bir sosyal yaşamın en önemli duygusudur. vicdan, kendine ve kendine yakın olanla kıyaslama durumudur diye düşünüyorum. insan bu kıyası yaptığında, eğer yabancının kendinden veya kendine yakın olandan zayıflığını görürse acır. bu açıdan acımak bir iletişim becerisidir. bu hissiyattan sonra ki adımınız sizin kimliğinizdir. uzaktan acımak, ekmeğini paylaşmamak sizi kişiliksiz yapar.
paylaşın!
insan sosyal bir varlıktır; bu her an onu destek arayışına veya daha doğru bir tabirle sosyal onaya yöneltir.
evet paylaşın ama herkesle paylaşın. yabancıyla paylaşın; evinizin önüne sokak kedileri için su ve yiyecek bırakın mesela. mahallenizde ki köpeklerle dost olun; onlarla yaşamayı öğrenin. camınızın önündeki mermerlere bir kap su bırakın ya da; yazık değil mi o güzel kuşlara?
acıma duygusu
bencilliktir. biri benim hakkımda böyle bir şey düşünecek diye aklım çıkıyor. kimsenin hayatı sorunsuz değil ve kimse dört dörtlük yaşamıyor. ben birisine 'ayyy yazık' tarzı şeyler söylemekten kaçınırken, kimse de bana demesin. aman bakın he sakın.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?