akp hükümetinin imf'ye olan borcu tamamen ödemesi

100 liralık benzinden 69 lira vergi alındığı takdirde babannem de ödeyeceğinden herhangi bir olumlu yanı olmayan gerçek.

(bkz: emine'nin bileziklerini bozdurup ödemişler)

(bkz: bedelli askerlik)

kimin parasıyla ödendiği belli olan eylem.

dışarıdan borç almayınca mecburen halkın vergi yükünü arttırarak bu açığı kapatıyorsun. çünkü bütçen hiç bir zaman denk değil ve devlet denk olmasını istiyor.

neyse kısaca durum şu; dışarıdan borç alınmadığı gibi dışarıya borç ödenmiş ve bunların hepsi vergi oranlarını artırarak gelir sağlama ya da kamu mallarını satarak gelir sağlama yoluyla ödenebilmiştir. dışarıya borç bitti lafını duyan vatandaş oh e borcumuz yok diyor gülücükler atıyor.hükümet de zamanında borcu bitireceğiz diyerek sana gülücükler atarak gelmişti, ve yüzüne gülücük atarken bir eli vatandaşın cebindeydi. ama vatandaş gülen yüzlere dalıp cebine bakmayı unuttu. sonuç olarak milletimizin durumu real madrid'i tt arena'da yenip kupadan elenen gslilerin sevinmesine benzedi.ulan elenmişsin zaten neye bu gülücükler? soyulmuşsun milletçe ama borç bitti diye mutluluk içerisindesin.

maliye derslerinde bu konudan mail anestezi diye bahsedilir. dolaylı vergileri arttırırsan halk uyanmaz be tepki vermez, sende gelir elde edersin. dolaysız vergileri arttırırsan halk isyan eder.

http://e1208.hizliresim.com/10/f/bv13p.gif [ybkz]swh[/ybkz]

chp, mhp ve anavatan partilerinin kurduğu koalisyon hükümeti sonrası türkiye büyük bir krizin ortasında kaldı. zaten o kriz geleceğini bas bas bağırıyordu ve buna yönelik olarak kemal derviş'in önderliğinde bir takım önemler ve uzun vadeli planlar yapılarak, hedeflerin arasına krizden kurtuluş ve kemer sıkma politikalarıyla imf ye olan borcun 10 sene içerisinde tamamen kapatılma süreci planlandı. işleyiş güzel başladı, krizlere alışık olan türk halkı kemerlerine yeni delikler açtı ve sıktıkça sıktı. sonra ak parti hükümeti ülke yönetimini oy çokluğuyla tek başına lider olarak "ele geçirdi". geçmişte uygulanması gereken politikaların devam eden süreçte hiçbir uygulama metodu değiştirilmedi ve akıllıca ülke, ekonomik kriz etkilerinden yavaş yavaş uzaklaştı. doğru olanı yaptılar. buraya kadar hepimiz zaten bu yazdıklarımı biliyoruz. bundan sonrasında ne anlatmak istiyorsun diye soruyorsanız uzatmanın alemi yok. son on senenin vergi arttırımlarına bakalım, sırtımıza binen yükün nasıl ağırlaştığını ve buna karşılık olarak gelir düzeyimizin küçük artışlar gösterdiğini görelim. sonra çıkalım meydana yaşasın borcum bitti dedikten sonra kıralım bir soğan, kırılan soğanı banalım bol tuza, açalım yanına da acılı bir şalgam keyfimize bakalım. hikaye bitti. cari açık el sallıyor.

ama dış borcun hiç azalmaması, hatta katlaması ile devam etmesi gereken ibare.

gelmeyin bu oyunlara çiçeğim yea.

cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik zaferi olarak 6 aydır dilden dile konuşulan borç ödeme. taksim gezi parkına yapılacak olan avm, barbaros hayrettin paşa iskelesi'nin satışı ile daha anlaşılabilir hale geldi.