neymiş 5 yıl bu adam kalırsa sistemimiz olurmuş, kardeşim sen kendi değerlerine sahip çık önce bak ertuğrul örneği ortada.1 yıl duramadın arkasında zaten 5 yıl sabır gösterilecekse elin almanına niye gösterelim bu sabırı? başarı beklemeyelim kendi değerlerimizi yaratalım.
Nedir bu yabancı hayranlığı, geçti o devirler 30 sene önce bitti. Devir internet devri bilgi devri, bizim hocalar onlarla aynı belkide ilerideler artık. Artıları türkiyeyi bilmeleri takımları, mantaliteyi tanımaları.
Ayrıca beşiktaşlı adam bu işi para için yapan adamdan kat be kat gönülden yapar.
Renklileri bilmem ( kaldı ki fener bile aykut gibi kariyeri başarısız bir t.direktöre sahip çıkmışken) bizim artık yabancı hoca sevdasından vazgeçmemiz lazım.
Taş yerinde ağırdır, al boas örneği çok yeni.Bu zor şartlarda bize bizden biri gerek.

teknik direktör konusunda olunca ayıplanan ama kaleci konusunda olunca, sıkınıtı olmayan hayranlık. teknik direktör illa türk olsun, yabancı yatmaya geliyor; kaleci olursa; hataları ile ünlü bir kaleci olsa bile, yabancı ise sorun kalmıyor
(bkz: tutarsızlık)

Kanımca endüstrileşen futbolca artık yabancı ve türk ayrımı kalmadı. Zaten eskiden 2 yabancı hakkı tanınan klüplerimiz şimdilerde + hikayesi ile zaman zaman avrupa maçlarında 10 yabancı ile çıkıyorlar sahaya.
Burada önemli olan yabancı veya türk olması değil kanımca,, iyi oyunucu olup olmaması.
şimdi kariyeri ortada yıllarca ingiltere milli takıma hizmet etmiş gerçekten iyi bir kaleci olan robinson ile kaleci olup olmadığı bile belli olmayan cenki kıyaslamak yabancı hayranlığı değil, bu kıyaslama yapıldığında aptallık olur.
Onun için bunu adı yabancı hayranlığı değil gerçekekçiliktir. Atıyorum bizim de kalemizde tolga gibi bir kaleci olsa kimse yabancı kaleci düşünmez. Ama gerçek ortada bizim kalecimiz kofti ve en büyük özelliği gençlere şans tanıması olan samet bile kendisine güvenmiyor. Bunu görmek için alim olmaya da gerek yok.

sen kalene 39 maçta 78 gol yemiş bir kaleci alıyorsan eğer bu yakıştırmaya maruz kalıyorsun demektir.

edit: 38 maçta 76 gol olucak.

kişinin ya da bir şeyin kendisine ve hayatına yabancı olan şeye ya da kişiye beslediği hayranlık duygusu.

(bkz: entry'ye uygun başlık açamayan yazar)

(bkz: christian bale)
(bkz: james mcavoy)
(bkz: hugh jackman)

tabi ben çok yanlış da gelmiş olabilirim. [ybkz]swh[/ybkz]